Örgüte ‘’İzmir’in Geçmiş ve Gelecek Projeleri’’ Anlatıldı

Ege’nin Sesi-Ali Arda PERK/ İzmir Büyükşehir Belediyesi, toplumun farklı kesimlerine yönelik ‘’İzmir’de Hayat Değişiyor’’ başlıklı yatırım ve proje bilgilendirme toplantılarının ilkini CHP örgüt temsilcileriyle gerçekleştirdi.

Kültürpark 1 No’lu holde Aziz Kocaoğlu’nun ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya başta Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu, Erdal Aksünger, Hülya Güven, Oğuz Oyan, Mehmet Ali Susam,  Alaattin Yüksel, Musa Çam, Parti Meclis Üyesi Hüseyin Saygılı, CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, İl Genel Meclis Başkanı Serdar Değirmenci, ilçe belediye başkanları, ilçe başkanları, il kadın kolları, il gençlik kolları ve çok sayıda örgüt temsilcisi katıldı.

Engin: ‘İzmir İstanbul’a Benzemesin, Betonlaşmasın’

İzmir’in Ankara ve İstanbul’a benzememesi için çalıştıklarını ifade eden CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, toplantıların ikinci ayağını Şubat ayında ilçelerle yapacaklarını ifade etti. Engin konuşmasında şunları kaydetti;  ‘’Yaklaşık 1ay önce Belediye Başkanımızla istişare ederken, daha önceden de ifade edilen, bazen ihmalden kaynaklı bilgi eksikliklerini gidermek ve tüm kesimleri bilgilendirmek için bu toplantıyı düzenledik. 28 ilçede de düzenleyeceğiz. Önümüzdeki haftalarda 28 ilçemizde de buna benzer toplantıları şubat ayı sonuna kadar yapmayı planlıyoruz. İzmir’de hayat değişiyor bunu her şekilde hissediyoruz. Geçen hafta Allaattin Yüksel ile yaptığımız toplantıda İzmir’in aldığı payları incelemiş, buna rağmen son 10 yılda Büyükşehir’in yatırımlarının arttığını tüm basınla paylaşmıştık. AKP İzmir almak istediğini de biliyoruz. Yapılan yerel araştırmalarda ekonomisi tam olarak kalkınan birinci şehir İzmir’dir. 200 metropol arasında 4. sırada olduğumuzu da biliyoruz. İzmir gelişiyor, fuar 5 milsi büyüyor. Bu holler aynı günde konaklanabilen kongre yapılabilen, günde 12bin kişinin kongre yapabileceği kongre alanı haline geliyor. İzmir, Ankara ve İstanbul’a benzemesin, biz bunu istemiyoruz. İzmir İstanbul’a benzemesin. Stadyumlarımız, tarım arazilerimiz yağmalanmasın bunu istiyoruz. İzmir geleceğini planlayarak büyümek istiyor. Ekonomi olarak büyüyor. Sürekli büyümekteyiz yapılan yatırımlarla. İzmir’in limanının AVM olmasına, Bornova’da yeşil alan arazilerinin imara açılmasına karşıyız. Parti olarak kalkınmak, refah yaratmak önemli hedeflerimizden ama İzmir’i turizm hizmet sağlık kenti yapmak için betonlaşmayan trafik olmayan bir kent yapmak istiyoruz. AKP İzmir’i büyüteceğiz diye İzmir’i betonlaştıracaklar. Siz seçilmişler olarak iyi anlatmanız lazım.’’

