Yukarı
4

Aydan Tuncayengin

Dersimiz Dersi(z)m!

26 Kasım, 2011

20Mart 1937 – Kasım 1937

2 Ocak 1938 – Aralık 1938

Dersim

İsyan bastırıldı

Seyit Rıza ile birlikte 6 kişi idam ettirildi.

Dersim halkının büyük bir kısmı zorunlu iskân ettirildi.

Merkezi hükümet ve Dersim aşiretleri arasındaki anlaşmazlıklar sonucu yaşanan olayların genel adı olarak mutlak devlet hâkimiyeti esaslı harekât ‘Dersim Harekâtı’nda buzdağının görünmeyen kısmındaki uyuyan dev gibi yeniden uyandırıldı…

Dersimiz Dersizm!

Başbakan Erdoğan 4 belgeyle açtığı Dersim tartışmasını büyüttü. Kamuoyuna yansıyan yeni belgeler dudak uçuklatan cinsten…

Dersim tartışmasını kaşıyorlar.

Neden?

Birileri hesaplaşacak geçmiş mi arıyor?

Birileri tarihi değiştirmeye mi çalışıyor?

Birileri Atatürk ezberini bozmak mı istiyor?

Birileri bir düzeneğin kurgusunda film mi çevirmeye çalışıyor?

Birileri Dersimi magazinleştirerek yeni kurbanlar mı arıyor?

Birileri at martini tarih inlesin hesabını mı yapıyor?

Tarihle yüzleşmek için Osmanlıya üç yüz dört yüz yıl geriye gitmek gerekmiyor mu?

Tarih içinde feodal yapıları geri ekonomik düzeni, yapılamayan toprak reformuyla da yüzleşmek gerekmiyor mu?

Dersimi sürekli kaşıyan dış güçleri de unutmamak gerekiyor.

Dersimde ne olup bittiğinden öte, bugün dersim için, yarın hangi bölge için kaşımaların başlayacağı belli olmayan ve hiç bir faydası olmayacak bir kör dövüşüne dönüştürmeye çalışılıyor!

Ülkede bu kadar problem var iken Dersimi gündeme getirmenin amacı nedir?

Tarihimizle yüzleşme mi?

Başkalarının Ermeniler için söylediklerini bugün birileri Dersim için söylüyor.

Haydi, buyurun tarihimizle yüzleşelim, hem de sonuna kadar!

Ama herkes yüzleşsin, Taliban’ın dizi dibinde oturanlardan, askerimizi şehit edenlere kadar!  

Her şeyi kendi özel şartlarında değerlendire değerlendire bugünlere geldik. Olan biteni daima özel şartlar içinde değerlendirdik.

Yoksa Dersim bahane mi?

Bunca ayrılıkların içine Dersim ayrılıklarını sokmak, inatla ‘kaşımak’ emperyalizmin amacına ulaşma tavrına ve uzantılarına hizmet etmek değil mi?

Ne perhiz ne turşu ötesinde “orucu öğle namazında bozma” durumu söz konusudur.

Ülkedeki etnik ve dini ayrımların kaşınmaya çalışılması birçok soruyu da beraberinde getiriyor.

Siz kimden yanasınız?

Mustafa Kemalden mi, emperyalizmden mi?

Konu esasında AKP ve CHP seçmen parametreleri ekseninde tartışmayı yürütmektedir. Bu iki parti bölgedeki siyasi pozisyonlarını sağlamlaştırmak için ve mevcudu kaybetmemek için Dersim meselesini cılk yara haline getirdi. Kaşıyan tarafın daha ziyade AKP olması, hadisenin CHP hükümeti döneminde yaşanmasından kaynaklanıyor.

Bu noktada CHP laf yetiştirmeye çalışırken, birileri kendisinin de ne olduğunu bilmediği bir şekilde devlet adına özür diliyor.”Ben diledim, hadi sen de dile” paslaşması içinde CHP’yi köşeye sıkıştırmaya çalıştırmak da konunun en trajik noktası oluyor.

Dersimden nemalanmaya çalışmak, kan üzerinden siyaset yapmak, Dersim’de ne olduğunun, kaç kişinin öldüğünün, insanların neden sürgüne tabi tutulduğunun kimin umurunda olduğu gerçeğini kafasına kim en fazla takıyor, acaba!

“Devlet katliam yapmıştır” diyenlerle “Devlet isyan bastırmış” diyenleri ayrıştırmak yerine kim kimin devamıdır ona bakmak gerek!



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Danla Bilic, YouTube'u neden bıraktığını açıkladı

YouTube'da yayınladığı eğlenceli makyaj içerikleri ile adını geniş kitlelere duyurduktan sonra özel yaşamı ve Instagram'daki paylaşımlarıyla magazin dünyasının en çok konuşulan isimlerind...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Asıl büyük kriz eczanelerde patladı: Reçeteyle giden boş dönüyor

İlaç kuruna yapılan zam da işe yaramadı. Eczanelerde kriz derinleşti, depolarda ilaç bulunamıyor. Türkiye genelinde eczacılar, artan maliyetler ve bulunamayan ilaçlar nedeniyle zor günler geçiriyor. Reçetesiyle eczaneye giden vatandaş eli boş dönüyor.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR