Yukarı
357552

Koronavirüste koku kaybının nedeni belli oldu

27 Mayıs 2022 09:20

Communications Medicine adli bilimsel dergide yayımlanan çalışmanın yazarları, Covid-19 nedeniyle koku kaybından muzdarip olan birçok kişinin yaşadığı iğrenme duygusunu tetikleyen oldukça güçlü bir koku molekülü belirlediklerini duyurdu.

Kahvede bulunan 2-furanmethanetiol adı verilen molekül, normal koku alma duyusuna sahip olanlar tarafından kahve veya patlamış mısır benzeri olarak tanımlanırken, parosmisi olanlar kokusunu tipik olarak iğrenç, itici veya kirli olarak tanımladı.

Reading Üniversitesi’nden araştırmanın ortak yazarı Dr. Jane Parker, “Bu, her şeyin kafada olmadığının ve iğrenme duygusunun bozuk gıdalardaki bileşiklerle ilgili olabileceğinin somut kanıtıdır. Merkezi sinir sistemi de burundan aldığı sinyalleri yorumlamada kesinlikle rol oynar” diye konuştu.

BELİRLİ GIDA MADDELERİNDEKİ BİLEŞİKLER ARAŞTIRILDI

Diğer taraftan, yakın tarihli bir uluslararası ankete göre, Covid ile ilgili koku kaybı olanların yaklaşık yüzde 10'u hastalığın hemen ardından parosmi yaşadı ve altı veya yedi ay sonra katılımcılarla tekrar görüşüldüğünde bu oran yüzde 47'ye yükseldi.

Araştırmacılar, parosmi için en yaygın tetikleyicilerden bazılarının kahve, çikolata, et, soğan ve diş macunu olduğunu söyleyerek, çalışmalarında bu maddelerde suçlanacak belirli bileşiklerin olup olmadığını araştırdı.

Ekip, kahvenin aromasını hapsederek, parosmisi olan gönüllüler üzerinde kahve bileşiklerini test etti ve tepkilerini, parosmisi olmayanlarla karşılaştırdı. Bilim insanları, 29 gönüllü arasında, parosmiyi tetikleyen, yaygın olarak tanımlanmış 15 bileşik buldu. Sorunu tetikleyen temel maddenin ise, gönüllülerden 20'sinin korkunç bir kokuya sahip olduğunu söylediği 2-furanmethanethiol adlı bir kimyasal olduğu ortaya çıktı.

Araştırmacılar, burunda her biri farklı aromalara duyarlı 400'den fazla farklı koku alma reseptörü olduğunu açıkladı. 2-furanmethanetiol kimyasalının tespit edilmek için son derece düşük bir eşiği olduğunu belirten uzmanlar, bu nedenle onun, koku alma duyusunu kaybettikten sonra bir kişinin radarına geri dönen ilk kimyasallardan biri olduğunu aktardı.

Parker, beynin kokuyu yanlış sınıflandırıyor gibi göründüğünü belirterek, daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğunu söyledi. Çalışma, örneğin dışkı kokusunu “daha ​​az nahoş veya bisküvimsi” olarak nitelendirerek, parszmisi olanların en rahatsız edici kokuları farklı şekilde deneyimleyebileceğini kaydetti.

DURUMUN BİYOLOJİK NEDENİNİ ORTAYA KOYAN İLK ARAŞTIRMA

Konuyla ilgili açıklama yapan, İngiltere’de Kraliyet Ulusal Kulak, Burun, Boğaz ve Eastman Diş Hastanesi'ni araştırmacılardan Simon Gane ise "Bu durumu anlamak için hala uzun bir yolumuz var, ancak bu araştırma koku kaybının biyolojik nedenine yakından bakan ilk çalışmadır. Artık bununi sinirler ve burundaki reseptörle ilgili bir olduğunu biliyoruz. Çünkü bu moleküller bu şekilde tespit edilebiliyor” değerlendirmesinde bulundu.



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Doğada vakit geçirmek cilde olumlu etki ediyor

Araştırmacılar, doğada vakit geçirmenin bağırsak ve cilt sağlığı ile yakından ilişkisini inceleyerek, yeşil alanların insan mikrobiyotasını artırdığı sonucuna ulaştı."Environmental Intern...

Uzmanı uyarı: Grip deyip geçmeyin

Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, "Grip deyip geçmemek gerek. Hafif de olsa altta yatan, eşlik eden hastalığı olan kişilerin bir sağlık kuruluşuna başvurması ve gerekli önlemeleri zamanında alması...


Ağız kanseri teşhisinde lolipop yöntemi

Araştırmacılar lolipopun ağız kanseri teşhisini hızlandırabileceğini, hatta sigara içen veya çok miktarda alkol tüketen kişiler gibi en fazla risk altında olan kişilerde tümör taraması iç...

Gece açlığının faydaları..

‘’Akşamları geç yemek yiyor hatta uyuyana kadar atıştırıyorsanız bu alışkanlığınızdan bir an önce vazgeçin’’ tavsiyesinde bulunan Buket Ertaş Sefer, gece boş mideyle yatağa girmenin sağlı...


Beyninize yapabileceğiniz 12 iyilik...

Unutkanlık çağın yaygın sorunlarından biri… Masum bir nedenden kaynaklanabileceği gibi demans yani bunama işareti de olabiliyor. Prof. Dr. Uludüz, işte bu riske karşı beyni her daim çalış...

Kadınlar daha çok uykusuzluk yaşıyor...

Yapılan bir araştırma, kadınların erkeklerden daha kötü uyuduğunu gösterirken bilim insanları da bunun, vücut saatlerinin yaklaşık altı dakika daha hızlı çalışmasından kaynaklandığını düş...


Bağırsaklardaki gizli tehlike...

‘’Kan testlerinizin temiz, bağırsak alışkanlığınızın düzenli olması bağırsaklarınızın sağlıklı olduğunu göstermez. Çünkü polipler belirti vermez’’ diyen Prof. Dr. Meltem Ergün, kolon kans...

Gözden kaçan unutkanlık

Son yıllarda aktör Bruce Willis’in hastalığı olarak gündeme gelen Frontotemporal Demans’ın erken yaşlarda fark edilmediğini ve ileri yaşlarda ise Alzheimer ile karıştırıldığını belirten P...


Alzheimer için yeni umut

İngiltere'de, Alzheimer'ın daha ucuz ve hızlı teşhis edilmesini sağlamak amacıyla kan testi deneyleri yapılacağı açıklandı. University Collage London (UCL) ve Oxford Üniversitesinden eki...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

'Hayat kısa, daha çok Belçika çikolatası yiyin'

Ünlü oyuncu Aslı Enver ile eşi Berkin Gökbudak tatile çıktı. Bir mekanda çekildiği kareleri sosyal medyadan paylaşan Aslı Enver, pozuna "Hayat kısa, daha çok Belçika çikolatası yiyin" not...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Doğada vakit geçirmek cilde olumlu etki ediyor

Araştırmacılar, doğada vakit geçirmenin bağırsak ve cilt sağlığı ile yakından ilişkisini inceleyerek, yeşil alanların insan mikrobiyotasını artırdığı sonucuna ulaştı."Environmental International" isimli dergide yayımlanan makalede, araştırmacılar, ABD ve Avrupa'da kaleme alınan 20 çalışmayı inceleyerek doğa ile insan sağlığı arasındaki yakın bağı ele aldı.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR