Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Yeni Ekonomi Modeli'ni Dolmabahçe Sarayı'nda düzenlediği toplantıda açıklıyor. 'Yeni Ekonomi Modeli'nin açıklandığı toplantıya İstanbul Sanayi Odası ve İstanbul Ticaret Odası başta olmak üzere birçok oda ve birlik başkanı, banka genel müdürleri, sektör temsilcileri ve aralarında önde gelen holdinglerin yönetim kurulu başkanları da katılım sağladı.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, yeni ekonomi yaklaşımını açıklıyor. İşte Bakan Albayrak’ın açıklamalarından satır başları:

Yeni bir ekonomi yaklaşımı olacağını paylaşacağımızı aktardık. AK Parti döneminde ekonomik olarak bir üst lige çıktık.

2002 yılında 36 bakan varken 2002 seçimlerinden sonra 26'ya yeni sistemde 16'ya, yeni bir düzeye çıkacağını ifade etmiştik.

Benim için çok heyecanlı bir gün bugün. Bugün yeni sistemin genel çerçevesini çizeceğiz.

Türkiye orta gelir grubundan üst gelir grubu için nasıl bir yol haritası çizme noktası önemli.

Bir çok insanla yol haritası için sohbet ettik. Bu toplantıya teşrif için bu yeni dönem üzerinde Türkiye'nin tüm kurumlarıyla daha hızlı politikalarla hedeflerine ilerlediği bir süreç olacak.

GÜÇLÜ BİR BAKANLIK OLACAK

Gerek para gerek maliye politikalarının tek bir şapkada birleşmesiyle, ahlak ve liyakat şemsiyesiyle güçlü bir bakanlık olacak.

Her alanda hem içeride hem dışarıda danışmanlarla bakan yardımcılarıyla etkin bir bakanlık olacak.

Bütün istişareler sonrasında yeni bir ekonomik yaklaşım ortaya kondu. İlk günden beri attığımız adımlarla ekonomik vizyonlarla birlikte ekonominin tüm alanındaki paydaşlarla birlikte istişare edeceğiz. Bir kısmını bizzat benim arkadaşlarımızın danışmanlarımızın gerçekleştirdiği bu süreçte ulusal ve uluslararası paydaşların geniş çerçevede her adımı ince ince döşeyerek aksiyon alacağız.

Açıklayacağımız OVP ismine isim arıyoruz. Yeni ekonomik yaklaşımın en önemli adımlarından bir tanesi kararlı bir yaklaşım olması. Bugüne kadar kararsız mıydı? Hayır. Yeni model olarak ortaya çıkacak olan bu bakanlığın koordinasyonluğunda kararlı adımların atıldığı çok yeni bir dönem başlayacak.

Değişimi hedefleyen Türkiye bir üst lige çıkmak zorundaysa bazı şeyleri değiştirmesi lazım.

“SÜRDÜRÜLEBİLİR OLACAK”

Her gün yeni dinamiklerin şekillendiği bir süreçten geçiyoruz. Bir tarafta ABD bir tarafta Çin ticaret savaşları yeni vergi politikaları bu manada da çok daha bir temele oturuyor. Bir diğer adım güçlü temelleri olacak. Kısa orta uzun vadede siz yolu ne kadar sağlam kurarsanız temelleriniz o kadar güçlü olur.

Ne kadar güçlü ortada durursanız güçlü olur. Çokça zikrettiğimiz Berat Albayrak geldi sonra başkası geldi devamı var mı yook öyle değil. Sürdürülebilir olacak.

 

“MANTIKLA AÇIKLANACAK BİR SÜREÇ DEĞİL”

81 milyonun katılımcı olduğu bir sistem olacak. Tüm bu çerçeve stratejik akılla yaklaşmaktan geçer. Bu yaklaşımın temel parametrelerini ortaya koyduktan sonra bunları ortaya koyarken öyle bir net prensipler belirlemelisiniz ki bu prensiplere ulaşırsınız. Seven sevmeyen oy veren vermeyen öyle olması lazım.

Türkiye’nin makro göstergeleri dikkate alındığında makul ve mantıkla açıklanabilir bir süreç değil, böyle bir süreçten geçiyoruz.

“DEĞİŞİME ZORLAYACAK”

Küresel gelişmeler ne olursa olsun ekonomimiz tüm sınamalardan etkilenmeden çıkacak.

Reel ekonomisiydi finansal olarak tüm bu paydaşlarla güvene dayalı bir süreç ortaya koymanız lazım.

Defalarca dünyada farklı politikalar belirlendi. En önemli etken değişime ayak uyduramamak olmuştur. Ülkeler için kişiler için. Bugün buradaki paylaştığımız yapının en önemli özelliklerinden bir tanesi tüm süreçler bizi toplumu karar alıcılar ve tüm paydaşlarını da değişime zorlayacak olması.

Değişimde önce rol üstlenmek bu modelde olmazsa olmaz olacak.

Gerçekçi politikalar kime göre Güler Hanım'a göre mi Ahmet Bey'e göre mi Tuncay Bey'e göre mi?

Sizin bu iletişimde gerçekçi politikaların seçilmesiyle ilgili adımları attığınızda spekülasyonların ekonomiye etksi etmesine izin vermeyip özellikle veri güvenliği bir de algı tarafı var sonra geleceğiz. Burada bakan düzeyinde değil sadece bakanlık şemsiyesinde değil etkin bir süreç.

“HASSAS BİR DİL KULLANMAYA GAYRET ETTİK”

Para politikaları üzerinde hassas bir dil kullanmaya gayret ettik. Buradaki özellikle para politikalarının tam bağımsızlığı konusu devam etmeli. Her daim böyle olması gereken bir konu. Çünkü bütün bu çerçeveye baktığınızda merkez bankasının bağımsızlığı çok kritik esaslardan fiyat istikrarını kalıcı biçimde tüm bu adımları merkez tarafından etkin kontrol etmesi bunu ortaya koyacak tüm bu olumsuzluklar özellikle bankacılık kesimi başta olmak üzere finansal sektörün güçlü yapısının korunması noktasında da finansal istikrarın güçlendirilmesi amaçlarımızdan biri olacaktır. Bankacılık ülkemiz açısından en temel sektörlerden biri olmaya devam edecek.

“SERMAYE PİYASALARINI GELİŞTİRMEYİ HEDEFLİYORUZ”

Finansal sektörün yüzde 90'ından fazlası bankacılık olmayacak. Sermaye piyasalarını geliştirmeyi hedefliyoruz.

Bütçe dengesinin ciddi bir disiplinle kaliteli bir dönüşüm ortaya koymasını sağlayacağız. 15 senedir ciddi bir mali performans ortaya koyan daha somut bir mali plan dahilinde güçlü bir disipline kavuşacak. Sadece özelleştirmeyle tek seferlik gelirlerle değil. Bütçeniz ne kadar disiplinli olursa bankaların kapısına o kadar az gidersiniz.

Bu resmin içinde sıkı para ve mali politika süreçleri olacak. Bunlar koordineli olmayınca gördük ne oldu eski Türkiye'de. Para ve maliye politikası açısından koordineli bir süreç olacak.

“YENİ YAKLAŞIMIN 4 TANE AYAĞI VAR”

Yeni ekonomik yaklaşımımızın genel bir mimarisi var. Dört tane sacayağı var. 3+1 Birinci adım dediğimiz ekonomik dengelenme dediğimiz bir süreçten bahsediyoruz. Tüketim cari harcama yerine önümüzdeki bir iki yıl içnide ektin bir şekilde süreci yöneteceğimiz, soft landing (yumuşak iniş) noktasında ekonomide dengelenme süreci olacak.

Bu alandaki adımların atılmasıyla birlikte güçlü temellerle yola çıktığımız bu süreçle birlikte 2018, 2019 yılında Türkiye birinci fazı bitirip istikrarlı büyüme dediğimiz ikinci faza geçecek. 2020 ve 2021 yılında bu dönüşümlerle birlikte üçüncü fazı dediğimiz adaletli bir paylaşım politikalarıyla üçüncü faza taşıyacağız. Sağlam kalıcı ve sürdürülebilir ekonomi yaklaşımı için +1 dediğimiz, nitelikli insan gücü ve güçlü toplum.

1 Ekonomik dengelenme. Enflasyonla mücadele… Mali disiplin sıkı bir Ankara Maliye Bakanlığı göreceğiz.

Cari açığın düşürülmesi… Şu cari açığı bitirse de heykelini diksek… Güven ortamının iyileştirilmesi

2 İstikrarlı büyüme… Enflasyonla mücadele büyüme politikaları ile büyüme el ele gidecek. Türkiye nüfusu ile üretim yapan bir ülke. Üretim odaklı büyümeyi destekleyecek temeli üretirse Türkiye'yi kimse tutamaz.

3 Daha adaletli paylaşım. İstikrarlı sağlanan sağlam temellerin üzerine oturttuğumuz bu büyümeyi bu manada milletimiz açısından çok daha önemli bir faza taşıyacağız.

Daha adil bir vergi sistemi ortaya çıkacak. Sıkça ifade ettiğim. Dolaylı vergi dolaysız vergi. Hemen dolaylı vergileri artıralım. Her şeye bakılacak.

+1

Türkiye'nin yeni bir başarı hikayesi bir büyük sıçrama ile ortaya koyduğu süreçte tüm bu süreçleri destek mekanizmaları unsuru ortaya koyacağımız. Bu nitelikli insan gücü ve güçlü toplum politikası ile yapılacak. Dünyadaki en gelişmiş ülkelerin göstergelerine ulaşılması sağlanacak.