İhracatın yüzde 50'si İzmir'den

TÜRK Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve İstanbul Politikalar Merkezi (İPM) işbirliğiyle hazırlanan "Yerel Kalkınmada Yerel Dinamikler-Türkiye'nin Kentlerinden Kentlerin Türkiyesi'ne" raporlu tanıtım toplantısının ilki İzmir'de yapıldı. BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Levent Akgerman, İzmir'in Türkiye için önemli 12 ilden birisi olarak gösterildiğini söyledi. İzmir'in potansiyelinin çok altında olduğuna dikkat çeken Akgerman, "İzmir'in gerçek potansiyeline ulaşmasının yolu, yerel avantajların kullanılmasından geçmektedir" dedi.

Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu'nun (BASİFED) ev sahipliğinde, Key Otel'de düzenlenen toplantıda rapor hakkında bilgi veren BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Levent Akgerman, İzmir'in Türkiye için önemli 12 ilden birisi olarak gösterildiğini söyledi. İzmir'in potansiyelinin çok altında olduğuna dikkat çeken Akgerman, "İzmir'in gerçek potansiyeline ulaşmasının yolu, yerel avantajların kullanılmasından geçmektedir. İzmir, diğer 11 ile kıyasla, Gayrisafi Milli Gelir açısından Türkiye üçüncüsü konumundadır. Fakat bu gelir yüksekliği, diğer bölgelerde olduğu gibi rekabet eşitsizliği yaratmamaktadır. İzmir'in rekabet eşitsizliği kıyasında Ankara'nın ardından ikinci olması, buranın yatırım için ne kadar doğru bir bölge olduğunu gözler önüne sermektedir" dedi.

"EGE'NİN İHRACATININ YÜZDE 50'Sİ İZMİR'DEN"

Raporda yer alan İzmir'in ihracat rakamlarına değinen Akgerman, "Raporda yer alan, 'İzmir'in 2008-2014 yılları arasında Avrupa'da Marsilya ve Barselona'nın deneyimlediği türden bir ekonomik dönüşüm geçirip, ikinci derecede bir küresel kent olma potansiyelinin devam ettiği' tespiti büyük önem arz ediyor. Potansiyeline tam ulaşamamış olmasına rağmen İzmir, Ege Bölgesi ihracatının yüzde 50'den fazlasını, ülke ihracatının ise yüzde 6'ya yakınını gerçekleştirmektedir" diye konuştu.

"BİRLİKTE ADIM ATILMALI"

İzmir'in gerçek potansiyeline ulaşmasında engeller olduğunu belirten Akgerman, "Yerel gelişme koalisyonu ile hükümet ve bürokrasi arasındaki siyasal çatışmanın düzeyi, üretim altyapısı, eğitimli işgücü, teknoloji düzeyi gibi bir dizi kıstas açısından ülkenin en önemli kentlerinden biri olan İzmir'i belli bir gelişkinlik seviyesinin üzerine sıçratacak atılımlardan alıkoymaktadır. Bizim iş dünyası olarak temennimiz, her şeyi bir kenara bırakarak İzmir'in potansiyeline ulaşması için gerekli adımların hem merkezi hükümet hem de yerel yönetim tarafından hızla atılmasıdır" dedi.

"İZMİR'DE KALKINMA HAMLESİ ÇEVREDEKİ KENTLERİ DE ETKİLEYECEK"

TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu ise, "İzmir, Türkiye’nin en rekabetçi 3. ili olmasının yanı sıra gayri safi milli hasılaya yüzde 6’lık katkısıyla da önemli bir marka kentimizdir. Kişi başı gelirin 14 bin doların üzerinde olduğu İzmir’in potansiyelleri düşünüldüğünde tarım, sanayi ve hizmet sektörlerinde gerçekleştirilecek dönüşüm ve strateji eylem planları önemli bir ekonomik rol model yaratabilir. İzmir’de yerelden başlayacak kalkınma hamlesi, yakın çevresindeki kentleri, bölgeyi ve ülkeyi doğrudan etkileyecek dinamizmi ortaya çıkaracaktır" dedi.

"İZMİR'İN BİR YOL HARİTASINA İHTİYACI VAR"

Tarım sektörünün önemine dikkat çeken Kadooğlu, şöyle dedi:

"Özellikle tarım sektöründe kooperatifleşme çalışmalarıyla önemli bir ilk adımın atılması, bu birliklerin kısa sürede işsizliğin azaltılmasında, istihdam ve verimlilik artışında, ekonomik katma değer yaratması doğru yolda olunduğunu göstermektedir. Zengin turizm olanaklarının yanı sıra tarım ve yüksek teknoloji altyapısına da sahip olan İzmir’in bütüncül bir yerel ve bölgesel kalkınma planı ile potansiyellerini, güçlü yanlarını harekete geçirecek bir yol haritasına ihtiyacı bulunmaktadır. Bu noktada yapılacak olan kent koalisyonunun kurulmasıdır; yani o kentte yaşayanların, iş dünyasının, üniversitelerin, STK’ların, meslek örgütü ve odaların birlikte hareket etme kararlılığı ve iradesinin orta konmasıdır. "