Yukarı
28

Özgür Halıcı

AKP'yi Yıkacak Formül

09 Ocak, 2015

CHP’nin, hali hazırda yönetim kadrolarında olup da milletvekilliğine adaylığını koyacaklar için belirlediği son istifa tarihi olan 25 aralıkla beraber bir çok il, ilçe başkanı ve il, ilçe yönetim kurulu üyesi istifa etti.

İstifa edecek kişiler aylar öncesinden biliniyordu. İl ve ilçe yönetimleri çok daha önceden belirlenmese bile, belirlenme yöntemleri net olarak ortaya konulabilirdi. Yapılmadı, neden derseniz, birincisi CHP’nin kurumsallaşamamış bir parti olması, ikincisi ise “PARALEL CHP”ler. “PARALEL” derken cemaati kast etmiyorum. Yunus Emre’nin dizeleri vardır ya; “Bir ben vardır bende benden içeri”, affınıza sığınarak değiştiriyorum. “Bir CHP yardır CHP’de,  CHP’den içeri”

Şunu net olarak görüyoruz ki, bir CHP var görünen, bir DERİN CHP var hissedilen, bir de Cemaat, eski Merkez Sağ ileri gelenleri, bazı Sermaye grupları ve Derin Devlet etkileriyle yönetilen CHP var.

Yine bu gün duyuyoruz ki; Aziz Kocaoğlu Cemaatin isteği ile tekrar aday yapılmış. Gerçi CHP Cemaat işbirliğini dillendiren bir Milletvekili disipline sevk ediliyor ama olsun. Aziz Kocaoğlu’nun, Cemaatin isteği ile geldiğini nasıl saklayacaksın sonra... Süleyman Demirel’in ve bazı Sermaye Gruplarının CHP’ye iteklediği Milletvekillerini duymayanları ülkeden kovarlar zaten. Derin Devlet de ne gerekiyorsa yapmıştır.

Adında HALK olup da HALK’ı seçimden başka zaman görmeyen CHP, bu güçlerden hangisinin adamını iş başına getireceğine karar veremediği için Başkan ve yönetim kurulu belirlemede bu kadar geç kaldı. Sahi Tüzük falan vardı bir ara, sanırım partilerin Anayasası diyebileceğimiz, kabul edilmiş, yazılı kurallar vardı. “Halkımıza yine kazık / CHP’lim sana yazık / Uygulamak için partide tüzük / Anladık ki yok sende öyle bir BÜZÜK.”Anlayacağınız CHP’de yönetime katılamayan iki kesim vardır sürekli olarak; Birincisi CHP’liler. Hiçbir CHP’linin CHP’yi yönettiği görülmemiştir. İkincisi Parti içi iktidarı henüz ele geçirememiş, pusuda bekleyenlerdir. Ama bu ikinci grubun şansı var.

İzmir İl Başkanı atandı. Komedi demek için Levent Kırca’nın “Olacak O Kadar”  isimli programından sonra başka bir şey izlememiş olmak gerekir. Neymiş efendim Cemaatsel Aziz karşıymış da,  kaçak yapısal Alaaddin istemiyormuş da, danışman maaşının yarıcısı Mustafa karşı çıkmış da... Bırakın bunları. Bu CHP İzmir’de Cemaatsel Aziz dışında uçan kuşu kurt kapmazsa kedi kapar.

Cemaatsel Aziz’in üstüne ne Gül koklanır, ne de Gülen. Oyun kurulmuş ve oynanıyor. Kurgu net. Aslında yapılacak tek şey kapatıp siyaset dükkanınızı evlere gitmek. Aziz alır, Alaaddin verir, Mustafa söyler, Ali’de öyle görünüyor ki “hani bana” diye ağlayacak.


