- Özgür Özel'den TÜRGEV, TÜGVA, Ensar Vakfı uyarısı
- Seçim öncesi İmamoğlu ve Yavaş'tan seçmene çağrı
- Erdoğan: Sandık hepimizin namusuna emanet
- Helil Kınay Cemil Tugay'la birlikte İzmirspor'u ziyaret etti: Hem ışığımızı hem de dayanışmamızı büyüteceğiz
- Başkan Tugay İzmir'in su sorunu yaşamaması için gerekli formülü açıkladı
Hayranlık Hastalığı
14 Haziran, 2016Son günlerin en popüler konusu ve ismiydi Atalay Filiz. İyi bir ailenin güzel okullarda okumuş oğlu olarak görüntüsüyle tezat oluşturan cinayetleri işlediği iddiasıyla aranıyordu.
İki gencecik insanı öldürdüğünden neredeyse emin olan emniyet güçleri kayıp üçüncü arkadaşını da öldürdüğünü düşünüyordu. Uzun zamandır kaçıyor, saklanıyor daha doğrusu başka isimlerle gizlenmeye çalışıyordu ki üçüncü cinayetini de işledi. Bu süreçte bir hayli gündemde kalan Atalay neredeyse her gün ekranlarda karşımıza çıkar oldu. Bir bakıyorsunuz internet kafede görüntüye takılıyor bir bakıyorsunuz içimizden herhangi birinin evine misafir oluyordu.
Halk endişe içindeydi. Her ne kadar yolda önüne geleni öldüren biri değilse de soğukkanlı bir katil olarak aramızda dolaşması yeterince karamsar bir tablo ortaya çıkarıyordu. Hemen her gün bir yerlerde görüldüğü dedikoduları yanında “onu tanıdım, filanca yerde gördüm” ihbarlarının da ardı arkası kesilmiyordu. Çok şükür geçtiğimiz günlerde yakalandı da hepimiz rahat bir nefes aldık.
Ancak düşünce ve ruh yapısı bozuk olanın sadece Atalay Filiz olmadığını üzülerek öğrendik. Atalay yakalanır yakalanmaz sosyal medya başta olmak üzere birçok platformda özçekim meraklısı polislerin ve özel güvenlikçilerin varlığından haberdar olduk. Bu yetmezmiş gibi türkücüsü, artisti seri katilin benzerleri ile özçekim yaptı.
Yaşananlar tuhaf, tuhaf olduğu kadar da tam bir psikolojik vakıadır. Bu adam topçu değil popçu değil, en az üç kişiyi öldürdüğü iddiasıyla aranan soğukkanlı bir katil. Bu neyin hayranlığı? Hem de bunu yapanlar bizlerin güvenliğini sağlamakla görevli emniyet güçleri. Elbet tüm teşkilatı bununla suçlayamayız ancak böyle pervasızlıkların teşkilatı zedelediği de muhakkak. Yaptıkları dolayısıyla ruh sağlıklarının ne kadar yerinde olduğunun tartışıldığı bu arkadaşlar şimdilik açığa alındı alınmasına da gerek basın yoluyla aldığımız duyumlar ve gerekse bizzat tarafıma yapılan yorumlar üzücü ve birçok kişi “canımızı, malımızı ve namusumuzu korumakla görevli bu insanlara ne kadar güvenilebilir?” sorusunu soruyor. Ben yine de bunların azınlıkta olduğunu düşünüp iyi polislerimizin çok daha fazla olduğunu düşünenlerdenim. Ancak bu yaşananlar sadece belli bir camianın değil Türk toplumunun ruhsal çöküntüsünü ortaya koymaktadır.
Hoş siyasi liderler için “g…nün kılıyım” diyeni de Peygamber ilan edeni de hatta “gerekirse kocamı boşar haremine girerim…” itirafını yapanı da gördükten sonra ülkemizde hayranlık hastalığının boyutunu kestirmek artık hiç de kolay değil.
Sosyal paylaşım sitelerinden birinde konuyla ilgili olarak “toplumun ruh halini araştırmak için İsviçreli (!) bilim insanlarını ülkeye çağırsalar nafile!” paylaşımı vardı. Ne dersiniz hayranlık hastalığı salgını karşısında o kadar da umutsuz muyuz?
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Türkan Şoray'dan Kadir İnanır paylaşımı
Türkan Şoray, 24 Mart Pazar günü Beykoz'daki evinde beynine pıhtı atması nedeniyle fenalaşıp hastaneye kaldırılan Kadir İnanır'a geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Geçen pazar günü Beykoz...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Uykunuzu tam alamıyor musunuz? Daha yaşlı hissetmeniz normal olabilir
Bilim insanları, 1 ay boyunca uykularını tam alan kişilerin oldukları yaştan yaklaşık 6 yaş genç hissettiklerini belirledi. İsveç'teki Karolinska Enstitüsündeki araştırmacılar yeterli uyku almanın ve uykusuzluğun, hissedilen yaşla ilişkisini inceledi.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.