Turan Çatal: Konak’ta Birçok İlke İmza Atacağız

Ege’nin Sesi-Ulaş Üstündağ/Cumhuriyet Halk Partisi Konak İlçe örgütünün olağanüstü kongresinde ilçe başkanlığına aday olan Turan Çatal ile Ege’nin Sesi Gazetesi olarak adaylık sürecine ilişkin bir söyleşi gerçekleştirdik. Çatal açıklamalarında hiçbir etniksel, mezhepsel ve bölgesel yapılanmanın adayı olmadığını ve sadece özgür delegelerin gücüne dayandığını belirtti. Kendisinin 12 Eylül öncesi CHP geleneğinin bir temsilcisi olduğunu belirten Çatal ilçe başkanı olduğu takdirde ilçe örgütüne ahde vefayı ve dayanışma kültürünü getireceğini söyledi. Konak’ta bulunan ofisinin her yanını Deniz Gezmiş, Mahir Çayan ve İbrahim Kaypakkaya’nın posterleriyle süsleyen Çatal Gültepeli olmanın ve Aydın Erten’le birlikte mücadele etmiş olmanın kendisine onur verdiğini anlattı.

Ulaş ÜSTÜNDAĞ: CHP Konak’ta ilçe başkanlığına aday oldunuz. Bize biraz bu süreci anlatır mısınız?

Turan ÇATAL: İlçe Başkanımız Sayın Sinan Karamustafaoğlu gerekli görülen lüzum üzerine görevden alındı. Alındıktan sonra yönetim kendi içerisinden Nilüfer arkadaşımızı atadı. Konak İlçesi Türkiye’nin en önemli ilçelerinde bir tanesidir. Türkiye’nin bütün dokularını ve mozaiklerini burada bulabilirsiniz. Bu yüzden Konak’ta olağanüstü bir kongre süreci yaşanacaktır. Konak’ın bu öneminden dolayı burada hiç kimseye ve gruba ait olmayan sadece ideolojik ve siyasal bir çalışma yapacak bir ilçe yönetimi oluşturmak lazım. Maalesef bu süreçte etniksel ve mezhepsel kimliklerden dolayı bir gruplaşma oluşuyor. Bende bu noktalara itiraz ederek insan odaklı ve devrimci geleneğe bağlı olan bir yönetim anlayışı geliştirmek için aday oldum. Ben etniksel, mezhepsel ve grupsal hiçbir yapının içinde değilim. Ben 80 öncesi CHP geleneğinin bir temsilcisiyim.  Bazı dostlarımız bana soruyor.’Turancım kaç imza topladın’ diyorlar. Benim böyle bir derdim yok. Ben özgür bireylerin ve özgür delegelerin iradelerinin imzalarla ipotek altına alınmasına karşıyım. Bu benim devrimci duruşuma yakışmaz.  Ben nöbetçi bir ilçe başkanı olacağım. Çünkü ben olağan ilçe kongresine kadar efsane bir ilçe yönetimi oluşturacağım.

Ulaş ÜSTÜNDAĞ: İlçe başkanlığına talip olan diğer adayları nasıl değerlendiriyorsunuz?

TURAN ÇATAL: Mesela Sinan Karamustafaoğlu partiye emeği geçmiş bir arkadaşımızdır. Kimine göre yanlışlar yapmıştır kimine göre ise hatalar yapmıştır. Kongre ile gelmiştir sonra kendisi görevden alınmıştır. Fakat bana göre o süreci iyi yönetememiştir. Ben desteğini beklerim. Burada daha genç ve dinamik hedefleri olan bir kardeşi var. Çok ölçülü ve seviyeli bir yarış olacağına inanıyorum. Şakir Başak kardeşim de partiye emeği geçen bir arkadaşımız. Yine yanında bir milletvekilinin olduğunu duyuyoruz. Tabiki bunlar sadece bir duyum. Arkadaşlarımızla yarışacak olmak bana keyif ve onur veriyor. Yine iki arkadaşımızın da daha ismi geçiyor. Hepsine saygı duyuyorum. Kendilerini özgüvenlerinden dolayı tebrik ediyorum. Yaşadığımız süreci göz önüne alacak olursak hiç de kolay bir nöbet alma süreci değil. Benim diğer arkadaşlardan ayrıştığım nokta olaya daha ideolojik bakmamdır. Diğer arkadaşlarımız daha dar bir çerçevede hareket ediyorlar. Oluşturdukları delege sayılarıyla hareket ediyorlar. Bu da onların yoğurt yiyiş şeklidir. Hangimiz kazanırsak kazanalım birbirimizin arkasında duracağız.

Ulaş Üstündağ: Kendi geleneğinizi 12 Eylül öncesi CHP’nin geleneği olarak tanımladınız. Peki CHP’de ne zaman siyaset yapmaya başladınız. Hangi görevlerde bulundunuz?

Turan ÇATAL: Ben İzmir Gültepe doğumlu bir insanım. Sınıfsal ve devrimci mücadelenin çok yoğun olduğu bir bölgede büyüdüm. 74-75 yıllarında CHP’de mahalle temsilciliğinde gençlik kolları başkanlığı yaptım. Daha sonra Konak İlçesi’nde gençlik kolları başkanlığı yaptım. Bizler Ecevit’in Karaoğlan olduğu dönemde emeğin en yüce değer olduğu, toprak işleyenin su kullanın sloganlarının olduğu dönemlerde şekillendik. CHP geleneği içerisindeki dayanışma ve ahde vefa kültürünü Sedat Akmanlardan Mahmut Esat Bozkurtlardan Aydın Ertenlerden ve İhsan Alyanaklardan öğrendik. Bir Kemal Karataş bir Alaatin Işık bir Necati Yurdakul bizim parti büyüklerimizdi. O zaman CHP içinde emek veren herkesin ayrı bir yeri vardı. Ahde vefa kültürümüz gelişmişti. Bu duruma bir örnek verecek olursam 1975 Yılında YKM’nin oralarda yapmış olduğumuz bir afişlemeden dönüyoruz. Alyanak’da yanımızdan geçiyor. Gece saat 3-4 gibi hepimizde öğrenciyiz ve işimiz yok. Bize geldi dedi ki yarın hepiniz gelin ve işbaşı yapın dedi. Böyle bir sahiplenme kültürü vardı. Şimdi o kültür kalmadı. Eski partililerimiz gönül koyuyorlar. Onların emeklerini yok sayamayız. 80 dönemi sürecinde herkes bir siyasal yapının içerisindeydi. CHP ile bir ayrışmam bu dönemde oldu. 80’de illegal bir yapının içerisinde yer almaktan dolayı idamla yargılanarak yıllarca hapis yattım. Bizler toplumun aydınlanması için daha refah ve özgür bir toplum için bedel ödedik. Bu bizim onurumuzdur.1987 yılının 6. ayında çıktım. Yasaklanan CHP’nin tekrar kurulduğu dönemde kurucu olarak partide yer aldım.

Ulaş ÜSTÜNDAĞ: Aynı zamanda da Yurttaş Hakları Derneği İzmir Şubesi Başkanısınız. Bize Yurttaş Hakları Derneği’nden bahsedebilir misiniz?

Turan ÇATAL: Bizler sivil toplum örgütlerini önemsemek durumundayız. AKP’nin iktidarda bulunduğu dönemde devletin bütün temel değer yargıları yok edildi. Yargı ve eğitim bitirildi. Sivil özgürlükler ayaklar altına alındı. Yaratılan korku imparatorluğu içerisinde sivil toplum örgütlerinin ve sendikal yapıların öne çıkarılması gerekiyordu. Biz de böyle bir dönemde ortaya çıktık. Ankara’da kuruldu. Necati Akyıldız’da genel başkanımız oldu. Ben derneğin hem kurucu üyesiyim hem de İzmir şube başkanlığı yapmaktayım. Her türlü siyasal, etniksel ve mezhepsel yapılanmanın dışında özgür bireyin sistem tarafından zaafa uğratılmasına karşı mücadele etmekteyiz. Bir birey haksızlığa uğradığında onun yanında duruyoruz.

Ulaş ÜSTÜNDAĞ:Ülkenin içinde bulunduğu siyasal durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?.  AKP hükümeti yıllardan beri iktidar ve insanlar artık özgürlük ve demokrasi taleplerini dile getiriyorlar.

Turan ÇATAL: Ben memleketin en varoş yerlerinden gelen ve yıllarca işkenceyi yaşamış bir birey olarak bu süreci siyah beyaz bir televizyondan izliyorum. 12 Eylül askeri ve faşist darbesi bu süreci hazırlamıştır. İmam Hatipler bu dönemde kuruldu. İmam Hatiplerle beraber ılımlı İslam modeli oluşturuldu ve toplum apolitikleştirildi. Bu dönem yavaş yavaş AKP İktidarına yol açtı. Ama 30 Haziran Gezi Parkı eylemleri bu korku imparatorluğunun kırılma noktasını oluşturdu. Benimde 90 doğumlu Burcu Ekin Çatal isimli kızım bu eylemlerin içerisinde yer aldı. Ve onunla gurur duyuyorum. Gezi Parkı kuşağı o korku imparatorluğunu kırarak özgür bireyin haklarını savundu. Bugün maalesef çevremizdeki ülkelerde Müslümanların kanı dökülüyor. Bu hükümette Müslüman olduğunu iddia ediyor. Sen bu duruma nasıl göz yumabilirsin. Bunlar işte takiye yaparak iktidarlarını korumaya çalışıyorlar. Emperyal güçler bugün etniksel ve mezhep kimlikleri kullanarak sömürü düzenlerini kuruyorlar. Bizler emekten yana olan insanlar olarak bu duruma karşı çıkmak zorundayız. Ülkemizde 9,5 milyon emekli yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Bu durum hayırlar ile ve yardımlarla düzeltilemez. Sadaka toplumu zihniyeti yanlıştır. Artık buna dur diyecek yeni bir süreç başladı Gezi direnişiyle beraber.

Ulaş Üstündağ:Önümüzdeki süreçte Cumhurbaşkanlığını seçimi sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz? CHP ve MHP’nin adayı Ekmeleddin İhsanoğlu oldu.

Turan Çatal:Sadece adaylar üzerinden bakmamalıyız. AKP’nin hedefi ülkede yarı başkanlık sistemine geçmektir. Bu konuda birkaç denemeleri oldu ama tutmadı. Abdullah Gül bir noter edasıyla cumhurbaşkanlığını yaptı. Şimdi Recep Tayyip Erdoğan bir sultan ve halife gibi cumhurbaşkanı olmak istiyor. Geçen Barış Yarkadaş’ın da konuk olduğu bir konferansa gittim. Oradaki açıklamalar bizimde ufkumuzu genişletti. Oradaki anlatılara göre; Büyük emperyal güçler artık bir yapı oluşturdular. Ilımlı İslam modelinden modern İslam modeline geçmek istiyorlar. Maalesef bugünde bunun Türkiye’deki yansıması Ekmeleddin İhsanoğlu’dur. Mevcut düzen içerisinde Tayyip Erdoğan’ın halifelik ve Osmanlı rüyalarına dur diyecek ve ülkeye barış ve huzuru getirecek tek kişi İhsanoğlu’dur .Şuanda ülkemizin barışa ve birliğe ihtiyacı vardır.

Ulaş ÜSTÜNDAĞ:Gerek Cumhurbaşkanlığı gerekse yerel seçimlerde insanlarda CHP’nin cemaatle işbirliği yaptığı algısı oluştu. Partinin sağa açılarak ideolojisinden uzaklaştığı eleştirileri son günlerde sıkça dile getirilmekte. Siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Turan ÇATAL:Mevcut siyasal partilerimiz birer kitle partileridir. İçlerinde farklı ideolojilerden olan kişiler bulunmaktadır. Şimdi bu kişiler bize oy vermek istediğinde hayır bizim sizin oylarınıza ihtiyacımız yok diyebilir miyiz? Buradaki algı sorununu devrimci ve demokrat arkadaşlarımızın halk kitleleriyle olan iletişimlerinden kaynaklanmaktadır. CHP cumhuriyeti kuran bir partidir. Altı oka baktığımızda devrimcilik ilkesini görmekteyiz. CHP asla şeyhlerin ve yobazların partisi olmamıştır. AKP ile Cemaat verdikleri rant kavgası yüzünden CHP’ye çamur atmaktadırlar. Biz göreve geldiğimizle bu algıyı yıkmak için mücadele edeceğiz.

UlaşÜSTÜNDAĞ: Gerçekleşecek olan kongre’de ilçe başkanı olursanız neler yapmayı düşünüyorsunuz?

Turan ÇATAL: Benim ilçe başkanı olmam tek başıma bir şey ifade etmiyor. Benim 14 yönetim kurulu ve 7’de yedek yönetim kurulu üyesi arkadaşım olacak. Koyacağımız cinsiyet kotasıyla birlikte kadın arkadaşlarımızda yönetimimizde yer alacak. Her türlü mezhepsel, etniksel ve bölgesel anlayışa karşı sınıfsal ve emekten yana olan bir yönetim anlayışı geliştireceğiz. Parti içerisinde hoşgörüyü ve ahde vefayı ortaya çıkartacağız. Kongre’de seçilirsek tüzüğümüzde de var olan mahalle temsilciliklerini yeniden açacağız. Bu sayede örgütlenmeyi tabana indireceğiz. Temsilciliklerde düzenli olarak toplantılar yapacağız. Bölgede olan halk için ihtiyaçlarına göre çeşitli çalışmalar yapacağız. Mahallelerde yeni üye yazımı yapılanmasına gideceğiz. En büyük hedefim mesala delegelerin seçimlerini fuarda atlas pavyonda yapmak. Artık dosya kaçırmak olmayacak. Herkes dosyasını orada önüne koyacak. Özgür ve demokratik bir delege seçimi yapacağız. Kongremizi de bir şölen eşliğinde yapacağız. Konak ilçesinde siyasal ve ideolojik bir çalışmaya yapacağız. Biz Konak’ta Aydın Erten’i ve İhsan Alyanak’ı yaşatacağız.

RÖPORTAJIN VİDEOSU: