Kocaoğlu’nun Hedefinde Çevre İl Müdürü Vardı

Ege’nin Sesi-Ali Arda PERK/ Körfeze akan atık suların yarattığı kirliliğe kesilen ceza sonrası Büyükşehir bu seferde Çevre İl Müdürü'nün İzmir Büyükşehir Belediyesi hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na yaptığı suç duyurusuyla sarsıldı.

Bugün sabah saatlerinde Çetin Emeç Toplantı salonunda basın mensuplarıyla buluşan Başkan Kocaoğlu, Çevre İl Müdürü Ata Erpolat'ın Cumhuriyet Savcılığı’na giderek İZSU Genel Müdürü hakkında yaptığı suç duyurusuna tepki gösterdi. ‘’Bu suç duyurusu bardağı taşıran son damla oldu’’ diyerek çıkışan Kocaoğlu, devletin İzmir’e çifte standart uyguladığını söyledi.

Çevre İl Müdürlüğü’nden İZSU’ya 493 Bin liralık Ceza

Yaptıkları çevre yatırımlarıyla takdir beklemediklerini fakat böyle bir muameleyi de hak etmediklerini düşündüğünü ifade eden Kocaoğlu,  ‘’İZSU genel müdürünün önemli yerlerden bize göreve geldi, bu suç duyurusu bardağı taşıran son damladır. Çevre il Müdürlüğü, Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmadan önce de, son 6 ay içinde, sadece İZSU Genel Müdürlüğümüze 493 bin liralık idari para cezası kesmiştir. Diğer cezalarla birlikte bu rakam 700 bin liraya yaklaşmıştır’’ ifadelerini kullandı.   

‘’Manipülasyon İşlerine Aklımız Ermiyor’’

Kirlenme meydana geldiğinde azaltmak için ilgili idarelerin tedbir almakla yükümlü olduğunun altını çizen Başkan Kocaoğlu, herkesi kendileri gibi sandıklarını söyledi. Kocaoğlu konuşmasında şunları kaydetti:  ‘’Bu şahıs yine o zaman bayındırlık il müdürlüğüydü sayın çevre il müdürü. Bize hiçbir nedeni olmayan bombardıman gibi bize ceza yağdırdı. Valilik, meclisin çıkardığı planları gönderir orada incelenir. 160-170 tane seri şekilde dava açılmıştı. Sonra bu arkadaş tayin oldu başka bir yere, şu andaki valimizle görüştük. Ayrı bir ekip kurup planların incelenmeye başladı ve dava açma süreci minimuma indi. Biz o zamana bunun ne olduğun anlayamıyorduk, son dönemde yapılan bu il müdürünün görevinden itibaren biz konuyu geç de olsa herkes kendimiz gibi düşündüğümüz için fazla manipülasyon işlere aklımız ermiyor. Bu Fetre çayında bir ceza kesildi 4.10.12’de, 5.10.12’de yine aynı yerde. 22.10.12'de Sasalı yolu 8. kilometrede İzmir hattıyla ilgili bir ceza kesildi. 8.4.13’te kesildi. Çamur çürütme ve kurutmayla 353 binlik ceza kesildi. Halilbeyli atık ile ilgili, bir de Cumhuriyet meydanı. Selçuk artı 482 bin 853 Çevre İl Müdürlüğü tarafından ceza kesildi. Burada ceza tutanağı tutuluyor. Çok hızlı bir şekilde Çevre İl Müdürlüğü tarafında 8 Mart’ta bildiriliyor. Sonra çevreden sorumlu Vali yardımcısı tarafından 18 Mart 2013’te İzmir Cumhuriyet Başsavcısı'na suç duyurusunda bulunuluyor ve 2 Nisan tarihinde genel müdürümüze ifade vermesi için yazı geliyor. Buraya kadar her şey yasal, yasaya uygun işlem yapılıyor. Biz görevimiz yapıyoruz diyerek savunma yapılabilir’’ ifadelerini kullandı.

‘’Gediz’in Kirliliği Körfeze Akmaya Devam Ediyor’’

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çevre konusunda görevini yerine getirdiğini söyleyen Başkan Kocaoğlu, ‘’Şimdi çevre konusunda, arıtma konusunda İBB ne yaptı, ne yapıyor? Denizimizi suyumuzu nasıl koruyoruz, temiz suda neler yaptık? İZSU bu dönemde ilk defa temiz su arıtması yaptı, Gördes suyunun kente hızlı gelmesi için Manisa sınırları içinde Nuriye Sarıkız'ın olduğu yerde Gördes suyundan bizim alacağımız payı alacak bir artıma yaptık. Devreye soktuk. Eski Sarılı'dan gelen su hattımızdan İzmir’e verilecek başladığı andan itibaren. Sonra arıtmanın ne durumda olduğu İzmir’de malumunuz bir büyük kanal, güneybatı artıma, İstihkam’da da vardı. Onu dışında rahmetli başkanımızı tarafından Tekeli arıtmanın temeli atılmıştı. Sonra yaptığımız arıtmalar malumunuzdur. İBB arıtma konusunda bir Yeni Foça hariç eski beldelerimizde ve ilçelerimiz 2014’te bağlanacaklar hariç artıma konusunu bitirmiştir. Gediz’i Su ve Orman Bakanımız pilot havza olarak belirlenmişti. Biz görevimizi yaptık, arıtmayı bitirdik. Çalışmalarımızı sürdürüyoruz ama Gediz’in kirliği İzmir içinde İl Çevre Müdürlüğü denetim yetkisinde olan, İzmir dışında diğer çevrenin yetkisinde olan kirlilik son nokta olan körfeze akmaya devam ediyor. İzmir içinde ne Kemalpaşa Nif ne de Menemen'de arıtmalar bittiği için kirlilik yok. İBB görevini yerine harfiyen getirmiş durumdadır’’ diye konuştu.

‘’Gaziemir’i Bize Yıkmaya Çalıştılar’’

Çevre İl Müdürü’nün Gaziemir’de yaşanan ‘’Çernobil’’ olayını Büyükşehir’e yüklemeye çalıştığını söyleyen Başkan Kocaoğlu,  ‘’Büyük kanal projesi 65 kilometrelik ana hattan oluşuyor. Narlıdere’den başlıyor, Çiğli arıtmaya kadar gidiyor. 95 km’lik tali hatla bağlantı yapılıyor. Çiğlideki arıtmaya evsel atıkları taşıyan 4150 km’lik hat var burada arıza oluyor. Bu arızayı bu noktaya getiriyoruz. Biz şunları sormak istiyoruz, İl Çevre Müdürü Gaziemir’de kurşun fabrikasında olaylar yaşanırken ilk 2 gün ne yaptı? İlk 2 gün İBB’ye yüklemeye çalıştı, gazetelerde görürsünüz. Çok yer tutar, bağlantısı olmadığı için ortadan kayboldu. İl müdürünün izini bulan da yok, fotoğrafını çeken de yok. Bir süre sonra orada fotoğraf çıkıyor. Bugün Gaziemir’deki çevre problemiyle ilgili kim ne yaptı, kim ne tedbir aldı, hangi makam mevki yetkili ne tepki verdi? 12 milyona malzemenin taşınma maliyeti var dendi, orada insan sağlığı 12 milyonla mı ölçülüyor? Olayla ilgili İl Çevre’ye ceza kesildi mi, sorgulandı mı savcılığa verildi mi? Bunu kamuoyuna tüm yetkililere, tüm kamu görevlilerine ve tüm yetkililere Ankara’dan İzmir’e kadar bu soruma cevap istiyorum. İhbarsa biz o konuda devlet terbiyemiz gereği hiçbir açkılamada bulunmadık. Gaziemir konusunda hiçbir açıklamada bulunmadık. Tamiri, tedavisi, gerekli iyileştirme yapılmasını bekledik konuşmadık. Konuşmuyoruz da, bıçak kemiğe dayanmadan. Siz tutuyorsunuz orada bir şey yok. Orayı kontrol etmeyenler çok büyük hata yapanlar hiçbir yaptırıma tabi olmuyor. Sizin bu yaptığınız sistemde, insan hastalanıyor doktora gidiyor, kanalda tıkanıklık yaşanıyor 3200 ton malzeme çıkarılıyor. 25 gününde siz savcılığa suç duyurusunda bulunup ceza kesiyorsunuz. Bunu yaparken de iş kendinizi iş yapmış adlediyorsunuz. Eğer İBB’ye çevre konusunda ceza kesiliyorsa, İzmir’deki İl Müdür’ü İBB’ye baktığı pencereden diğer 81 müdürü de aynı pencereden bakarsa ne olur? Kimin ne kadar arıtması var kim ne yapıyor onu zaten istatistikler gösteriyor. Biz ödül istemiyoruz görevimiz zaten. Mükafat olarak ceza ve savcılığa verilmekle muhatap oluyoruz’’ ifadelerini kullandı.

‘’İnsanı Korumak Giderek Zorlaşıyor’’

Kuralına göre oynamak, çevreyi korumak git gide zorlaşıyor diyen Başkan Kocaoğlu, yeni çıkan yasaya da tepkisini ortaya koydu. Kocaoğlu, ‘’Sanayi tesislerinin baca emisyonları, taş ocaklarının ruhsatları bir çok konu İl çevre müdürlüğünün ve bizden alınıp başka kurumlara verilmştir. Biz her yere 1. sınıf GSM vermek için yasaların belirttiği 10-20 maddeyi istiyoruz, evraklar tamamlanınca veriyoruz. Evraklar tamamlanmadan hiçbir GSM’yi verme lüksümüz yok. İl Çevre 1 hafta içinde veriyor. 6 ayda tamamlanamayan evraklar 1 haftada tamamlanıyor ya da eksik evrakla GSM veriliyor. Belkahve’yi düzelttik, ağaçlandırdık taş ocaklarında sulu ve kapalı sisteme geçtik. Belkahve’de toz toprak yok bunu ceremesi olarak yaptığımız çevre projesinin cezası bizim elimizden taş ocaklarına ve madenlere ruhsat vermek başka kuruma verildi. Eğer bizim elimize kalsaydı güneyde bulunan taş ocaklarını rehabilitesi bitmişti. Önüne set çekiyorsunuz, 6360 sayılı yasa çıkarken yeni sınırlarla maden lobisi başarı kazandık, belediyelere verilmedi diyor. Başarı kazandık diye boy boy fotoğraf çektirdiler. Neyin başarısını kazandınız? Belediyelerden alınıp başka kuruma verilince neyin başarısını kazandınız? Doğayı çevreyi hor kullanma, kirletme daha töleranslı ruhsat alma başarısını kazandınız. Gelecek kuşaklara ne bırakacaksınız? Sürdürülebilir doğayı para hırsıyla vahşi üretim yapmak için istiyorsunuz, o ruhsatı verenler de düşünmüyor mu? Demek ki kuralına göre oynamak çevreyi, insanı korumak giderek zorlaşıyor’’ diye konuştu.

‘’Cumhuriyet Savcısı Bu Sözlerimi İhbar Saysın’’

İl Çevre Müdürü’nün bu tavrının hesabının sorulmasını istediğini söyleyen Başkan Kocaoğlu, ‘’Çandarlı sahilinde mavi bayrak alındı. 2 ay sonra 1500 ton petrol çamuruyla kaplandı. İl Çevre ne yaptı? Karaburun, Seferihisar’da kurulmak istenen kıyıya yakın balık çiftlikleri için il çevre ne yaptı? Taş ocaklarına karşı ne tedbir aldı? Bilmiyorsa örnek olarak bizden alsa zaten sonuca ulaşır. Çamlı barajı kurallara uymadığı için İBB’de çalışma ruhsattı alamadı. Kanun değişti 1 haftada aldı. Bir gün bir yetkili beni ziyarete geldi bir konuda, böyle bir ÇED konusunda destek istedi. Dedim ki tabi. O bölgedeki görevinizi yaparsanız kirlilikleri önlerseniz biz bu ülkenin gelişmesinden yanayız. Sanayiden de yanayız. Her türlü üretimden yanayız. Yeter ki kuralına göre yapın. X firmadan geliyorum halledemedim dedi. Kapat dedim tedbir alıncaya kadar. ‘1200 işçi çalışıyormuş ben napayım dedi. Bu şekilde çevre korunur mu? Vatandaş çalışsın iş yapsın, bir şey dediğimiz yok ama çevrede korunsun. Vahşi üretim yapılmasın. Sözün özü kim bakarsa baksın kim izlerse izlesin kim yetkiliyse yetkisini kullansın, Ahmet Hasan, Hüseyin demiyorum, A B C de demiyorum. İl çevre müdürünün İBB’ye karşı yaptığı davranışların hesabını ama yetkilisi sorsun ama bakanı sorsun ama ihbar kabul etsin sözlerimi Cumhuriyet Savcısı. Sorsun İBB’ye karşı hasmane tutum içeren bu arkadaşın bu vatandaşın bu görevini sağlıksız kullanan adamın hesabını sorsun. Benim İzmir’in seçilmiş belediye başkanı olarak talebim isteğim budur’’ diye konuştu.

‘’Bu Bir Senaryo’’

İZSU, ESHOT ve İBB çalışanlarına teşekkür eden Başkan Kocaoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: ‘’Çevre konusunda başarımıza gölge düşürmek için kurgulanmış bir senaryoyu uygulamak görevi değildir onun. Manen çok yaralayan bir olaydı. İZSU Genel Müdürü birimlerimiz mesai arkadaşlarımız gece gündüz çalışıyor bu kente içilebilir su vermek için, bu kentin evsel atıklarını, dere ıslahlarını yapmak, arıtmalar yapmak ve çalıştırmak için ve tabi ki bunları geliştirerek daha iyi bir çevre için.  Ağaçlandırmaya destek için canla başla çalışıyorlar. İZSU’ya teşekkür ediyorum. İBB çalışanlarına da, ESHOT çalışanlarına da.’’

‘’Alnımızın Akıyla Çıktık’’

Bugüne kadar birçok müfettiş tarafından incelendiklerini ama her seferinde alınlarının akıyla çıktıklarını söyleyen Başkan, ‘’Bu arada büyük operasyon haricinde müfettişler sorunlar, cevaplar, savunmalar. Buraya gelmeden bir savunma daha imzaladım. Her gün sağolsunlar eksikliklerini görmüyorum. Sayısı yüzleri aşan incelemelerde bugüne kadar hep yüzümüzün akıyla çıktık. Kurallarımızla çalıştığımız çok büyük bir testten geçtik. Sabah akşam geçmeye de devam ediyoruz. Bizim Genel Müdürümüz Devlet Su İşlerinde göreve başlamış. Su konunda yetişmiş bu konuda doktora unvanı almış en önemlisi şuanda en büyük yatırım yapılan Artvin bölge müdürlüğünde bulunmuş, son görevi devlet su işleri etüt proje daire başkanlığı iken bizim teklifimizi üzerine İZSU genel müdürlüğünü üstelenmiş bir arkadaşımız. Devletin de çok iyi tanıdığı bir arkadaşımız. Bu allahtan reva mıdır? İZSU kadrosunu biz teklif ediyoruz içişleri onaylıyor. Özel bir kadro var. Alıyorsunuz 3 milyon insanın mdürünü bir il çevre müdür kalk savcılığa gel buraya. Devlet memuriyen kanunun memuru korumak için çıkmadı. Devlet çarkının yürümesi, durmaması için çıkarılmıştır. Memuru güvenceye almaz, devletin çarkını güvenceye alır. Siz tutuyorsunuz İZSU genel müdürü adliyeye gitsin gelsin’’ diye konuştu.

Kocaoğlu’ndan Anket Açıklaması: ''Benim Durumum Şahane Çıkmış!''

Basın mensuplarının Başbakan Erdoğan’ın anket açıklaması sorulması üzerine Başkan Kocaoğlu, ‘’Benim yatırdığım anket yok, başbakanın açıkladığı ankette benim durumum şahane çıkmış. Daha önce yapılan anketlerden yüzde 14’te geziyorduk. Şimdi yüzde 40 küsur çıkması büyük başarı benim için’’ diye yanıt verdi.

Kocaoğlu, Yıldırım’ın Açıklamalarına Cevap Verdi

Binali Yıldırım’ın yaptığı açıklamaların sorulması üzerine Başkan Kocaoğlu, ‘’Binali Yıldırım’ın zaman zaman çıkışları oluyor hepiniz görüyorsunuz. Tamamen eksik bilgilendirmeden kaynaklanan bir şey. Biz ne kimseyi suçladık. İstanbul’da çeker olup olmayacağını bilemem ama bakınımla bu konuları toplu bir şekilde konuşacağım. Bizim siyasi yatırım yapmak, siyasete başlamak, siyasi atmosfere girmek gibi niyetimiz yok. Ne kadar bunu geciktirirsek kent için o kadar yararlıdır dedik. Siyasetle işimiz yok. Bu konularla bakanla buluşup neyi amaçladığımızı söylüyoruz, çeker isteme gibi bir lüksümüz yok. Zaten 10 tane verildi de 10 tane daha verilirseniz yolcu potansiyeli var büyüyor eğer böyle bir şey olursa yolcuyu daha da arttırırız dedik. Ne gibi bir art niyet var, siyaset tarafından manipülasyondan hiç anlamıyoruz ama sanıyorum haberler biraz amacından saptırılarak götürülüyor bakanımıza. O da böyle açıklamalar yapmak zorunda kalıyor sanırım. 9 yıldır çalışıyoruz bizim ne adam olduğumuzu kesinlikle çok iyi bilmesi gerekiyor’’ cevabını verdi.

Belgeleri Topladık Dava Açtık

Kesilen cezaların belgelerini alarak dava açtıklarını da kaydeden Başkan, ‘’Belgeleri toplayarak dava da açtık devam ediyor. Tabi açacağız yasal hakkımızı kullanacağız. İş para boyutu değil, önce cezaları kesmiş sonra işi arttırmış işi bir boyut daha yukarı savcılığa suç duyusunda bulunmuş. İşi yarın nereye taşıyacak onu da bilmiyorum. Bir yanlış gidişe dur demeli. Çevre İl Müdürü, Bayındırlık, imarın bir numaralı otoritesi bunlar. Aynı zamanda sadece hükümet kurumu değildir. Bunlar devlet kurumdur. Sayıştay Danıştay bağımsız yargı, Cumhuriyet savcısı aynı zamanda devlet kurumudur devleti koruyan makamlardır birimlerdir’’ diyerek çıkıştı.

‘’Erdoğan Bayraktar Bu Arkadaşı Uyardı’’

Bakana olaydan önce özel bir mektup yazdığını, bakanın kendisini aradığını söyleyen Kocaoğlu, ‘’Beni aradı sağolsun gerekli ikazı da yaptı arkadaşa. Erdoğan Bayraktar’ın ne yaptığını biliyorum. Bu muhtereme gerekli itirazı da yaptı ama savcılık boyutuna getirdi. Bunun bu boyuta gelmesini ister miyim. Bakana da yazık şuraya şu cezaları yazdı dedim. Şimdi bir yöntem kurgulanıyor. Bir açığınız varsa hedefi başka bir yere gösteriyorsunuz, hedefi oraya kilitliyorsunuz. Kendinizi kurtarmak için hedef saptırıyorsunuz. Çevre İl Müdürü görevini yapmıyor, İBB’ye topu atarak savcılığa bildirerek kendini aklamaya çalışlıyor. Bizim üstümüzde kim geçerse geçsin biz hazırız, şu adama da bir bakın ya. Burada seçilmiş büyükşehir başkanı yazı yazarak ihbar etmem. Ben ispiyonculuk yapmam. Bıçak kemiğe dayanınca tüm medyanın önünde bu arkadaşın incelenmesini, bütün kurumlarda talep ediyorum. gizli kapaklı da yapmıyorum. İncelesinler biz ne hatamız varsa çekmeye hazırız’’ ifadelerini kullandı. 

Kocaoğlu'nun Hedefinde Çevre İl Müdürü Vardı