‘Dar bölge’ veya ‘daraltılmış bölge’ seçim sistemine geçiş için AK Parti’de hazırlıklar sürüyor. Dar bölge sistemi, AK Parti’nin genişletilmiş il başkanları toplantısında gündeme gelmişti. Erdoğan’ın ‘üzerinde çalışıyoruz’ dediği bu sistem ile milletvekilleri, genel merkezlerin vesayetinden kurtulacak. Parlamenter demokrasilerde istikrar unsuru olarak da görülen dar bölge sistemi ile Türkiye, 550 bölgeye ayrılacak ve böylece her bölgeden bir vekil çıkacak. Ayrıca sistem, milletvekillerinin TBMM’de yeni anayasa veya anayasa değişikliği konusunda ‘partilerinden bağımsız’ hareket etmelerinin de önünü açacak.
TÜRKİYE’DE PARLAMENTER SİSTEMDEN SAPMALAR OLMUŞTU
Başkanlık ya da yarı-başkanlık sistemi ise kuvvetler ayrılığının farklı şekilde tezahür ettiği sistemler. Kimi yazarlara göre, Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren sadece parlamenter sistemi tecrübe etmiş bir ülke olan Türkiye, aslında 1982 Anayasası’nın bu sisteme aykırı şekilde düzenlediği yetkileri ve 2007 değişikliği sonucunda halk tarafından seçilecek bir cumhurbaşkanının varlığı sistem değişikliğini de facto gerçekleştirmişti.
Doğu Ergil, ‘Dar bölge’ veya ‘daraltılmış bölge’nin ne anlama geldiğini ve başkanlık sitemini AjansHaber’e değerlendirdi.
SİSTEM, BARAJIN DÜŞÜRÜLMESİ ANLAMINA GELİYOR
Bu durum, aynı zamanda seçim barajının düşürülmesi de demektir. Dünyada olmayan, son derece antidemokratik, en önce Müslümanların sonra da Kürtlerin, parlamentoda etkili bir parti grubu oluşturmalarını engellemek için; yani onlarla siyasette pazarlık yapmamak için getirilmiş bir barajdı, açıklamasını yapan Ergil, bu tartışma, cumhurbaşkanlığı seçimine bağlanmasaydı ve daha önce yapılsaydı, herkes alkışlardı. Baraj düşürülüp dar bölge sistemi oluşturulduğunda, gerçekten partilerin etkisi azalıyor ve seçmenle seçen birbirine daha yakın, sorumluluk içeren, yüz yüze birbirini tanıyan, daha önceki başarıları veya güvenilen kişiliği ödüllendiren bir seçim atmosferi oluşuyor, dedi.
“YÖNTEMİN DEĞİŞTİRLMESİNDE GEÇ KALINDI”
Bu sefer, şimdiye kadar ‘barajın böyle kalmasını istikrar adına istiyoruz’ iddialarını ileri süren, değişmemesi için direnen, adayları parti merkezince belirlemekte hiçbir sakınca görmeyen ve bu yolla parti içi iktidarını, en büyük partinin ise toplum içindeki iktidarını pekiştiren bir yöntemin, bugün değişmesi için geç kalınmıştır, şeklinde açıklama yapan Ergil, zamanlaması itibariyle bu sistem tercihinin nedeni olarak, AK Parti’nin cumhurbaşkanı adayını seçtirecek olmasını gösterdi.
İTİRAZLARIN NEDENİ, MANİPÜLASYON OLARAK KULLANILMASI
Bu sisteme gelen itirazları da değerlendiren Ergil, genel geçer demokrasinin kurallarının daha iyileştirilmesi, seçmen ve seçilen arasında ilişkilerin daha doğrudan olması, katılımın iyileştirilmesinden çok, bir siyasi manipülasyon aracı olarak devreye sokulmasına itiraz ediliyor diyerek, kendisinin kesinlikle itiraz etmediğini vurguladı.
BAŞKANLIK SİSTEMİNDE MÜDAHALEYE İZİN VERİLMİYOR
Yarı-başkanlık sistemi, Fransa’da olduğu gibi, başkanlık sistemi ise Amerika ve Latin Amerika’da olduğu gibi karşımıza çıkıyor. Başkanlık sisteminde, Amerika’daki çalışıyor diğerleri çalışmıyor, bu da istikrasızlığa yol açıyor. Bunun nedeni de Amerika’nın federal bir düzene sahip olması. Yetkiler o kadar paylaşılmış ki müdahaleye izin verilmiyor. Mesela yürütme başkanda ama yasama tamamıyla bağımsız, yargı organı da ikisinden bağımsız. Anayasa mahkemesi mesela siyasi bir organdır. Hukuki bir işlev yapar ama siyasi bir organdır. Hem meclisin hem de başkanlığın tasarruflarını denetler.
BİZDE YETKİLERİN BAŞKANDA TOPLANMASI İSTENİYOR
Bizde istenen sistem, kuvvetlerin birleştirilmesi ve başkanda toplanmasına yönelik. O yüzden başkanlık sistemini analiz etmek yeterli değil. Türkiye’de istenen, kuvvetler birliğinin sağlandığı ve bütün kuvvetlerin başkanın elinde toplandığı, başkanın da kim olacağı belli olan bir düzen arayışından ibaret. Amaç, yetkilerin birleşmesinden yararlanmak ve kendi iradesini, milli iradenin yerine ikame etmek, kullanmak istenmesidir.
KAYNAK: AjansHaber
- AKP iktidarları döneminde yaşlı nüfus yoksullaştırıldı
- Yeniden Refah'ın İstanbul adayı Mehmet Altınöz’e engel: 'TGRT’ye davet ettiler, yayına çıkarmadılar'
- İsrail saldırmaya devam ediyor: Gazze'de can kaybı 32 bin 623'e yükseldi
- İYİ Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Prof.Dr. Ümit Özlale’den taahhüt
- Güven Hokna'dan açıklama: 'Tuvalet temizledim'
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.