Kocaoğlu: ‘Projelerimizi Halka Anlatacağız’

Yaklaşık 90 dakikalık bir film hazırladıklarını ve 3 parça halinde sunacaklarını, daha sonra da 6 parça halinde halka ulaştıracaklarını söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ‘’İBB’nin yaptığı hizmetleri 2004-2013 olarak değerlendirme çalışmalarını yaparken en fazla 30-40 dakikalık film yapalım dedik ama yapamadık. Film 90 dakikaya yakın. Bunu şimdi birazda bazı ufak tefek ilave olacak yerler var. 3 başlık altında sunacağız daha sonra 6 başlıkta CD yaparak belli eksiklikleri tamamlayıp herkese ulaştıracağız. Ve İBB’nin neler yaptığını size sunmuş olacağız. Bu bilgilenmeyle hemşerilerimizi bilgilendirip ve 2014 seçim sürecinde bizim de çoğu zaman hafızamızdan çıkan, gördüğümüzde anımsadığımız birçok konuyu izleyeceğiz. İzlemesi gerçekten zor. Ben hepinizden sabır diliyorum. Böyle bir çalışmayı birlikte yapacağız. Konuşmalardan sonra kısa açıklamalar yapacağım ama esas vizyon konuşmasını da filmden sonra yapacağız’’ şeklinde konuştu.

Büyükşehir Belediyesi’nin 2004-2013 yılları arasında yaptığı tüm projeler 90 dakikalık bir film ile toplantıya katılanlara sunuldu.

Devlet Planlama Teşkilatı’ndan Proje Onaylanmıyor

Ulaşımla ilgili bölümün izlenmesinin ardından satır başları hakkında mesajlar veren Kocaoğlu, tramvay projeler için Devlet Planlama Teşkilatı’na seslendi. Kocaoğlu,  ‘’11 km metromuz vardı, bugün 96.5 km raylı sistem çalışıyor. Üçkuyular’a ulaşınca 100 km olacak. 9 kat arttırmışız 9 senede. Her sene bir 11 km yapmışız. Şuanda Torbalı’ya gidiyoruz 32 km. Selçuk’a ve Bergama’ya ulaşacağız. Vapur ihalelerimiz bitti 2013ten itibaren gelecek. 3 tane arabalı vapur ihalesi yapılacak. 34 km tramvay planladık, Konak’ta ve Karşıyaka’da bir de Buca’da. Buca tramvayını Ulaştırma Bakanlığı ben yapayım dedi tamam dedik. Konak tramvayı projesi onaylandı, Karşıyaka’da öyle ama 1 seneyi aşkın süredir Devlet Planlama Teşkilatı’ndan proje onaylanmıyor. Sürekli konuşuyoruz, bakanlarla ama onaylanamadı. Onaylandığı an ihaleye çıkacak durumdayız. Bunu niye istiyoruz bütün yatırımları öz kaynaklarla yapıyoruz. Eskisinin yerine yenisini koyduğumuzda tasarruf yapıyorsa uluslararası düşük faizli krediler yapıyoruz. Şuan çok ucuz dünya bankasında tramvaylar için kredi bulduk. DPT’den onay çıkar çıkmaz ihalelere çıkacağız ve 3 yıl ödemesiz 15 yıl vadeli düşük faizli kredilerle yapacağız. Burada Devlet Planlama Teşkilatı ve Kalkınma Bakanlığı’na bir an önce onaylanmasını ve ihaleye çıkmamız için kredi almamız için İzmir’e tramvay yapabilmemiz için izin vermelerini talep ve dileklerimizi sizin huzurunuzda iletiyorum. Kentleri nasıl planlarsanız planlayın, ama ulaşımı gerçekleştiremiyorsanız kentin en ücra köşesinden kuzeydeki, güneydeki, doğudaki ve batıdaki ücra köşeye kadar nasıl ulaşacağını bilemiyor yatırım yapmıyorsanız tüm planlar kağıt üstünde kalır. Biz 90 dakika tek bilet ücretsiz uygulaması yapıyoruz. Bu uygulama bugün ulaşımda toplu taşım araçlarını kullanan tüm ailelerinizden 1 kişi çalışıyorsa 100, 2 kişi 200, çocuklar okula gidiyorsa 200 ile 300 lira bugünün koşularında asgari ücretinde aile bütçesinde ulaşımdan destek veriyoruz. Eğer siz halkın geneli düşünüyorsanız halk için çalışıyorsanız, yaşam standartını arttırmak için çalışıyorsanız mutlaka bütün projelerinizde genelin yararını korumak ve kollamak onların hem yaşam standartını yükseltip artırmak zorundasınız. Artmıyorsa bu projelerle sübvanse etmek durumundasınız. İzmir ulaşımda çağ atlıyor, planlı büyümede çağ atlıyor. Planlı sürdürülebilir hem ulaşımda hem kentin ekonomisinde yoluna devam edecek’’ diye konuştu.

Avrupa İle Yarışacak Durumdayız

Yeşil ve çevreyle ilgili sunumun ardından konuşan Kocaoğlu görevlerinin İzmir’i en iyi noktalara getirmek olduğunu belirtti ve şöyle devam etti;  ‘’Göreve geldiğimizden beri İzmir kent merkezinde bugüne kadar efsane belediye başkanımız Behçet Uz’un yaptığı fuar var. 70 yıldır yeşil alan kent merkezinde yollara ağaç dikildi ve küçük parklar yapıldı. Yeşil alan ve park gezinti alanı dendiğinde aklınıza gelen Kültürpark. Lagünün çevresinde 1255 dönüm bir kent ormanı yapıldı. Toprak problemli olduğu için her ağaç büyük çukurlar açılarak dikildi. Özenle yetiştirildi. 2005-2006da yaptık. Sasalı bizden önce ağaçlandırıldı, tamamladık, bakımın yaptık ve 2500 dönüm doğal yaşan parklının yanında kent ormanı oldu, piknik alanı oldu. Aşık Veysel Rekreasyon Alanı, birine aquapark  yapılacak diye verilmiş. Davalar vardı çözdük. 2 tane avukat bir de üniversiteden bildiriyle destekleyen rapor aldık burada sizin hiçbir hakkınız yok dedik. Çözdük bunu. Kent ormanı yapıyoruz Kadifekale’ye.  Kadifekale 150 yıl öncesine dönüyor. 420 bin metrekarelik yer yapıyoruz. Binaları yıkarak, sadece İBB’nin finanse ettiği, 250 milyon bedelle ödediğimiz Kadifekale’yi kurtarıyoruz ve kent ormanı yapıyoruz. Bu arada belediyenin hemen ilerisinde Merkez Bankası, Emekli Sandığı ve eski Sümerbank’ın yanında eskiden kalma Ziraat Bankası’nın arsasını 3.5 dönüm arsayı 42 milyona satın aldık. 1500 metrekare alanı aldık ve parka biraz daha para harcayarak dünyanın en pahalı parkını yaptık. Kordonda kültür müdürlüğünün önündeki 480 metrekare arsayı 6 milyon liraya aldık Ziraat Bankası’nın arsası. Kamil Tunca Bulvarı’nda bir alanı TCDD’den 22 milyona satın aldık. Daha sonra et entegre tesisimiz var, TANSAŞ İBB’nin kuruluşu. Bundan 15 yıl önce TANSAŞ’a hazine arazisi alınmış 100 dönüm. Bu alan tahsis edilmiş, tesis 15 yıllığına İBB adına yap işlet devret ile yapmış bu yıl 28 Şubat’ta bitiyor tesis bize devrolacak. Hazine TANSAŞ’a satılmış burası ticaret hane olmuş belediye bağı kalmadı diye dava açıyor. Baktık inceledik değer tespiti yaptık. Büyütemiyoruz sadece işlev devam edecek. 6 milyona alalım işi tatlıya bağlayalım dedik. Gelen cevap değeri 27.5 milyon oldu. Biz de madem gözünüz var alın tepe tepe kullanın bağışladık gitti oldu. Mezarlık kamulaştırıyoruz. Ölülerimizi gömmek için mezarlık kamulaştırıyoruz. Şuanda İzmir çevre yatırımı konusunda tüm dünya ile yarışacak düzeyde. Su şebekesi, kanalizasyon şebekesi, artma konunda Yeni Foça hariç orada sorun var, bütün arıtmaları bitirdik. 24 tane arıtmamız ful çalışıyor. Çamur çürütme tesisi bu sene içinde devre giriyor. İzmir körfezi tekrar yüzülebilir hale gelecek. ÇED raporunda ciddi ilerleme var, biz tam yol Nisan, Mayıs’da çalışmaya başlayıp kısa zamanda körfezi yüzülebilir hale getireceğiz. Kenti kalkındırmak istiyorsanız, dünyaya tanıtmak istiyorsanız gelecek kuşaklara sağlıklı çevre bırakmak istiyorsanız mutlaka çevre yatırımlarımızla dünyada adımızdan söz ettirmeniz gerekir. İzmir’in ana hedefi sürdürülebilir kalkınma ile yoluna devam etmesidir. Avrupa ile yarışacak durumdayız. Kent dönüşümüyle yeşil alan oranımız dünya standartını geçecektir. Bu kenti yeniden kurmak gibi bir görevimiz var. Kıyı projemiz kente ayrı bir zenginlik katacaktır’’.

Dünyada Tüm Yatırımcılar İzmir’i Konuşuyor

Son bölümünün ardından konuşan Kocaoğlu, her sene hükümetten daha çok yatırım yaptıklarını ifade ederek şöyle devam etti; ‘’Sabrınız için teşekkür ederim. Kenti doğru planlayarak, geleceğe taşıyarak, kentin yerelde kalkındırarak, kenti insanını sadece ekonomi de değil kültürde sanatta, eğitimde ve yaşam seviyesinde de yükselterek kalkındırmak istiyoruz. Önce planlı programı yapacaksınız. Bunu yapacak ekonomik güce ulaşacaksınız. Ekonomik güce ulaşacaksınız ki kent için düşündüklerinizi, hayalleriniz yaptığınız projeleri gerçekleştirebilirsiniz. İBB’nin finansman yapısını en borçlu 3 borçlu 3 belediyeden, en borçsuz en kaynak üretebilen 1 numaralı belediye haline getirdik. Hazineye 1. 650 trilyon borç verdik. 800 milyonluk proje için kamulaştırdık. Aliağa menderese 700 milyon. Kadifekale 250 milyon. Metroya şuana kadar 350 milyon harcadık. Arıtmalarda İZSU ile 277 milyon yatırım yaptık sadece 2012’de. Biz her sene hükümetin İzmir’e yaptığı yatırımdan daha fazla yatırım yapıyoruz. Bu sene İBB’nin sadece ESHOT, İZSU ve İBB yatırımı 900 milyondan fazla. Eğer siz ekonomiyi düzgün yönetirseniz, hayal ürünü projelerin önünde koşmazsanız, eğer siz gerçekçi projeler yaparsanız, kalkındıracağım derseniz o zaman belediye parası da yetiyor, pulu da yetiyor. 2004te Bornova için kalkındıracağız dedik, strateji belirledik, 70 gün içinde İzmir’e geldik yerelde kalkındıracağız dedik ve kalkındırdık. Ölü toprağını sildik süpürdük attık. Bu kent büyüyor. 2011 yılında 200 metropol içinde en hızlı büyüyen 4. Kent oldu. Bu kentin belediye başkanı 2012de dünyada ayın belediye başkanı seçildi. Dünyada herkes bütün yatırımcılar İzmir’i konuşuyor.’’

Dönüşümü Mükemmel Şekilde Yapacağız

Kent dönüşümü konusunda ilçe başkanları ile birlikte mükemmel bir iş çıkaracaklarını vurgulayan Kocaoğlu, ‘’Kent dönüşümü, hepinizin bildiği gibi kırsaldan kente yürürken herkes yatağını yorganını aldı geldi. Bu kentin artık değişmesi lazım. Sadece sağlıklı binalar için değil, kentin yeniden yaratmak için, 22. yüzyılın kentini kurmak için. Yaşanılası bir kent kurmak için dönüşüm yapılmalıdır. Yık binayı yap binayı değil. Yapsatçının işi değil. Bu belediyelerin işi, burada uzlaşı, paylaşım var. Adil olmamız, taşın altına elimizi koymamız gerekiyor. Örgütlenmemiz gerekiyor. Vatandaşı mağdur etmeden yapmak gerekiyor, kenti tasarlayarak dönüştürmeniz gerekiyor. Hepsini İBB İzmir’de yapmaya muktedirdir. 25 milyar lazım 2 milyar getirdik. Bunarlın hiçbir anlamı yok. Kent dönüşümünü de kendi dinamikleriyle sağlayabilecek potansiyele sahiptir. Ranta girerseniz her şey aksar. Dönüşüm yapmak üzere yola çıkıyoruz ve dönüşümü ilçe belediyeleriyle birlikte mükemmel şekilde yapacağız’’ şeklinde konuştu.

Yerelde Kalkınmanın Ateşini Yaktık

Türkiye’nin saman ithal eden bir ülke konuma geldiğinden üzüntüsünü ifade eden Kocaoğlu, projelerin herkese dokunduğunu vurguladı. Kocaoğlu, ‘’Cumhuriyet tarihinde hiçbir politikacı arazi yolarını asfaltlayacağım demedi arazine git ister 2-3 ürün al demedi. Toz senin ürününe zarar veriyor kurtaracağım demedi. Sütü süt üreticisinden almadı. Bunun için toprağı bilmek, tarımı bilmek insanı sevmek gerekiyor. Başka türlü bunu yapamazsınız, düşünemezsiniz çaba sarf etmezseniz ve bundan 20 sene önce kendi kendine yeterli olan besleyen ender ülkelerden biri olan Türkiye bırakın gıdayı, saman ithal ediyorsa hep beraber şapkamızı alıp düşünmemiz gerekir. Saman ithal etmemek için üretmek çiftçinin yanında olmak, organik tarımı geliştirmek, organize tarım bölgeleri kurmak içi planlama yapma çalıma yapmak gerekiyor. Üretimi desteklersiniz siz yerelden kalkınmanın ateşini yakarsınız, oturduğunuz yerden yerelde kalkınmanın ateşini yakamazsınız. Biz bunun için tarımı destekliyoruz ve desteğe devam edeceğiz. Bütün projelerimiz herkese dokunuyor’’ diye konuştu. 

Atamızın Vasiyetini Hayata Geçirmek İstiyorum

Engellenen projelere tepkisini sert bir dille ortaya koyan Kocaoğlu sözlerine şöyle devam etti; ‘’Teleferik yapıyoruz, 3 senedir nihayet Kamu İhale Kurulu döndü dolaştı ilk verdiğimiz karara geldi. Yüklenici firma getrdi. Yazı bize gelince yer teslimi yapacağız. Bir teleferik 2 sene oylanır mı? Niye oyalanıyor? Fuar alanı keza öyle. Dünyada hiçbir kentte bir belediye başkanı kalkıp tek başına bütün finansmanının sağlayarak 400 milyonluk fuar alanı projesine katkı yapmadı. Düşünmedi bile. Balanlıklar girdi, hükümet girdi odalar girdi, bütün kurumlar toplandı fuar yaptı. Her yerde yaptılar geldik İzmir’e. İBB tek balına, Atatürk’ün vasiyeti için fuar alanını tek başıma yapıp, kapılarını açmam lazım, kenti büyütmem lazım, vasiyete sahip çıkmama lazım diye 400 milyonluk projeye tek başıma imza attım. 7.5 ay bu proje gitti geldi şikayetlerle. Amaç ne? 2014 seçimlerine yetişmesin fuar alanı. Ben bunarlı büyütüp bu kenti kalındırırsam parayı cebime koyup evime mi götüreceğim. İş imkanı yatırımlar engellenir mi, bu yapılır mı? Politikacı adil olmak zorundadır. Erki eşit kullanmak zorundadır. Politikacının gücüde savunması da her şeyi buradan gelir. Adil olan politikacıya kimse bir şey yapamaz. Herkesi adil olmaya çağırıyorum. Örgüte düşen en önemli görevlerden biri bu projelerin tanıtılması. Bu filmlerin döndürülmesini sağlamak ve yaptığımız işler konusunda bir tanıtım yapmak.’’

Bu Süreçte Gücümüzü Sizden Aldık,Eğilmeden Bükülmeden Çalışacağız

Perşembe günü gerçekleşen dava ve ev hapsi bulunan 8 kişinin tahliye olmasıyla ilgili konuşan Kocaoğlu,‘’Mayısta başlayan süreç 24 Ocak’ta, yaklaşık 21.5 aylık operasyon sürecinde dün tüm arkadaşlarımız normal hayata döndüğü bir sonuca ulaştık. 2 Mayıs’tan bugüne neler çektiğimi hepiniz biliyorsunuz. Ama biz gücümüzü sizlerde naldık. Örgütten aldık, İzmirli hemşerilerimizden aldık. Biz direnmek zorundaydık. Çalışmak zorundaydık üretmek zorundaydık başarmak zorundaydık ve dimdik ayakta kalmak zorundaydık bunu başardık. Siz eğer başınızdan büyük işlere kalkarsanız, emeği koruyacağım diye taşeronu kaldırırsanız siz bu tür operasyonlara muhatap olursunuz. Ama biz cumhuriyeti kuran kökleri ve bu devleti kurucu örgütünün mensuplarıyız. Biz taşeronu kaldırmak zorundayız, yarımı kalkındırmak zorundayız, üretimi arttırmak zorundayız. Biz CHP olarak sosyal demokrat parti olarak gerçek tabanımız olan bizi biz yapan köylünün kırsalın işçinin küçük esnafın hep birlikte üretip zenginleşmenin partisi olmalıyız. Kamu malına kendi malımızdan daha fazla sahip çıkmak zorundayız. 1 lira kamu malı satmadan yatırım yapmak zorundayız. Atalarımızın kazanımlarını bize emanetlerini geliştirerek sürdürmek zorundayız. Sat sat sat nereye kadar? CHP öncülünde bu satışı durdurmak zorundayız. Alsancak’ta ne varsa kıyıda da yamanların tepesinde de olacak dedik yaptık. Aydınlık İzmir’den Anadolu’ya ayna tutacağız. Yerel yönetim felsefemizle aydınlatacağız. Öncü, örnek olacağız. Ülkemize ve İzmirli hemşerilerimize örnek olacağız. Eğilemeden bükülmeden çalışacağız’’ diyerek sözlerini sonlandırdı. 

Salonda bulunanlar Kocaoğlu'nun konuşmasını ayakta alkışladı.

Günaydın: 'İzmir Az Bütçeyle Çok İş Yapıyor'

Hepinizi demokrasinin kenti İzmir’den selamlıyorum diyerek sözlerine başlayan Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, ‘’İBB 2004 yılında bu ana yaptığı faaliyetleri filmleri izledik. İzlerken bir şey düşündüm. Eğer burada Genel Başkan olsaydı bu kürsüye o davet edilseydi şöyle başlardı.  ‘’Aziz Başkan hak etmişsin 397 yıllık yargılamayı bende halettiğini düşünüyorum’’. Kamu adına yapılan önemli işler var. Bir belediye eğer hizmet yapacaksa bunu kaynakla yapacak. Acaba İBB’nin müthiş gelirleri mi var? İstanbul 19 milyar lira yıllık geliri. Ankara 7 milyar lira, İzmir’in yıllık bütçesi ise 3.5 milyar lira. İzmir bu çalışmaları diğer şehirlerden daha fazla geliri olduğu için yapmıyor tersine daha az parayla bunları gerçekleştiriliyor.  Kocaoğlu ben tek biletle ayda 200 lira katkı sağlıyorum diyor. O halde belediye hizmetlerinin pahalı verilmesi ile yaratılan kaynak da yok. O zaman tek seçenek kalıyor, o da bu belediye giren her kör kuruşun yerine ulaşması için namuslu şerefli bürokratların yapması neyse onu yapmak.

Sen Erzincan Milletvekili Misin?

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’a ‘Sen Erzincan Milletvekili misin?’ diyerek yüklenen Günaydın, ‘’Bazen İzmir’de bazen biz karşılaştırma yapmayı unutuyoruz.  Hükümet bana vermedi demedi, engelleme var da demedi. Her türlü engellemeye rağmen iş yaparım diyor. Biz şu soruyu sormamalı mıyız? Buca, Konak ve Karşıyaka da ben tramvay yapacaksam para istemiyorsam kredi dahi bulduysam 2 yıldır geciktirmenin herhangi geciktirmesi olabilir mi? Kalkınma Bakanlığı’nın değil Ulaştırma Bakanlığı’nın meselesidir. Ulaştırma Bakan Erzincan vekili miydi? Bu Ulaştırma Bakanı İzmir’in kasten geciktiren projelerine katkı vermesini neden istemiyor? Önemli olan kentlere afiş asmak değil o, kente hizmet etmektir. Ulaştırma Bakanı bütçesinden Ankara’ya aktarılan para 3 milyar 40 milyon liradır. O halde Ulaştırma Bakanı 3 milyar aktarırken neden İzmir’in metrosuna bir kuruş para aktarmamıştır. Bunların hesabına hep beraber sormalıyız. Ankara ve İstanbul Belediye Başkanları fidanlarını ağaçlarını Mısırdan ve İtalya’dan alıyor. Sanki Türk yetiştiremezmiş gibi. Çiftçi üretmiyormuş gibi Mısır ve İtalya’dan fidan ağaç alıyorlar. Bayındırdan ve çevresinden alıyoruz, buna teşekkür etmek lazım.  Süt projesinde kimse zehirlenmedi çünkü o sütler helal sütlerdi. Kentsel dönüşüm projeleri hala gelmedi, bunlar nasıl ideolojik davranıyorlar bunu ilişkin örneklerdir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı belde belediyelere çöp kamyonu dağıtmış, bende sordum. 177 AKP, 15 MHP, sadece 12 CHP belediyesine kamyon dağıtılmış. Sizi tarihin çöp tenekesine atmak için çöp kamyonlarınıza işimiz yok. Ellerimizle ve küreklerimizle yapacağız’’ şeklinde konuştu.

134 CHP Milletvekili Olarak Uğraşıyoruz

Vatandaştan alınan eski katılım paylarının da kaldırılması için çalıştıklarını vurgulayan Günaydın, ‘’Katılım paylarını almadığı için İzmir belediyelerimiz kendilerini denetlemeye gelen müfettişler tarafından raporlara konu ediliyorlardı. Almak zorundasın deniyordu ama AKP’lilerin raporlarına girmiyordu. Ama vatandaşla CHP’yi karşı karşıya getirmekti. En sonunda yasaya madde koydular, belediye meclisine bıraktılar. Eğer daha önceden tahakkuk edilmişse alma zorunluluğu koydu. İzmir’de bunun inanılmaz ölçüde büyütülmeye çalışıldığını hayretle görüyorum. Bu payları da Anayasa Mahkemesi’ne taşıyoruz. CHP’li hiçbir belediye katılım payı almak istemiyor. Biz 134 CHP’li olarak bu önergeye imza atıyoruz, AKP’de bunu desteklesin bu da kalksın’’ dedi.

Türkiye’yi Bu Karanlıktan Çıkaracağız

2014 24 Mart’ta seçim hedefin Tire ve Bayındır ile birlikte bütün İzmir olduğunu vurgulayan Günaydın, yerelde ve genelde iktidar olarak Türk halkını bu durumdan kurtaracaklarını ifade etti.

'İzmir'de Hayat Değişiyor' Projesi 1. Bölüm

'İzmir'de Hayat Değişiyor' Projesi 2. Bölüm