Yukarı
4

Aydan Tuncayengin

Sabun köpüğü gibi yaşam!

17 Eylül, 2016

Kadim bir sınavdan geçiyoruz…

Allah hepimizi ıslah etsin!

Baş döndürücü hızıyla eski olanın yeniye taşınması kadimlik mertebesini sonlandırdı.
Geleneğin, örfün, toplumsal değerlerin bir önceki kuşaktan bir sonrakine aktarılamıyor!
Toplumsal kopuşlar bizi sosyalleştiğimizi sandığımız(!) kadim bağlarımızla ilişkilerimizin kopmasına neden oluyor…

Birey olma aşkımızın bizleri sürüklediği yeni uyaranlar ve yeni mesajlarla kara deliğe doğru itiliyoruz.

Her şeyin çok kolay ve hızlı bir şekilde tüketildiği bu yüzergezer kaygan zeminde kalıcı olana yer yok!



Anı yaşama telaşına düşen bizler, geçmiş ve gelecek kaygısından koparak, sürekli farklıyı arama peşindeyiz…

Başkalaşan akımlarla beslenirken, kalıcı dostluklar yerine, iş arkadaşlıkları ya da konulu ve süreli arkadaşlıklarımızı sabun köpüğü sürecindeki ilişkilerimizde yaşıyoruz.

Hevesler, tercihler çok çabuk değişince evlilik kurumu da zedeleniyor.

Bir birinden vazgeçme sakıncasının olmadığı “ben değiştim” cesaretinde kısa mesafe koşusundaki ilişkilerin kopuşlarıyla karaktersizleşiyoruz!

Hızla değişen kimlik profilimizle bilincimizi de(!) yitirdik!

Hayatımıza giren “yeni kahramanları”, hayat tarzımızın bir hayat projesi haline getirdik!

Toplum içerisindeki ilişkilerimizi salt alma-verme tabanı üzerine oturtarak, iyi niyetli gibi yaklaşıp, çıkarcılık zemininde sabun köpüğü gibi kısa süreli varoluş ve beşeri ilişkilerimizin bir  “tahsilât” gözüyle algılanmasına neden oluyoruz!

‘Eskiyi getir yeniyi götür’ duygusal kampanyalarına aldanarak, muhafaza etmek ve korumak eyleminin ruhuna sonunda Fatiha da(!) okuduk!

Aklıma yaşanmışlıklarımdan pat diye düşen örneklerin her geçen gün çoğalması gelirken bu durum soluğumu kesiyor.

Yaşasın kötülük! naralarıyla beklentisiz iyiliğin yapılmadığı, sıkça sevgi ve saygıyı yitiren arkadaşlıkları gözlemliyorum.

Uzun süreli birlikteliklerinin köklü ve kalıcı algısına yerleşen eskilerin sorunlara sabun köpüğü gibi yaklaşımlarla gelip geçerken ve saman alevi gibiyken,  muhasebeleşen yaşam şartları kişileri sabun köpüğüne dönüştürdü…

Saman alevi büyüdü hepimiz bir yangın yeri gibiyiz…

Herkes yalnızlıktan şikâyetçi amma kimse yalnız kalmamak için burnundan kıl aldırmıyor. Beklentiler yüksek. Herkes kurallarını döşüyor daha ilk rauntta. Beklemeye zaman yok. 

“Ya sevişelim ya da diğeri gelsin!” sabırsızlığındayız…

“Gözüm hep başkalarının alanında!

Paylaşma, yardımlaşma duygularım köreldi…

Dert edinmedim başkasının derdini.

Sorumluluklarımı duyarlılığımı başkalarından bekledim.”

Anlayış fakiri olana dek boşa tükettik ömrümüzü…

Başkalarına yükledik sorumlulukları, duyarlılıkları. Herkesten anlayış beklerken hoşgörülü, tevazulu olmayı yitirdik.

İş işten geçti ve olmazsa olmazlarımızın; kısa, özensiz ve çabuk tüketilen hayat değerlerimizden oluştuğunu anlayana dek…

At yarışı gibi yaşamımız. Dörtnala koşup, genç ölüyoruz! Aile içinde, arkadaşlar arasında, okulda, işyerinde sürekli yarışmaya ve başarıya odaklı çekişmeli bir yaşam. Bir sınavdan ötekine koşturmakla geçen bir ömür!

Bitmeyen dedikodu zincirleri…

Bu kadar hız ve yarışa karşın, at izinin, it izine karıştığı, geleceğini planlayamayan ve önünü göremeyecek kadar gelecek körü olan sabun köpüğü gibi bir nesil yetiştiriyor.



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Güven Hokna'dan açıklama: 'Tuvalet temizledim'

Efsane dizi Yaprak Dökümü'nde hayat verdiği Hayriye karakteriyle hafızalara kazınan oyuncu Güven Hokna katıldığı bir programda hayatıyla ilgili bilinmeyenleri anlattı. Hokna, çektiği bir ...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Diyet gıdası krizi: Can kaybı artıyor

Kobayashi Pharmaceutical Co. firmasından yapılan açıklamaya göre, kırmızı pirinç mayası içeren "beni-koji" tüketen bir kişi daha yaşamını yitirdi. Böylelikle şimdiye kadar takviye diyet gıdası "beni-koji" ile bağlantılı ölenlerin sayısı 5'e yükseldi. Ölenlerin cinsiyeti ve yaşı açıklanmadı. 

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR