Kantarlı'dan CHP İzmir İl Başkanlığına Yanıt!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdiği gerekçesi ile kesin ihraç istemiyle hakkında soruşturma açılan Prof. Dr. Kayhan Kantarlı, İzmir İl Başkanlığına yanıt verdi. Kantarlı açıklamasında “Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünden doğan demokratik haklarımı kullandım. Bu hakları kullanmış olmam nedeniyle sorgulanıp savunma yapmayı insanlık onurumun zedenlemesi olarak görüyor ve reddediyorum” ifadelerini kullandı.
EGE’NİN SESİ- CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin’in, parti aleyhine konuşan ve partiyi zedeleyici ifadeler kullanan üyeler için partiden tasfiye yoluna gidileceği yönündeki konuşmalarının ardından, disiplin mekanizması CHP içinde resmen işlemeye başladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdiği gerekçesi ile kesin ihraç istemiyle hakkında soruşturma açılan Prof. Dr. Kayhan Kantarlı, İzmir İl Başkanlığına yanıt verdi. Kantarlı, CHP İzmir İl Başkanlığının bu yanlıştan bir an önce dönmesi gerektiğini söyledi ve dönülmediği takdirde hukuki yollara başvuracağını ifade etti.
Kantarlı yazılı bir açıklama yaptı. Kantarlı’nın açıklamaları şöyle;
CHP İzmir İl Başkanlığına;
İlgi: İl Başkanlığı'nın 11.09.2014 tarihli kargo gönderisiyle tarafıma tebliğ edilen 10.09.2014 tarih ve 2014/35 sayılı yazısı
Ben Genel Başkan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun “parti içi demokrasiyi eksiksiz yaşama geçirecek ve partiyi en kısa zamanda iktidara taşıyacağım, bunda başarılı olamazsam da nöbeti başkalarına bırakacağım” türündeki vaadlerine inanarak kendisine destek olmak amacıyla Haziran 2010’da partiye üye olarak törenle rozet takılan 19 öğretim üyesinden biriyim.
Ancak çok kısa bir süre sonra bu vaadlerin içi boş, hamasi sözlerden ibaret olduğu ortaya çıkmaya başladığı gibi, parti’nin din istismarı yapılarak “laiklik ilkesi”nden koparılacağını gösteren politikalar izlenmeye başladı. İlk olarak “türbanı biz çözeriz” denilerek Anayasa mahkemesi kararlarına karşın üniversitenin ve parlamentonun başına türban bağlanmasına ve buna şiddetle karşı çıkarak yargı kararlarını savunan bir bilim insanının hapse mahkum edilmesine sessiz kalınmıştır.
Süreç içinde “tekke ve zaviyeler ile FG cemaatine övgüler düzeninden, milli görüşçülerin simge isimleri ve hatta PKK avukatlarına kadar Cumhuriyet devrimleri karşıtı bir çok kişi partiye üye yapıldığı gibi bununla da kalınmamış ve üst yönetimde görevler verilerek parti varoluş nedenini oluşturan Laik, Demokratik Çağdaş Türkiye’yi savunma çizgisinden giderek uzaklaştırılmıştır. Bunun en son örneği Cumhuriyetin kuruluş ilkeleri ve Atatürk devrimlerini temsil eden biri yerine tam tersine bu nitelikleri reddettiği bizzat kendi söz ve yazılarıyla tescillenmiş bir kişinin genel başkanın tercihi olarak Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesi ve laiklik karşıtı eylemleri nedeniyle kapatılan refah partisi çizgisinden gelip Atatürk’e kefere diyen birinin partiye alınıp MYK üyesi ve genel başkan yardımcısı yapılmasıdır.
Tüm bunların yanında milletvekili ve belediye başkan adaylarının belirlenmesinde ön seçim yöntemi tamamen rafa kaldırılmış ve bu politika ve uygulamalara karşı gelenlere disiplin sopası gösterilerek, parti tek adam anlayışıyla yönetilen ve sınırsız din istismarı yapan sağcı bir parti haline getirilmiştir.
Bu gün gelinen noktada Laik Cumhuriyetin kurucu partisi CHP artık, altı ok ve parti programında ifadesini bulan kuruluş ve varoluş ilkelerinden koparılmış ve önündeki tüm taşların bu şekilde temizlenmesiyle karşı devrim başarıya ulaşarak Cumhurbaşkanlığı’na kadar tırmanmıştır.
İktidar partisi tabanından oy getirecek diye sıkıca sahiplenilen din istismarcılığı geri tepmiş ve bırakın iktidar olmayı Anayasa referandumu ile 2011 genel ve 2014 yerel seçimleri olmak üzere ülke genelindeki üç büyük oylamanın tamamı kaybedilmiştir.
Sayın genel başkan bu başarısızlık karşısında, başlangıçta verdiği “başaramazsam bırakırım” sözünü tutup istifa edecek yerde, partinin amaç ve ilkelerine aykırı politikalarıyla antidemokratik yönetim ve halktan kopuk salon tipi muhalefet anlayışını eleştrirenlere karşı acımasız olacağını ilan ederek, geliştireceğim dediği parti içi demokrasiyi tamamen katletme yolunu seçmiştir.
Bu durum karşısında parti program ve ilkelerine içtenlikle bağlı gerçek Cumhuriyet Halk Partililer’in görevi, partiyi Atatürk İlkeleri’nden kaynaklanan ideolojisinden koparmaya çalışanlara boyun eğmek değil tam tersine buna cesaret edenlere, velevki genel başkan bile olsalar karşı çıkmak ve eleştirmektir. Partinin sade bir üyesi olarak sosyal medyada da paylaştığım yazı ve mesajlarımla yaptığım tam da budur.
Genel Başkan sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı suç işlediğim öne sürülerek partimden ihraç gerekçesi yapılmak istenen son aylara ait "CHP/Kılıçdaroğlu" konulu günlük (blog) yazısı, Facebook ve e-posta mesajlarımdan tespit edebildiklerim ekteki dosyada sunulmuştur (bu dosyaya şu bağlantıdan da ulaşılabilmektedir:
"http://kayhankantarli.blogspot.com.tr/2014/09/chpden-ihrac-gerekcesi-yapilmak-istenen.html"
Okunduğunda görüleceği gibi bu yazı ve mesajlarımın tamamı CHP yi, gerek laiklik ilkesinden verilen ucu açık tavizler, gerekse AKP’nin Anayasa’ya aykırı gayri meşru açılım politikasına sağlanan destek sonucu kuruluş ilkerinden uzaklaştırıp, cemaat sempatizanı sağ bir parti durumuna düşüren Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na bazen doğrudan, bazen atfen, bazen esprili ve bazen de sert bir şekilde ifade özgürlüğü ve eleştiri hakkı kapsamında yapılmış eleştirilerden ibaret olup asla hakaret olarak değerlendirilemez.
Belirtmek isterim ki bir partinin genel başkanlığı gibi kamusal bir göreve talip olanlar ne denli kışkırtıcı, sarsıcı ve sert olursa olsun toplumun genelini ve ülkenin geleceğini ilgilendiren her türlü eleştiriye açık ve tahammüllü olmak durumundadır. Anayasamıza göre herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollardan tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir.
Diğer taraftan, ifade özgürlüğü en geniş anlamıyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ile de güvence altına alınmış olup sözleşmenin ilgili maddesine bağlı olarak “sadece lehte ol¬duğu kabul edilen veya zararsız görülen veya ilgilenmeye değmez bulunan düşünceler için değil, fakat aynı zamanda aleyhte olan, çarpıcı gelen ve rahatsız eden haber ve düşünceler” için de uygulanır. Bunlar, çoğul¬culuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gerekleridir; bunlar olmadan demokratik toplumdan söz edilemez.
Şahsımla ilgili olarak partiden kesin ihraç gerekçesi yapılmak istenen söz konusu yazılarımdaki sözlerimin, ülkenin geleceğini ilgilendiren konularda ve ifade özgürlüğü kapsamında yapılmış eleştiriler olduğu, ve bu eleştirileri yapmaktaki amacımın sayın Genel Başkan’a hakaret etmek değil tam tersine ülkeyi yeniden aydınlığa çıkarmasını beklediğimiz CHP’nin genel başkanı olarak kendisine doğru yolu göstermek olduğu ve dolayısıyla bir suç işlemediğim açıktır.
Kısacası ben Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünden doğan demokratik haklarımı kullandım. Bu hakları kullanmış olmam nedeniyle partiden kesin ihraç istemiyle soruşturma açılarak savunmamın istenmesi mesleki ve insanlık onurumu zedelemiştir.
Bu nedenle Sayın İl Başkanlığınızı tarafıma yapılan onur kırıcı suçlamadan vazgeçmeye davet ediyor, ısrarlı olunması halinde hukuksal yollara başvurup hakkımı arayacağımı bilgilerinize sunuyorum. Saygılarımla.
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Barış Özreçber’e önemli görev
Barış Özreçber, Buca Belediyesi’ne bağlı Üzüm Kent İmar İnş. San. Ve Tek. Hizmetler A.Ş. Genel Müdürlüğü’ne getirildi.
Seferihisar Belediye Meclisi mayıs ayı toplantısını gerçekleştirdi
Seferihisar Belediyesi, mayıs ayı meclis toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda, başkanlıktan gelen önergeler görüşülerek, komisyonlara havale edildi.
ASEV THM Korosu’ndan ‘Solistler Geçidi’
Aliağa Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen türkü gecesinde sahne alan koristler; Ülker Bengü Bozok, Zeynep Sever, Ceren Narin Şimşek, Merdiye Gökçeoğlu, Menekşe Aylan, Mendifa Ö...
Türkmen: Kemalpaşa’ya Çağ Atlatmak İstiyorum
Kemalpaşa Belediyesi Meclis Salonunda gerçekleşen ve komisyonlardan gelen 5 raporun, birimlerden gelen 13 önerinin görüşüldüğü Mayıs Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nın 1. Bileşimi Mehmet Tü...
Torbalı'da Hıdırellez ateşi yanacak
Torbalı Belediyesi, baharın müjdecisi, bolluk ve bereketin simgesi olarak kabul edilen Hıdırellez’i kutlamak için muhteşem bir program hazırladı.
Rektör Prof. Dr. Budak, “Araştırma Üniversiteleri Destek Programı” toplantısına katıldı
Araştırma Üniversiteleri Destek Programı (ADEP) Değerlendirme Toplantısı Hacettepe Üniversitesinin ev sahipliğinde yapıldı. Toplantıya, Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, Cumhurbaş...
Ege Üniversitesi uluslararası alanda yükselişini sürdürüyor
Dünyada yükseköğretim kurumlarının başarılarını değerlendiren en saygın kuruluşlardan biri olan Times Higher Education’ın (THE) 2024 Asya Üniversiteleri Sıralaması açıklandı. Sıralamada d...
Denizcilik sektörünün kalbi İzmir’de atıyor
Denizcilik sektörünün üreticilerini ve markalarını deniz tutkunlarıyla buluşturan MAST İzmir Boat Show - Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, ikinci kez Fuar İzmir’de ka...
Başkan Fıçı, 1 Mayıs’ta Belediye Çalışanlarıyla Buluştu
Foça Belediye Başkanı Saniye Bora Fıçı, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde belediye çalışanlarıyla bir araya geldi. Foça Belediyesi Ali İlçan Sosyal Tesislerinde gerçekleştirilen buluşmad...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Yıldız Tilbe, polis aracına çarptı
Yıldız Tilbe, Pendik'te sivil polis aracına çarptı. Tilbe'ye Trafik Kanunu'nun takip mesafesi maddesinden işlem yapıldı. Şarkıcı Yıldız Tilbe, İstanbul Pendik'te Sabiha Gökçen TEM bağlant...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Bilimsel araştırma: D vitamini kansere karşı koruma sağlıyor
Yapılan bir çalışmada, D vitamini açısından zengin bir diyetle beslenen farelerin, deneysel olarak nakledilen kanserlere karşı daha güçlü bir bağışıklık direncine sahip olduğu ve D vitamini almayan farelere kıyasla immünoterapi tedavisine daha iyi yanıtlar verdiği görüldü.
Yorumlar