Yukarı
69361

Hangisi Yalan Söylüyor?

10 Eylül 2014 14:15

EGE'NİN SESİ : İzmir’de yayınlanan Demokrat İzmir Gazetesi, son sayısında, ünlü gazeteci Uğun Dündar’ın 1980 döneminin  işkence tanığı olduğu halde, bu konuda bir satır bile yazmadığı iddiasını gündeme getirdi… Olaya Ege’nin sesi ve yazarları sahip çıktı…

Gazetenin iddiası özetle şöyleydi:

Uğur Dündar, 1980 yılında siyasi Şube Müdürü T’nin odasındadır. Ziyaret bir nezaket ziyaretidir ve Uğur Dündar’ın ifadesine göre “TRT Genel Müdürü atanacağı sebebiyle bu ziyaret gerçekleşmişti”

Dündar, T’nin odasında sohbetini sürdürürken Almanya’da yaptığı bir konuşmadan dolayı göz altına alınan Tarık Akan Müdürün odasına getirilmişti… Pislikten perişan haldeydi. İşkence gördüğü belliydi. Tutulduğu hücre bit doluydu. Tuvaleti bile yoktu… Odaya ne sebeple çağırıldığı da belli değildi…

Uğur Dündar Tarık Akan’a hatırını sormuş, “Ben TRT Genel Müdürü olacağım, bu nedenle müdür beye nezaket ziyaretinde bulunuyorum” demişti.

Tam o sırada, bir polis içeriye girmiş, Müdüre “Öttü herif” diye seslenmişti.  Müdür Uğur Dündar’dan izin alıp bir süre Tarık Akan’la onu yalnız bırakmıştı. Bu sırada Uğur Dündar Tarık Akan’a “Dışarıdakilere söylemek istediğin varsa bana söyle” demişti. Tarık Akan ise teşekkür ile yetinmişti. Polis Müdürü içeriye yeniden girdiğinde elini ovuşturuyordu… Ana avrat küfür ettiği kişi için şöyle dedi:

“Öt ulan diyorsun, horoz gibi ‘ü-ü-ü-ürüüüüüüü’ yapıyorlar. Suratında elimi kıracaktım neredeyse piç kurusunun”

Tarık Akan sonra tekrar odadan çıkarılmıştı… Ve neden o odaya getirildiğini ise hiç anlamamıştı…

Tarık Akan’la Uğur Dündar dost da değillerdi… Sanatçının anılarında yazdığına göre husumetleri de vardı…

İDDİALARA UĞUR DÜNDAR’IN CEVABI

Ünlü gazeteci Uğur Dündar hakkındaki bu ilginç iddiayı ortaya atan haber, Ege’nin Sesi’nde manşet oldu. Öte yandan Site’nin iki yazarı Mutlu Tuncer ve Sinan Kara, konuyu köşelerine taşıdılar. Olay Türkiye gündemine bomba gibi düştü…

Gazeteci Uğur Dündar bugün Sözcü Gazetesinde yayınlanan köşe yazısında olaya cevap vermek zorunda kaldı. Ancak Uğur Dündar’ın cevabı, kendi ağzından değildi. Tarık Akan’ın ona gönderdiği bir açıklamayı, haberi yalanlamak adına köşesine taşımıştı. Uğur Dündar’ın köşesine taşıdığı Tarık Akan açıklaması ise şöyle:

“İz­mi­r’­de ya­yım­la­nan bir ga­ze­te­nin asıl­sız ha­be­rin­de “An­ne Ka­fam­da Bit Va­r” ad­lı ki­ta­bım ko­nu edil­miş ve 12 Ey­lül dö­ne­mi­nin fa­şi­zan eği­lim­le­ri­nin ay­yu­ka çık­tı­ğı sü­reç­te si­ya­si şu­be­de ya­şa­dık­la­rım çar­pı­tıl­mak su­re­tiy­le -ve ki­tap­ta hiç söz edil­me­di­ği hal­de- dos­tum Uğur Dün­da­r’­ın bu olay­la­ra il­gi­siz ve du­yar­sız kal­dı­ğı gi­bi bir iz­le­nim ya­ra­tıl­mak is­ten­miş­tir.
Uğur Dün­dar aley­hi­ne asıl­sız şe­kil­de di­le ge­ti­ri­len ha­be­ri üzü­le­rek oku­dum.
Ki­tap­ta da be­lir­til­di­ği gi­bi, Uğu­r’la o za­man­lar özel bir ya­kın­lı­ğı­mız ol­ma­ma­sı­na rağ­men, ken­di­si si­ya­si şu­be­ye ka­dar ge­le­rek ba­na bir is­te­ğim olup ol­ma­dı­ğı­nı sor­muş ve yar­dım et­me­ye ça­lış­mış­tır.
Ger­çek bu ol­ma­sı­na kar­şın san­ki ye­ni bir şey­miş ve Uğur Dün­da­r’­ın olay­lar­da bir ku­su­ru var­mış gi­bi yan­sı­tıl­ma­sı doğ­ru ol­ma­ma­sı­nın ya­nı sı­ra, de­ğer­li ga­ze­te­ci dos­tum Uğur Dün­da­r’­a ya­pıl­mış bü­yük hak­sız­lık­tır.
Ka­mu­oyu­nun bil­gi­si­ne say­gıy­la su­na­rım.”

