Srebrenitsa Katliamı lanetlendi

İnsanlık tarihinin en büyük soykırımlarından biri olarak kabul edilen ve çocuk, genç, kadın, erkek demeden 8 bin 372 Boşnak vatandaşın Avrupa’nın göbeğinde katledildiği Srebrenitsa Soykırımı 23. Yıldönümünde Buca’daki Srebrenitsa Anıtı’nda lanetlendi. Törende konuşan Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina, “Buca, İzmir, tüm Türkiye soydaşlarının, Müslümanların Boşnakların orada Türk diye ezilirken yaşadıkları acıları asla unutmadı. Biz var oldukça bu meydanda siz var oldukça  bu kentte bu şehirde bu ve buna  benzer soykırımların yaşanmaması için hiçbir fedakârlıktan kaçmadan mücadele edeceğiz” dedi.

1995 yılında Srebrenitsa katliamında Bosna'da meydana gelen erkek kadın, çocuk yaşlı demeden Sırp güçlerince öldürülen 8 bin 372 can, düzenlenen törenle anıldı. Buca Adatepe Mahallesi’nde bulunan Srebrenitsa Anıtı’nda düzenlenen törene, Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina’nın yanı sıra Bosna Hersek Fahri Konsolosu Kemal Baysak, İzmir Balkan Dernekleri Federasyonu Başkanı Vahap Savaşan, Buca CHP İlçe Başkanı Kasım Akdağ, Buca Belediyesi eski Başkanı Ercan Tatı, İzmir Baro Başkanı Aydın Özcan, Meclis Üyeleri, muhtarlar ve çok sayıda dernek yöneticisi katıldı.

“BİZ VAR OLDUKÇA BU SOYKIRIMLARA KARŞI DURACAĞIZ”

Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina, törende yaptığı konuşmada insanlık adına utanç verici soykırımı lanetlerken “23 yıl öncesinde insanların nasıl gözünün döndüğünü, aşırı milliyetçiliğin bir topluma, bir ırka çoluk çocuk demeden, kadın erkek demeden nasıl acımasızca davranabildiğini gördük” dedi. Piriştina, şunları söyledi:

“Buca, İzmir, tüm Türkiye soydaşlarının, Müslümanların, Boşnakların orada Türk diye ezilirken yaşadıkları acıları asla unutmadı. Biz var oldukça, bu meydanda siz var oldukça  bu kentte bu şehirde bu ve buna  benzer soykırımların yaşanmaması için hiçbir fedakarlıktan kaçmadan mücadele edeceğiz. Biz bu acıları yaşamış bir toplumuz,  buraya geliş sebebimiz de bu saldırılar. Benim dedelerimde 1939’da buna benzer faşist saldırılara uğrayınca vatan toprağına geldiler. Bu acıları kendi ailemizde de yaşadığımız için bu acıları içselleştirdik, bu da bizim kararlılığımızı arttırdı. Bu acıyı en yakında hisseden ailelere tekrardan başsağlığı diliyorum, Allah’tan rahmet diliyorum. Umuyorum bundan sonra bu coğrafyada, bu ülkede hiç kimsenin burnu bile kanamaz, çocuklarımız kadınlarımız katledilmez, huzur içinde bir dünyada yaşamak nasip olur.”