Herkes çapı kadar yapabiliyor. AKP ülkeyi yönetiyor, haliyle Anayasayı delebiliyor. Siz de CHP’yi yönetiyorsunuz Tüzüğü (CHP’nin anayasasını) deliyorsunuz. AKP iktidar, kurumları kendi dizayn ediyor, sizde parti içi iktidarsınız, İl ve İlçe yönetimlerinizi kendiniz dizayn ediyorsunuz. AKP ekonomiyi yönetiyor, ihaleleri istediklerine verip, rantı kendi yandaşlarına peşkeş çekiyor, siz de bazı belediyeleri yönetiyorsunuz ve oradaki rantı ve ihaleleri kendi yandaşlarınıza peşkeş çekiyorsunuz. AKP istediğini Ergenekoncu, Paralelci, şucu bucu diye yaftalayıp saf dışı ediyor, siz de disipline gönderip partiden atıyorsunuz. Yani bu demektir ki; gücünüz artarsa daha çoğunu yaparsınız. Belki de AKP’den bile daha çoğunu...

Örneğin İzmir’in en önemli ilçelerinden biri olan Karşıyaka’da yönetiminden bazı kişilere“istifa edin yönetim düşsün, benim adamım İlçe Başkanlığına atansın, ben sizi tekrar yönetime yazacağım” demek nasıl bir CHP’liliktir. Nasıl bir ülke sevgisidir. Nasıl bir
Halkçılıktır. Nasıl bir demokratlıktır. Her şeyi bırak,  nasıl bir İNSANLIKTIR.

AKP’nin karşısına nasıl çıkacağız. “Siz çalıyorsunuz, adam kayırıyorsunuz, yandaşlarınızı koruyorsunuz, anayasayı uygulamıyorsunuz ama, biz de aşağı kalmayız. Kendi çapımızda sizden daha iyisini yapıyoruz”diyerek mi?

CHP’nin AKP’yi yıkması için tek bir yol var; Tüzük dinlemeyen yöneticiler, AKP bırakın tüzüğü, anayasa dinlemiyor. Geçin AKP’ye daha büyük bir şeyi dinlememenin keyfine varın. İl İlçe yönetimlerini dizayn eden Yöneticiler, geçin AKP’ye çok daha fazlasını dizayn edin, siz 20-25 kişi ile uğraşacak adam mısınız. Daha çok kişiyle uğraşın. İhaleciler, rantçılar, çıkarcılar AKP’ye geçin, orda çok daha fazlası var. İstemediği insanı tasfiye etmek isteyen yöneticiler, AKP’nin sunduğu fırsatlardan yararlanın. Kampanyaları sürekli, taksit de yapıyorlar. Sizden çok rica ediyoruz sayın CHP’li yöneticiler, alın Cemaatsel Aziz’inizi de yanınıza, toptan AKP’ye geçin.

Eğer geçerseniz üç vakte kalmaz AKP’yi dağıtırsınız. Hatta öyle dağılır ki, sittin sene toparlanamaz. CHP’de kendinizden ve yandaşlarınızdan başka kimseye hayrınız dokunmuyor, AKP’ye geçerseniz daha çok nemalana bilirsiniz. Bu ülkeye ve CHP’ye şu ana kadar iyiliğiniz dokunmadı, bi kere dokunsun be. Hadi be sayın yöneticiler, üst kademedekiler. Bir el atın Şu AKP’ye. AKP’ye geçin, hem CHP kurtulsun, hem de ülke. Söz adınızı bir daha anmayacağız.
 



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

'Hayat kısa, daha çok Belçika çikolatası yiyin'

Ünlü oyuncu Aslı Enver ile eşi Berkin Gökbudak tatile çıktı. Bir mekanda çekildiği kareleri sosyal medyadan paylaşan Aslı Enver, pozuna "Hayat kısa, daha çok Belçika çikolatası yiyin" not...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Doğada vakit geçirmek cilde olumlu etki ediyor

Araştırmacılar, doğada vakit geçirmenin bağırsak ve cilt sağlığı ile yakından ilişkisini inceleyerek, yeşil alanların insan mikrobiyotasını artırdığı sonucuna ulaştı."Environmental International" isimli dergide yayımlanan makalede, araştırmacılar, ABD ve Avrupa'da kaleme alınan 20 çalışmayı inceleyerek doğa ile insan sağlığı arasındaki yakın bağı ele aldı.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR