Yukarı-aşağı Çukurova’dan esinlenen soyutlamalar dışında, Gezi Parkı duyarlılıkları da ‘’gezi ruhu serisi’’ şeklinde önümüze çıkıyor. 9 Aralık’a kadar devam edecek sergi her gün 11.00-19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

Orhan Benli; yaşanılan coğrafyanın insan kişiliği ve kültürü üzerine muhakkak ki derin etkileri oluşmaktadır. İnsan, özellikle sanatçı nerede yaşarsa yaşasın, doğduğu ve büyüdüğü coğrafyaya bağlı bir sanat yaratımını bilinçli bilinçsiz sürdürebilir aslında.Orhan Benli’de Çukurova’ya onun sarı ve sonsuz enginlikteki düzlüklerine tanıklık etmenin,dahası onunla varolmanın etkisini sanatına özgün bir duyarlılık biçiminde taşımaktadır.

Çizgiler, formlar, lekeler ve hatta renkler ilk bakışta oranın izlerini görsel dünyada serimlemeseler bile, onların herbiri sanatçı sezgisinin ve derin kavrayışının içinde harmanlanıp bir uslüp olgusu olarak ekspresyonist tavırla ortaya çıkmaktadır. Güçlü, uzun soluklu fırça darbeleri yaşanmışlığın tanıklığına yol açıyor. Belli belirsiz nesne, figür olguları dışavurumun dünyasında kendi anlam öbeğine oturuyor. Sonuçta ortaya bütün boyutlarıyla Orhan Benli sanatı çıkıyor.

Orhan Benli yağlıboya tekniğiyle boyadığı tuvallerin tüm yüzeyini bir düzene indirgenmemiş geniş renk alanlarıyla kaplıyor.Bir çırpıda oluşturuluvermiş geniş renk lekelerinin boşluğu saran tasarımları bazen sanat yapıtını trajik bir çığlığa, kimi zamanda bir çoşkunun,sevincin haykırışına dönüştürüyor.Kümelenen geniş renk lekelerinin yarattığı dinamik akışkanlık tuval üzerinde zıtlıklar yaratıyor.

Kompozisyonlardaki boşluk-doluluk, açık-koyu,devginlik-durağanlık gibi karşıtlıklar şiirsel armonilerle bu soyut yorumların görsel etkilerini yaratıyor. Pembe, sarı, yeşil, siyah,mor ve siyah gibi renkleri saf olarak karıştırmadan ve ışıksız uygularken, kaplumbağa,kuş, balık veya ağaç ya da çiçek gibi görsel çağrışımlarla doğaya gönderme yapıyor. Renk seçiminde belli tercihleri olmadan hemen her rengi yerine göre kullanırken biçimlendirdiği kompozisyonlarında tekrarlara yer vermiyor.

Her bir tuvalde farklı kurgularla zengin renk çeşitliliği içinde çoğalarak çeşitlendiriyor.Fırçanın her hareketiyle her renk tuvallerde hem lirik hem soyut dışavurumcu olarak doğadan kopmadan ve yabancılaşmadan özgün çağrışımlarla gözlem,sevinç hüzün,şiddet hiddet gibi farklı duyguların görsel ifadelerine dönüşüyor.