Kime göre beden dili!

“Beden dili” iletişim analizinde, kime göre, kimin deneyimleri ve hikâyelerine göre doğru veriler sağlar? İletişim anında yansıyan hepimizin konuyu farklı algıladığıdır. Çünkü hepimizin beyin dili farklıdır! Deneyimleri, hayat hikâyeleri farklıdır.

Bu durum beden dilini sınıflandıran iletişim algılamasını da farklılaştırıyor. Kısaca beden diline vakit harcarken, “beyin dili” havlu attırabilir bize!.. Yanılmayalım…

Gündelik yaşamımızda, gerek yüz yüze gerek sosyal ortamlar üzerinden birden fazla insanla iletişim halinde oluruz. Peki, bu gündelik hayatımızdaki insanları ne kadar tanıyor, ne kadar anlayabiliyoruz?

Bazı insanları anlayabilmek çok kolaydır. Dış görünüşüne ve tavırlarına bakınca bir tahminimiz olsa da kısa sürede bize göre iyi bir insan olup olmadığını kolaylıkla anlayabilir miyiz?

Uzmanlar “İnsanın doğuştan gelen yetiştiği ortamda, sosyal çevrede kazandığı, pekiştirdiği bir “beden dili” vardır” diyorlar!..

Beden dili hakkında paylaşılacak çok şey var. Bunlardan biri de önemli bulduğum beden dilimizin içine doğmak, sezmek, altıncı his gibi duyguları bize yaşatmasıdır.

Hiç gözünüzün tutmadığı biri oldu mu? Benim oldu!..

Yoksa vücut hareketlerinden dolayı birinden mi şüphelendiniz?

Ya da imaj danışmanlarının sıkça sözünü ettiği ilk 30 saniyedeki olumlu izlenimi oluşturma konusunda yetersiz mi kaldı?

Beden dili bize öngörülerimizde daha yüksek doğruluk elde etme imkânını verir, yoksa beyin dili mi?

Yüzyılın başında hepimiz bu yeni bilim dalına tanık olurken, bu bilim için sözel olmayan iletişim biçimleriyle uğraşan bilim adamları insanların hareket ve işaretlerini seyrederek yorumlamaya başladılar.

Her insan, beden dili hareketlerini farkında olmadan sürekli olarak kullansa da, Albert Mehrabian’a göre insan, bir mesajın toplam etkisinin yaklaşık % 7 sinin sözel , %38’ nin sesli, % 55 nin de sözel olmayan öğelerden ( beden dili ) oluştuğunu ortaya koymuştur.

Bazen hareketlerimiz beden dili açısından bakıldığında gerçek düşüncelerini yansıtmayabilir. Çok ilgilendiğimiz bir konuya ilgisiz gibi görünebiliriz, yakın hissettiğimiz bir insana soğuk davranabiliriz. Beden dilimiz bazen biz istemeden karşı tarafa mesajlar verebilir. Veya olumlu bir sinyal karşı tarafla iletişimde olumsuz etki yaratabilir!..

Bedenimiz çok olağan üstü bir organizmadır. Öyle bir organizmadır ki yüzümüzde bulunan 90’dan fazla kasla 5000’den fazla mimiği yapabilmektedir. Mimikler, duruşlar ve jestler bizim yaşadığımız çevreye verdiğimiz sinyallerdir. Ancak bu sinyalleri doğru zamanda yakalasak bile “beyin dili” ile beden dili örtüşmediği sürece aldığınız sinyalle doğru değerlendirme yapamayabilirsiniz!

Bu sorunu anlamak için de duyum ve algıyı da bilmek gerekir. Örnek verecek olursak, tokalaşmak bir duyumdur ancak tokalaştığımız kişinin elinin sıcaklığı bir algıdır. 

Beden dilinde algı denildiği zaman ise, iletişim içerisinde bilinçli ve bilinçsiz olarak gönderilen sinyallerin eşliğinde sinyallerin algılanması ve yorumlanması olarak kabul edilmektedir. Algı beden dilinde sinyallerin yakalanması, yakalanan sinyallerin algılanması ve algılan sinyallerin yorumlanması şeklinde bir yol izler.
Algının yorumlanması aynı zamanda algı yönetiminin temelini oluşturur.

Daima duygu ve düşüncelerimizi karşımızdakilere bir şekilde iletiriz. Fakat ne yazık ki her zaman iyi ve doğru iletişim kuramayız.

Tüm insanlık tarihinin iletişim başlangıcı olan beden dili, zaman içerisinde yabancı bir dile dönüşmüştür. Kültürden kültüre biraz farklılıklar gösterse de dünya üzerinde beden dili için en geçerli olan dil dense de her insanın beyin dili programlama sürecinde neler taşıdığını da bilmek gerekir!..

Her insan jest denilen el, kol hareketleri; mimik denilen yüz hareketleri yapar ve bedenine türlü biçimler verdirir. Ne var ki bir çok insan jest, mimik, ve beden hareketleriyle söylediklerinden çok farklı şeyler istediklerini ya da hissettiklerini açığa vurur.

Bu işaretlerin ne ifade ettiğini tamamen bilebilir miyiz?

İnsanların bedensel dışavurumlarını ne kadar doğru yorumlayabiliriz?

Beden dilinin analizi ve algısı kime göre doğrudur!

Ben iletişimde insanları beden dilinden çok düşüncelerini nasıl ifade ettiği ve yaşamında nasıl uyguladığına bakarak analiz ederim.

İnsanların beden dili davranışlarından zihinlerini okumak mümkün mü?
Ve bu yöntemler “bazı kişilerin yorum ve tespitlerine göre sınırlandırılan” belirtiler üzerinden bizleri önyargısız olarak doğru sonuca götürür mü?

“Beden dili” yerine “beyin dili” programını çözmenin, insanları analiz etme yönteminde daha etkili olduğunu düşünüyorum.