Ancak bu açıklamada unutulan bir püf noktası vardı. Demokrat İzmir Gazetesi’nin bu haberinin kaynağı, Tarık Akan’ın yazdığı anı kitabıydı… Adı “Anne Kafamda Bit Var”

Şimdi kitabın 58. Sayfasına bakıyoruz. İşte Tarık Akan’ın anlatımı:

 

“…… Durmadan yürüdüm. Günlerce hiç hareket etmediğim için soluk soluğa kalmış, yorulmuştum. Yanımdan geçenlerle birkaç kez çarpıştık. Başını eğ! Başımı eğiyorum. Basamak, ayağımı kaldırıyorum. (Gözleri bağlı) Sonunda durduk. Gözlerimi açtılar. Bir yazıhanedeydim. Her yer lambiri kaplıydı. Müdür yazan bir kapının önünde dikiliyorduk. İçeriye birileri girip çıkıyordu. Sonunda beni de içeriye soktular. Müdür T masada oturuyordu. Tam karşusunda Uğur Dündar duruyordu. Onu Bakırköy’den tanıyordum. Kapının yanında ayakta dikildim. Ama hiç halim yoktu. Sırtımı duvara yaslamıştım. Uğur bana döndü;

-Geçmiş olsun Tarık…

Müdür mesafeli bir yakınlık göstermeye çalışıyordu.

-Nedir bu halin Tarık perişan görünüyorsun.

-Aşağısı bit ve pire kaynıyor. Geldiğim günden beri ne sorgum yapıldı, ne de bir şey.

Müdür:

-Oğlum biraz dayanıklı ol. Bak aşağıdaki ibnelere ne kadar dirençliler.

-İnsanlık dışı koşullarda yaşayıp etkilenmemek dayanıklılık ya da dirençlilik sayılmaz ki. Hepimizin yaşamları kısıtlandı, körü körüne bir bekleyiş içindeyiz. Katlanmak her geçen gün zorlaşıyor. İnsanca tepkiler vermekten vazgeçmeye dayanıklılık diyorsanız, gerçekten de dayanıklı değilim öyleyse… Artık nereye gönderileceksem gitmek istiyorum. Hapishane ya da her neresiyse…

Müdür:

/Oğlum sana iyi davranıyorlar değil mi? Aşağıda sana sıcak yemek söyleyeyim biraz kendine gel. Senin sinirlerin bozulmuş böyle olmaz.

O sırada kapı açıldı, bir polis:

-Müdürüm çözüldü, ötmeye başladı, dedi.

Müdür hemen yerinden kalkıp hızla dışarı çıktı. Ben Uğur’la odada yalnız kaldım. Yıllar sonra ilk kez karşılaşıyorduk. Aramızda bir dostluk, arkadaşlık olmadığı gibi, gençliğimizde yumruk yumruğa kavga etmişliğimiz bile vardı. Soğuk bir hava ve yapmacık jestler aramızda dolandı:

-Tarık benden istediğin bir şey var mı?

-Yok sağ ol!

-Ben TRT Genel Müdürü olacağım. Nezaket ziyaretinde geldim. Dışarıda herhangi birisine söylemek istediğin bir şey varsa, yardımcı olabilirim.

-Yok teşekkür ederim.

Müdür içeri girdi, sinirden eli ayağı titriyor, ana avrat küfür ediyor, sol elini ovuşturuyordu. Belli ki canı yanmıştı. Kolonya döküp ovuşturmaya devam etti. Bir yandan da çocuğa sövüyordu.

-Yahu bunlar şerefsiz. Adama öt lan konuş diyorum, piç horoz gibi güüüüü-güüüü-gü diye ötüyor. Ulan suratında az daha elini kıracaktım.

Güleyim mi ağlayayım mı şaşırmıştım. Az kalsın kıkırdamaya başlayacağım diye korkuyor kendimi zor tutuyordum. Müdür sonra Uğur’la bir şeyler konuşmaya başladı. Biraz sonra da zile bastı. Bir polis geldi. Müdür bana dönerek:

-Sen şimdi bunu film yaparsın değil mi? dedi.

Yanıtlamadım. “Götürün bunu” dedi. “Bir de jilet verin traş olsun”

Polis koluma girdi, kapının önünde yine gözlerimi bağladılar aşağıya indik!”

YALAN 1: Uğur Dündar Emniyete Tarık Akan için değil, TRT Genel Müdürü beklentisi içinde nezaket ziyaretine gitmişti… (Peki ama niye Siyasi Şube Müdürüne?”

YALAN 2: Uğur Dündar, emniyette işkenceye birinci elden şahit olmuştu… (Peki ama, niye bu güne kadar hiç yazılarında yazmadı?”

YALAN 3: Demokrat İzmir’in ve Ege’nin sesinin haberi ASILSIZ değil, tam aksine gerçeğin ta kendisidir. (Acaba Tarık Akan, kendi kitabını mı yalanlıyor?”

YALAN 4: Madem haber asılsız, neden Uğur Dündar yalanlamaktan çekindi de, sadece Tarık Akan’ın açıklamasını yazısına koydu? (Acaba tenezzül mü etmedi?)

EGENİN SESİ neden bu habere sahip çıktı?

Değerli okuyucular;

Biz kurulduğumuz günden bu yana, gerçeklerin, doğruların, haksızların sesi olduk. Ekonomik zorluklara, siyasi baskılara, tehdit ve şantajlara rağmen, bu duruşumuzu bozmadık. Elin parmakları kadar az sayıda kalan gerçek gazetecilere destek vermeyi görev saydık. Toplumu ilgilendiren gerçeklerin daha çok yankılanması,duyulması için sarf ettiğimiz çaba, büyüktür.

Devrimciliği, Atatürkçülüğü, Sosyal Demokratlığı kimseye bırakmayan, panelden panele koşturan, CHP Genel Başkanı’nın anti demokratik her hareketini fedaisi gibi destekleyen popülizmin pembe dünyasına kendisini kaptırmış, herkese tepeden bakan, ama gerçekte Türkiye’nin sorunlarına sırtını dönmüş bu sözde gazetecilerin maskesini çekip yüzlerini görmenizi istedik. İşte bu yüzden, böyle bir gazetecilik olayına sahip çıktık… Saygılarımızla.

İşte O Kitaptaki Sözü Geçen Satırlar

 

 

Demokrat İzmir'den Bomba İddialar!

Uğur Dündar'dan devrimci olur mu?!

Demokrat İzmir'in Yazdığı Uğur Dündar Olayı...

 



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Ahmet Davutoğlu'na sert yanıt: Siyasi kalpazan

Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu'nun MHP lideri Devlet Bahçeli'ye yönelik sözlerine MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman'dan sert yanıt geldi. Büyükataman, Davutoğlu için "Strateji...

Sosyalistlerden 1 Mayıs için ortak karar: Taksim’e yürümek üzere...

1 Mayıs’a günler kala Halkevleri, Emek Partisi, Sol Parti, TİP ve TKH İstanbul il örgütleri aldıkları ortak kararı duyurdu. Açıklamada "Tüm İstanbullu emekçileri, Taksim’e yürümek üzere 1...


AKP’nin Taksim korkusu… Yurttaşa bariyer örülüyor!

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü için Taksim Meydanı’na demir bariyerler getirildi. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü için Taksim Meydanı’nı ve Gezi Parkı çevresine demir bariyerler getirildi....

Tahir Elçi cinayeti davasında savcı üç polis için beraat istedi

Tahir Elçi cinayeti davasında mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı tutuksuz yargılanan üç polis için beraat istedi. Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin, basın açıklaması yaptığı sı...


AKP yasakladı, DİSK anayasayı hatırlattı: 1 Mayıs'ta Taksim'e

DİSK, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın 1 Mayıs'ta Taksim Meydanı'nı yasaklayan duyurusunun ardından Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) ilgili kararından bir bölümü resmi sosyal medya hesabından...

İmamoğlu'ndan, Ayşegül Ovalıoğlu'na tebrik ziyareti

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bakırköy Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğlu’na tebrik ziyaretinde bulundu. İlk 5 yıllık dönemlerinde, Bakırköy özelinde altyapı yatırımlarını büyük öl...


AKP'li başkan oy oranını beğenmedi, sistem etti: Çok ayıp ettiniz

Gaziantep’in Şahinbey Kapcağız Mahallesi'nde fide dağıtım töreninde konuşan AKP'li Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, yerel seçimlerde verilen yüzde 53'lük oy oranını beğenmedi,...

Yargıtay 26'ncı tur da başkanını seçemedi

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle 25 Mart'ta başlayan başkanlık seçimlerinin 26'ncı tur oylamasında da adaylardan hiçbiri salt çoğunluk sayısı ...


Taksim, 1 Mayıs'a açılacak mı? Yerlikaya duyurdu

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "Taksim 1 Mayıs için uygun değil" diyerek, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü için kentte 40 farlı noktanın etkinlik alanı olarak ilan edildiğini açıkladı." İçi...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Ferman Akgül Kopenhag'a taşınıyor!

Ferman Akgül, önemli bir iş teklifi aldığını belirterek Kopenhag'a taşınacağını aktardı. Ferman Akgül, Kopenhag'a taşınmasıyla ilgili olarak "Sürekli yağdığı için New York şarkısındaki ro...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Horlama ne zaman tehlikelidir?

Her gece horluyorsanız, gün içinde de kendinizi uykulu ve yorgun hissediyorsanız, nedeni “uyku apnesi” olabilir. Genellikle erkeklerde görülen bu durumun sanıldığı kadar masum olmadığını belirten Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Uzmanı Dr. Orhan Altıntaş, ‘’Çünkü uyku sırasında solunum durmasına yol açarak, hayati tehlike yaratabilir’’ uyarısında bulundu.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR