Yukarı
4

Aydan Tuncayengin

Daha Ne Olsun Ki

19 Ağustos, 2011

Açlık var mı, var
Savaş var mı, var
Terör var mı, var
Küresel ekonomik kriz var mı, var
Doğal afet var mı, var
Toplu katliamlar var mı, var
Kirlilik var mı, var
İşsizlik var mı, var
Salgın hastalık var mı, var
Küresel ısınma var mı, var
Yoksulluk ve yolsuzluk var mı, var
Zararlı katkı maddesi içeren besinler var mı, var
Adaletsizlik ve suç oranlarda artış var mı, var
Nükleer, kimyasal silahlar ve enerjiler var mı, var
Hayvan ve bitki türlerinin yok olması riski var mı, var
Kölelik, sömürgecilik var mı, var
Çarpık kentleşme var mı, var
Nüfus patlaması var mı, var
Daha ne olsun ki!
Var işte, var…
Herkes konuşuyor mu, konuşuyor.
Herkesin konuştuğu yerde bir şey anlaşılıyor mu, hayır! Çünkü o zaman sadece herkes konuşmuş oluyor… Bir şey yapan var mı, yok!
İnsan değişiyor mu, evet!
Teknoloji gelişiyor mu, evet!
Bu kadar sorun geliştiğini ve değiştiğini söyleyen insan tarafından üretiliyorsa, daha ne olsun ki…

Değişen insan ve değişen bilinç… Etkilenen insan dünya üzerinde sürekli kendi uygarlığını ateşe veriyor.

Bilinçte kuantum sıçrayışı ile birlikte insan kendi sıçrayışlarını gerçekleştirmiştir. Şu anda bu insanların dünyaya demirlediği ve deneyimlediği, yeni bir bilinç mevcuttur. İnsanlar, değişen bu bilinç düzeyinden etkilenmekte ve bu değişim okyanusta bir damlanın değişiminin, tüm okyanusun dinamiğini değiştirebileceği gerçeğini göstermektedir.
Dünya üzerinde var olan bilinci insanoğlu belirliyor.

Değişimi, özgürleşmeyi ne kadar reddeder ve sınırlı, kurban bilincinde yaşayan insanlar olma seçiminde ısrarlı olursak, o derece zorlu deneyimler yaşanıyor. Dünya’da son yıllarda, hatta özellikle 2009 yılında daha da artan doğal afetler, hastalıklar ve toplu ölümlere, açlık, terör savaş da eklenerek, dünyanın kendini dengelemesi ve temizlemesi için insandan alacağı intikam sürecine hız kazandırıyor.

Seller, fırtınalar, depremler v.b. doğal afetler bu dengelenme sürecinin bir parçası olarak ortaya çıkıyor. Ama bu konuda belirleyici olacak biz dünya sakinleri olarak ne yapıyoruz?
Bilinçte genişlemeye çalışırken, bizler sınırlı, kör, hiçbir şeyin farkında olamayan ve en önemlisi sorumsuz olmaya devam ediyoruz. Doğal afetlerin, hastalıkların artacağı, zor deneyimlerin yaşanacağı çok aşikar.

Çözüm var mı, var… Aklımızı başımıza toplamak…
Daha ne olsun ki!



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Yıldız Tilbe'den Hülya Avşar açıklaması: 'O sözler bana ait değil'

Hülya Avşar ile Yıldız Tilbe arasında karşılıklı hakaret edildiği iddiaları, iki ünlü ismin yaptığı açıklamalarla yalanlandı. Son günlerde sosyal medyada, Hülya Avşar’ın Yıldız Tilbe’ye, ...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Karaciğer için en tehlikeli alkol belli oldu!

OECD’nin Sağlığa Bir Bakış 2025 raporu, yüksek alkollü sert içkilerin karaciğer hasarını en hızlı şekilde tetikleyen içecekler olduğunu ortaya koydu. Rapor, özellikle alkol oranı yüzde 35’in üzerindeki berrak içkilerin siroz ve kanser riskini ciddi biçimde artırdığı konusunda uyarırken, raporda liste de paylaştı.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR