Yukarı
202419

'Biz bu vatanın bu toprakların evlatlarıyız, Türkiye'nin parçasıyız'

14 Şubat 2018 15:46

HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 'örgüt yöneticiliği' suçlamasıyla tutuklu yargılandığı davada savunmasını yaptı. Savunmasında, "Bizler Türkiye'nin yurttaşlarıyız. Kendimizi özgür eşit yurttaş hissetmesek de, biz bu vatanın evlatlarıyız. Bu toprakların evlatlarıyız. Türkiye'nin parçasıyız" diyen Demirtaş, dokunulmazlıkların, milletvekillerinin 'kürsü dokunulmazlığı ve sorumsuzluk' haklarının hiçe sayılarak siyasi saiklerle kaldırıldığını bu nedenle mahkemenin durma ve düşme kararı vermesini talep etti.

HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 'örgüt yöneticiliği' suçlamasıyla yargılandığı ana davanın ikinci duruşmasında, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıktı. Sincan Cezaevi Yerleşkesindeki salonunda görülen duruşma öncesi polis çevrede yoğun güvenlik önlemi aldı. Duruşmaya HDP'nin yeni eş genel Başkanları Sezai Temelli ve Pervin Buldan'ın yanı sıra 30'a yakın milletvekili ve parti yöneticileri katıldı. Duruşmayı izlemek için gelen Alman Büyükelçisi Martin Erdmann ve bazı yabancı heyetler, gerekli izinleri almadıkları için duruşmaya alınmadı. Sarı basın kartı bulunmayan yerli ve yabancı basın mensupları da duruşmaya alınmadı. Demirtaş'ı savunmak üzere yüze yakın avukat da duruşma salonundaki yerini aldı. 

DURUŞMA USÜL TARTIŞMASIYLA BAŞLADI

Mahkeme Başkanı Murat İlhan, taraflar salondaki yerini aldıktan sonra iddianamenin özetinin okunacağını söyledi. Bunun üzerine Demirtaş, "Sayın başkan iddianame okunmadan önce iddianamenin okunamayacağına dair Anayasanın 83/1 ve 2.  maddesi uyarınca itirazlar ve taleplerimiz var" diye araya girdi. Kimlik tespitinin ardından söz alan Demirtaş, 

İddianamenin Anayasaya aykırı bir şekilde siyasi saiklerle hazırlanan bir iddianame olduğunu, yargılamanın siyasi faaliyetlerden ve parlamentoda yaptığı konuşmaları içerdiğini belirtti. Mutlak dokunulmazlık denen kavramın bir vekilin değil halkın, parlamentonun iradesini temsil ettiğini söyleyen Demirtaş, dokunulmazlıkların kaldırılmasının siyasi olduğunu verdiği örneklerle anlattı. 

MAHKEME BAŞKANI İLE DEMİRTAŞ ARASINDA TARTIŞMA

Demirtaş'ın usul yönünden itirazlarını belirtmesini isteyen Mahkeme Başkanı, "Selahattin Demirtaş usule itiraz için söz aldın. Usulü ilgili itirazların var ise alalım yoksa karara bağlayalım" dedi. Demirtaş ise, "Dokunulmazlıklar bu kadar önemli bir konu. Bunu dinlemeyecekseniz burada keselim. Hiç bir şekilde savunma yapmam" ifadelerini kullandı. Bu sözler üzerine Mahkeme başkanı, "Bakın bizi onunla tehdit etmeyin" dedi. Demirtaş ise, "Tehdit etmiyorum. Savunmamın en önemli kısmıdır. Bunları anlatamayacaksam hiç bir şey anlatamam. Dokunulmazlığımızı kaldırtan siyasi iktidarsa bunun geçmiş alt yapısını anlatmak zorundayım" dedi. Başkanın "Devam edin" sözlerine Demirtaş, "Devam edeceğim tabi" diye karşılık verdi. Yaşanan tartışmanın ardından Demirtaş dokunulmazlığın kaldırılması sürecini anlatmaya devam etti. 

DEMİRTAŞ UZAYLI DİYE YAZSALAR UZAYLI OLDUĞUMA İNANILIRDI

Dokunulmazlık kaldırılmadan önce Cumhurbaşkanının kendileri ile ilgili sözleri sonrası atılan gazete manşetlerini okuyan Demirtaş, "Bu manşetlerde 'Demirtaş uzaylıdır' diye yazsalardı uzaylı olduğuma inanılırdı. Terörist olduğumuz söylendi ve böyle bir algı yaratıldı, insanlar buna inandı. Bir el çabukluğuyla, medya manipülasyonu ile 'bunlar terörist' denildi ve derhal dokunulmazlıkların kaldırılması istendi"

BU ÜLKEDE CEZAEVİNDE YATMAMIŞ GENEL BAŞKAN YOK

Dokunulmazlıklar kaldırılmadan önce medya aracılığıyla başlatıldığını ileri sürdüğü kampanyaya, gazete manşetleri ve siyasilerin haklarında yaptıkları açıklamalardan örnekler veren Demirtaş, "Ben bir gün adaletin tecelli edeceğini düşünüyorum. Ve bu suçları işlemiş olan siyasetçiler, yargı mensupları, medya mensupları adaletin önünde hesap verecekler. Çünkü bu ülkede bu şekilde politik nedenlerle dokunulmazlıkları kaldırılarak idam edilen Başbakanlar var. Bu ülkede cezaevinde yatmamış genel başkan yok. Rahmetli Türkeş'ten, Erbakan'a, Ecevit'ten Demirel'e, sağdan soldan genel başkanlar cezaevine girdiler. Hepsi bu tür siyasi saiklerle hareket edilen dönemlerde, politik mahkemelerde yargılandılar. Bu mahkemeler kesinlikle bağımsız hareket edemediler. Hatta bağımsız hareket etmesin diye iktidara yakın kişiler mahkemelere atandı. Şimdi de olağanüstü hal koşullarında bir başka partinin vekilleri olarak biz yargılanıyoruz" dedi.

HİÇ DEĞİLSE BUGÜNE KADAR YAPILAN HUKUK REZALETİNE BİR SON VEREBİLİRDİNİZ

Savunmasında meclis kararı olmadıkça kürsü dokunulmazlığının  kaldırılamayacağını belirten Demirtaş, "Türkiye'nin en azından demokrasi açısında önümüzdeki yıllarına yön verecek yargı dışında kimse yoktur. Siz hiç değilse bugüne kadar yapılan hukuk rezaletine bir son verebilirdiniz. 'Bu kadar usulsüzlük var. Böyle bir dosya ile bir milletvekilini biz nasıl yargılayabiliriz' diyebilirdiniz. 'Böyle uyduruk bir iddianameyi biz sanığın yüzüne nasıl okuyacağız' diyebilirdiniz. Ama ne yaptınız. İddianamede eksik gördüğünüz yerleri emniyet müdürlüklerine yazı yazarak tamamlamaya çalıştınız. Öncelikle beni dinlemeniz lazımdı. İtirazları mı dikkate almanız lazımdı. Bizler Türkiye'nin yurttaşlarıyız. Kendimizi özgür eşit yurttaş hissetmesek de, biz bu vatanın evlatlarıyız. Bu toprakların evlatlarıyız. Türkiye'nin parçasıyız. Kimse bize parya muamelesi yapamaz. Düşüncelerimizden, görüşlerimizden dolayı kimse bize bu ülkenin düşmanlarıdır diyemez. Adalet mülkün temelidir. Adalet olmazsa mülk sarsılır. Şu an sarsılıyor" dedi. 

MAHKEMEYE TALEPLERİNİ ANLATTI

Şu ana kadar adil yargılandıkları yönünde bir izlenim edinmediklerini belirten Demirtaş, mahkemeden talepleri olduğunu söyleyerek şöyle devam etti:  "Öncelikle bu aşamada durma kararı verilsin ve Anayasa Mahkemesine, Anayasa'nın 20. ek maddesini, her ne kadar Anayasa değişikliği olsa da, bir meclis kararı olması gözetilerek, somut denetimin yapılabilmesi için başvurulmasını istiyorum. İkinci talebim; sizler dokunulmazlığın kaldırılmasıyla ilgili iddiaları ciddi görüyorsanız, Anayasa Mahkemesine götürmeyip, dosyayı parlamentoya iade ederek dokunulmazlığın usulüne uygun bir şekilde kaldırılarak, tarafınıza iadesini isteyip durma kararı verebilirsiniz. Üçüncü talebim de yargılamanın bu şekilde yapılamayacağına karar verip düşme kararı alabilirsiniz. 'Ben bu iddianameyle bu yargılamayı yapamam. Çünkü dokunulmazlık denetimi yapılmamış. Bir milletvekilinin parlamentoda yaptığı konuşmaya yönelik ben bir soru soramam. Ben bu iddianameyi sanığın yüzüne okuyup suçlayamam' diyorsanız ki öyle demeniz lazım. Düşme kararı verip bütün fezlekeleri ilgili savcılıklara iade edip, 'sen bunu bir de sorumsuzluk açısından incele, dokunulmazlıklar nisbi dokunulmazlığa mı, mutlak dokunulmazlığa mı giriyor bu yönde soruşturmayı derinleştir' diyerek iddianameyi parçalara ayırarak düşme kararı verebilirsiniz. Son talebim de sizler bizzat sorumsuzluğu tespit edebilirsiniz. Savcılara bırakmadan Ağır Ceza heyeti olarak durma kararı verip, parlamentodan isteyeceğiniz belgelerle 31 fezlekeden sorumsuzluk kapsamına girenleri çıkarıp, diğerleriyle ilgili yargılamaya durduğu yerden devam edebilirsiniz" diye konuştu.

Mahkeme, taleplerin ardından duruşmaya ara verdi. Bu sırada salondan çıkarılmak üzere ayağa kalkan Demirtaş, izleyiciler bölümündekilere el salladı. Bunun üzerine jandarma Demirtaş'ın gözükmemesi için etrafında etten duvar ördü. Avukatların itirazları üzerine Demirtaş, salonda bulanan milletvekilleri ile bir süre selamlaştıktan sonra salondan çıkartıldı. 

DHA



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Ve Erdoğan ilçe ilçe mitinglere başlıyor...

Rüzgarı bir türlü Kurum'dan yana döndüremeyen iktidar, durumu değiştirmek için bütün bakanları İstanbul'da sahaya sürdü. Ancak yarışın son virajına İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Cumhur İ...

CHP'nin seçim gecesi stratejisini açıkladı

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, sandık güvenliği ve veri akışı çalışmalarını anlattı. Sonuçlara dört farklı veri akışından ulaşacaklarını belirten Çelik "Seçim karargâhımızın bütün b...


Ahmet Türk: Kürtlerin bu seçimde mesaj vermesi gerekiyor

Ahmet Türk, yerel seçimler kapsamında Mardin ve köylerine gezdi. Türk, "İlk önceliğimiz bu topraklara barışın gelmesi" dedi. Mardin Büyükşehir Belediye Eşbaşkan adayı ve Kürt siyasetinin ...

20 ilde FETÖ operasyonu: 70 kişi gözaltına alındı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 20 ilde eş zamanlı düzenlenen Kıskaç-11 operasyonunda 70 FETÖ şüphelisinin gözaltına alındığını duyurdu. Operasyonda çok sayıda dijital materyal de ele geçi...


Bu illerde yaşayanlar dikkat... Sağanak yağış geliyor!

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 29 Mart hava durumu raporunu yayımladı. Rapora göre; İç Anadolu’nun güney ve doğusu, Orta ve Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu’nun batısı ile Antalya, Kastamonu ve...

Murat Kurum, DEM Parti seçmenine seslendi

Murat Kurum, Yeniden Refah seçmenin ardından DEM Parti seçmenine de seslendi. DEM Partililerin oy tercihi hakkında "Ya iş yapana verecektir ya da kendi ideolojisi, tabanı üzerinde tercihi...


Kırmızı bültenle aranan 2 kişi daha İstanbul’da yakalandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İnterpol tarafından kırmızı bültenle “yasadışı örgüt faaliyetleri ve kaçakçılık” suçundan aranan Talgat Baisaov ve “dolandırıcılık” suçundan uluslararası se...

Özgür Özel'den TÜRGEV, TÜGVA, Ensar Vakfı uyarısı

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Muğla Marmaris’te halk buluşmasında konuştu, Özel, “Marmaris’i AKP’ye verip de Marmaris’in koylarını, varlıklarını, TÜRGEV, TÜGVA, Ensar’...


Seçim öncesi İmamoğlu ve Yavaş'tan seçmene çağrı

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'tan yaklaşan 31 Mart yerel seçimlerle ilgili seçmene çağrı geldi. Sosyal medya hesa...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

'Kızıl Goncalar'ın yönetmeninden eleştirilere yanıt

Yönetmen Ömür Atay, 'Kızıl Goncalar’daki seküler genç kız karakterin ramazan kavramını bilmediği sahnenin gündem olmasıyla ilgili konuştu, eleştirilere de yanıt verdi. Gold Yapım imzalı '...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Diyet gıdası krizi: Can kaybı artıyor

Kobayashi Pharmaceutical Co. firmasından yapılan açıklamaya göre, kırmızı pirinç mayası içeren "beni-koji" tüketen bir kişi daha yaşamını yitirdi. Böylelikle şimdiye kadar takviye diyet gıdası "beni-koji" ile bağlantılı ölenlerin sayısı 5'e yükseldi. Ölenlerin cinsiyeti ve yaşı açıklanmadı. 

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR