Yukarı
1

Sinan Kara

Kılıçdaroğlu parti suçu işledi. Disipline verilmesi gerekmez mi?

13 Ağustos, 2020

   Parti tüzüğü aynı zamanda bir partinin anayasasıdır. Başta Genel Başkanlar olmak üzere tüm üyelerin uyma sorumluluğu ve zorunluluğu vardır. Tüzük açıktır, uymayanlar için disiplin devreye girer, uyarı, kınama cezası verilir veya partiden ihraç edilir.

   CHP tüzüğüne göre, en yüksek karar organı kurultaydır. En yüksek karar organının görev vermediği kişiye görev vermek, bir anlamda “kurultayın kararını tanımıyorum” demektir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda, yapılan görevlendirme parti tüzüğüne göre açıkça parti suçudur ve partiden ihraç edilmeye kadar dahi gider.

   Sayın Kılıçdaroğlu’nun Kurultay delegelerinin görev vermediği Tuncay Özkan’ı hiçbir şey olmamış gibi yetkilendirip, tekrar Genel Merkezde eski görevine getirmesi de parti tüzüğüne göre açıkça suçtur. Çünkü bu görevlendirmeyle birlikte sayın Kılıçdaroğlu, Partinin anayasası olarak bilinen tüzüğünü çiğnemiş ve yok saymıştır.

   Aynı zamanda, Kurultayda delegelerin güvenoyu vermedikleri birine görev vermek, kurultayın “seçim ve temsil ilkelerini” de çöpe atmaktır.

   Sayın Kılıçdaroğlu için YDK tarafından işlem başlatılıp, gereği yapılmalıdır. Gerekirse de uyarı, kınama verilmeli ya da ihraç edilmelidir.

   Demek isterdim ama ne mümkün?

   Çünkü bir Genel Başkanı ihraç gerekçesiyle disipline vermek ancak gelişmiş toplumlar ve sosyal demokrat partilerde olur. Belki torunlarımız görebilir ama bizim böyle bir sürece tanık olmamız neredeyse imkansız.

   Ama şöyle de bir şey var ki, normal bir partili böyle bir suçu işlemiş olsa, YDK yani Yüksek Disiplin Kurulu devreye girer ve Genel Merkezin de olağanüstü desteğiyle o partili derhal ihraç edilirdi. Tabi normal bir partiliden bahsediyoruz..

   Gelelim Muharrem İnce olayına

   Daha önce ki yazılarımda da söylemiştim, böyle bir çıkış CHP’ye zarar verir ve partiyi böler diye. Yapılan anketler de bunu doğrular gibi. Ancak iş rayından çıktı.

   Geldiğimiz süreçte maalesef İnce ve Genel Merkez arasında karşılıklı suçlamalara tanık olmaya başladık. Bu kavga CHP’yi zayıf duruma soktuğu gibi, AKP ve MHP’nin ekmeğine yağ sürüyor. Etkili ve kapsayıcı bir Genel Başkanın eksikliği de fena halde hissediliyor. Aksi halde bu işler buraya kadar gelmezdi.

   Partinin ağabeyleri denilen isimler de maşallah kavgayı bitirmek yerine, yangına körükle gidiyor. Yaptıkları açıklamalar üçüncü cepheyi açacak nitelikte. Örnek olarak sayın Karayalçın’ın yaptığı açıklamaları gösterebilirim. Kırk yılını CHP’ye vermiş birisine “şantajcı” imasında bulunması şık olmadı.

   Peki, İnce’nin yapıkları doğru mu?

   Elbette değil. Seçim gecesi her ne kadar Genel Merkezin yanlışları varsa, bir o kadar da İnce’nin yanlışları oldu. Ne pahasına olursa olsun çıkıp olan biteni o gece tüm gerçekliğiyle anlatmalıydı.

  Özetle, yukarıda filler tepişirken olan CHP’nin emektar, özverili üyelerine ve seçmenine oluyor. Bu seçmen bu yönetim anlayışını hak etmiyor..



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

O gün hayatım değişti

“Bir gün sinemada, film öncesi yayınlanan reklamlarda Utku’yu gördüm. ‘Ne kadar yakışıklı bir kemancı’ dedim. Aradan 3 ay geçti. Orkestrama kemancı arıyorken Utku’nun adı geldi ama ne gel...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

E-sigara pıhtılaşmaya neden oluyor

Özellikle gençler arasında yaygınlaşan elektronik sigaraların normal sigara kadar tehlikeli olduğunu belirten Türk Toraks Derneği Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Yürütme Kurulu Üyesi Doç. Dr. Seyhan Us Dülger "Bu cihazlar kalpte ritim bozukluğundan pıhtılaşmaya kadar pek çok ciddi sağlık sorununa yol açıyor" dedi.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR