CHP Çiğli'den Rozet Şovu

Haber Ege’nin Sesi- Ali Arda Perk/Adnan Keskin açılış töreninin ardından Çiğli’de 1500 kişiye rozet taktı. Yaklaşık 200’ü AKP’den kalanı diğer partilerden yeni kayıt oldu. Rozet Takma Törenine, Belediye Başkanı Metin Solak , Çiğli İlçe Başkanı Nihat Gültekin Milletvekillerinden Mustafa Moroğlu, Mehmet Ali Susam, Parti Meclis Üyeleri,  eski milletvekilleri, eski il başkanları, belediye meclis üyeleri  ve çok sayıda örgüt üyeleri katıldı.

Rozet Takma Töreninde konuşan Nihat Gültekin, “ Öncelikle  Sayın Adnan Keskin  çok değerli babasını 2 gün öncesine kaybetmesine rağmen biz partililere yalnız bırakmayan Genel Başkan Yardımcımıza Allah’tan sabır diliyorum ve tüm partililerimizin başı sağolsun diyorum.  Değerli arkadaşlar Türkiye Cumhuriyeti,  tarihin en ciddi krizi ile karşı karşıyadır. Ülkemizde komşularımızla ilişkilerimiz Cumhuriyet tarihi boyunca bu denli bozulmadı. Bu nedenle köklü değişim gereksinimi, toplumun gündemine yerleşiyor. Hiçbir toplum kesimi tarikat ve şeriat kuralları çerçevesinde yaşamak istemiyor.  Değişim geciktikçe çökmüşlük ve kopuşmalar devam ediyor. Ülkenin her tarafındaki bütün kurum ve kuruluşlarını yok ediyor. AK Parti gerici baskıcı insanları parlamentoya ve devlet kadrolarına doldurmakla meşgul. Halkın sesini duyuramayacağı bütün kararlar alınmış, aydınlar bu sene de sorgusuz sualsiz hapse atılmıştır. Yazılı ve görsel asın Ak Parti’nin sesi haline gelmiştir. Bu koşullarda Cumhuriyet Halk Partisi toplumsal muhalefeti örgütlemek, emek güçleriyle özgürlüğün demokrasinin, Atatürk ilke ve devrimlerinin partisi olduğunu göstermek için çalışmaktadır. Bu bağlamda biz, künyemizde bu düşünceleri  hayata geçirmek için hedeflerimiz doğrultusunda adım adım yürüyoruz. Çiğli’nin güveneceği  ve CHP mutfağından gelen  birikimli dinamik üyelerimizi çalışmalarımıza katarak öne çıkaracağız. Değerli arkadaşlarım bu çalışmalarımızla önce yerelde sonra genelde seçimlerde CHP’yi iktidar yapacağız.”

“Geldikleri gibi gidecekler!”

Çiğli Belediye Başkanı Metin Solak ise şöyle konuştu: “ Sayın Genel Başkan Yardımcım, Sayın Parti Meclis Üyelerim, Yüksek Disiplin Kurulu Üyelerim, değerli  milletvekillerim, ilçe başkanlarım, sivil toplum örgütleri üyelerim değerli muhtarlarım hepiniz hoş geldiniz. Üzüntüyle, hepinizin huzurunda Sayın Genel Başkan Yardımcıma başınız sağolsun diyorum. Böyle bir günde böyle bir etkinliği iptal etmeyip aramızda bulunduğu için kendisine çok teşekkür ediyorum. Söyleyecek çok şey var ben kendi  bakış açımdan küçücük  bir iki hatırlatma yapmak istiyorum. Tarih tekerrürden ibarettir. Yıl 1919 ülke işgal altında ülkemizin her bir karesi bir ülkeye peşkeş çekilmiş durumda. Mustafa Kemal o zaman diyor ki ‘geldikleri gibi giderler’.  İmdi tüm kurumlar teker teker  satılıyor. Ülke işgal altında, tarih tekerrürden ibaret. Yılmayın,  yorulmayın, vazgeçmeyin; geldikleri gibi gidecekler!  CHP onları geldikleri gibi gönderecek. Yeter ki, büyük önderimizin bize emanet ettiği iki büyük esere : Türkiye Cumhuriyeti’ne ve CHP’ye sahip çıkmaya devam edin.  Yeter ki, bu yoldan vazgeçmeyin.”

Birlik ve Beraberlik Yolunda Devam Edeceğiz

Ali Engin de konuşmasına başlamadan önce Adnan Keskin’in babasının vefat etmesinden dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirerek ‘ başımız sağolsun’ dedi. Engin,  “ Geçen hafta Ankara’da il başkanları toplantısı vardı. Buradan size bir müjde verebilirim:  Bu ülkemizi, örgütümüzü, birliğimizi beraberliğimizi  Rize, Siirt, İzmir de istiyor, Antalya da istiyor, Tokat da istiyor.  81 il olarak  bir bildiri yayınladık. Partimizin ve ülkemizin içinde bulunduğu durumu gözeterek , oradan çıkan sonuca baktığımızda  bizi yanıltmadığı, partimizin birlik  beraberlik içerisinde yoluna devam edeceği kanaatine vardık. Onun için korkmayalım. Birçok tartışmayı izliyoruz. CHP ne Cumhuriyetten ne de evrensel değerlerden vazgeçebilir.  Bunlardan birinden vazgeçersek CHP olmaz. CHP 90 yıldan beri böyle yoluna devam ediyor.  Kafa bulandıranlara, liboş yazarlara, satılmış  medyaya, yanda medyaya  uymayacağız değerli arkadaşlar. Bu ülke bizim.  Partimiz toplumun bütün kesimlerine açık. Ülkemiz 10 yıllık AKP iktidarında büyük bir çıkmaza sokuldu. Milyonlarca işsiz, şiddet gören kadınlar, suçsuz yere hapishanelere atılan aydınlarımız, toplumu ayrıştırmak dış politikada büyük bir zafiyet var. Bütün bunların aşılması için bir iktidara ihtiyaç var. Bir başbakana ihtiyaç var onu da buralardan çıkaracağız” dedi.

Türkiye bir açık ceza evine dönmüştür

Ali Engin’den sonra kürsüye çıkan Adnan Keskin,  Balyoz Davasında verilen kararların insanların vicdanlarını sızlattığından bahsetti. Keskin konuşmasına şöyle devam etti: “Bütün uluslar arası kuruluşlarda verilen kararın adalete uymadığını, hukukun evrensel kurallarına uymadığı  kabul edilmektedir. Artık Türkiye bir açık ceza evine dönmüştür. Herkes telefonla konuşurken korkarak konuşmaktadır. İnsanlar konuşma özgürlüğünü bile kullanamaz hale gelmişlerdir. Yürürlükteki pozitif hukuk kurallarımıza göre bir soruşturma başladığında o soruşturma mahkemeye intikal edilinceye kadar gizlidir. Ama bu siyasal iktidar kendinin çıkarmış olduğu yasaları bile ayak altına alarak aylarca  haklarında kanıt toplanan, suçlu olduğu kanaatine varılan insanların gece yarısı çoluğuyla çocuğuyla eşiyle en mahrem saatlerde konutlara basılarak, insanın yaşamı boyunca unutamayacağı travmalar yaşamasına araştırmalar soruşturmalar  yapılmış daha polis araştırması sırasında  gerçek dışı tutuklamalar yaşanmaktadır. Bütün bu olumsuzlukların  karşısında demokrasi sorunumuzu çözmek için, adaletsizliklerin ortadan kalkması için, yokluğu ve yolsuzluğu Türkiye’nin gündeminden uzaklaştırmak için bir demokratik silkelenişe bir sivil başkaldırıya ihtiyaç vardır” diye konuşmasına not etti.

CHP Sosyal Demokrasinin Örgütlü Gücüdür

Keskin, medyanın Türkiye’nin dördüncü gücü olma özelliğini yitirdiğini ifade ederek konuşmasında şunları kaydetti: “ Medya kuruluşları içinde yer aldığı ticari yayın kuruluşuna göre haber yapmaktadır. CHP sosyal demokrasinin Türkiye’deki örgütlü gücüdür.  CHP’nin kadroları, tarihi birikimi bu sosyal demokrasinin iktidara gelmesini sağlayacak, toplumsal dönüşmeleri yapabilecek her türlü birikime sahiptir. Böyle bir partiye katılan genç arkadaşlarımıza hoş geldiniz diyorum. Gücümüze güç kattınız. Başarıyı yakalamak için kendi içimizdeki birlikteliğimiz pekiştirmeliyiz. Cumhuriyetin en büyük devrimi kadın haklarıdır. Teokratik bir yapıda bir ticari meta gibi görülen ikinci sınıf vatandaş olarak değerlendirilmektedir. Biz bunun engellenmesi için çalışıyoruz ve herkesi eşit görüyoruz.”

CHP Çiğli de Rozet Töreni