Öğretmen ihtiyacı var, atama yok

CHP Bursa Milletvekili ve Milli Eğitim Komisyonu Üyesi Dr. Ceyhun İrgil, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bugün Meclis’te bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Öğretmenlerin ve eğitimin bugünkü durumuna ilişkin çarpıcı bilgiler paylaşan İrgil, toplantıya öğretmenler gününü kutlayarak başladı.

14 yıldır iktidar olan bu hükümetin yere göğe koyamadığı, başarılı bir politika yürütüldüğünü söyledikleri Türk eğitim sisteminin aslında ne kadar çürük ve çöküntü içinde olduğunu 15 Temmuz'da gördüklerini kaydeden İrgil, Türk eğitim sisteminde şu anda en önemli ve başlıca sorunun eğitimci sorunu olduğunun altını çizdi.

GÖREVDEN ALINAN ÖĞRETMEN SAYISINI VERDİ

11 Kasım tarihi itibariyle, 15 Temmuz'dan bu yana MEB bünyesinde görev yapan ve hakkında FETÖ ve PKK ilişkisi iddiasıyla 30 bin 351 öğretmenin ihraç edildiğini, 16 bin 688 öğretmenin açığa alındığını, 6 bin 474 öğretmenin açığa alınıp, göreve iade edildiğini, 311 öğretmenin de ihraç edilip, göreve iade edildiğini kaydeden İrgil, “Demek ki toplamda, adı ihraç ve açığa alınmalarla anılan öğretmen sayısı 53 bin 854'tür. Bu öğretmenlerin 6 bin 785'inin itibarları önce alınıp, sonra iade edilerek yeniden görevine dönmüştür. Hali hazırda itibarı zedelenen ve iade edilmemiş kaç öğretmen var, henüz bilmiyoruz. Ancak, neticede son verilere göre; MEB'deki toplam öğretmen sayısının yüzde 5'inin adı terör örgütleriyle anılmaktadır. Bu oran bile çocuklarımızı emanet ettiğimiz Milli Eğitim Bakanlığının, eğitime ve eğitimciye gerekli hassasiyeti göstermediğini ortaya koymaya yeterlidir” diye konuştu.

İrgil, şöyle devam etti: “Her ne kadar 14 yıllık sorumluluklarını 90'lı yıllara yıkmak isteseler de, 2010 yılı şaibeli KPSS sınavı dahi tek başına bu hükümetin, bu bakanlığın cemaatle yan yana yürüdüklerinin göstergesidir. Ancak, diyelim ki yollarını ayırdılar ve ‘muhterem cemaat' dedikleri şimdi FETÖ oldu. O halde, bu yaklaşımdaki samimiyeti de görmek isteriz. En başta eğitime ve eğitimciye gösterilen hassasiyette görmek isteriz. Öğrencilerin öğretmensiz kalmadıklarını görmek isteriz.”

ATAMA YAPILMAYACAK

Milli Eğitim Bakanı’nın geçen hafta komisyondaki bütçe görüşmesinde “Öğretmen ihtiyacımız da var, okul ihtiyacımız da var” dediğinin altını çizen İrgil, “Şahsen Maliye Bakanı ile konuyu görüştüm; ancak bakan bütçenin kısıtlı olduğunu belirterek ‘Şu an planlamamızda atama yok, devlet kadrolarına atamalar kısıtlanacak’ dedi. Buradan anladığımız şudur; Her yıl geleneksel olarak yapılan şubat ve ağustos atamaları yapılırken, 2016 yılının Şubat ayında KPSS puan sıralamasına göre 30 bin öğretmen atandı. Ağustos ayında atama yapılmadı. Ekimde KPSS puanlarına bakılmadan mülakatla 18 bin 506 sözleşmeli öğretmen atandı. İhtiyaç olmasına rağmen; 2017 Şubat ayında bir atama planlaması görünmüyor. Topu Maliye Bakanlığı'na atan ve kadro alamıyoruz diyen Milli Eğitim Bakanlığı, yaklaşık 90 bin ücretli öğretmenle günü kurtarmaya çalışıyor” dedi.

Sonuç itibariyle Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğretmen ataması uygulamasını gözden geçirmesi gerektiğine işaret eden İrgil, şunları söyledi: “Bundan sonra mülakatla sözleşmeli öğretmen ataması yapılacağına dair planlardan vazgeçilmelidir. Mülakatlardaki torpil iddialarına yenilerini ekleyerek MEB'in güvenilirliği zedelenmemelidir. Bu mülakatlarda torpil işlemediğini Milli Eğitim Bakanlığı bize kanıtlayamadığına göre; bu mülakatları kaldırmak en doğru yöntem olacaktır.”

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ…

İrgil çözüm önerileri ise şöyle sıraladı: “Öğretmenlik Meslek Yasası çıkarılmalı, öğretmenliğin standart ve atama usulleri kanun ile güvence altına alınmalı. Eğitim Fakültesi sayısı ve nitelikleri tekrar planlanmalı. Atama bekleyen öğretmenler için atama gelecek planlaması sunulmalı ve bütçe ona göre belirlenmeli. Tüm öğretmenler için adil ücret, adil dağılım, adil bölgesel çalışma ve adil yükselme liyakat kanuu ile konmuş kurallar çerçevesinde istisnasız uygulanmalı. Son olarak biz;
24 Kasım Öğretmenler Günü'nde 3 müjde bekliyoruz. Birincisi, en az 60 bin, şubatla birlikte toplamda 100 bin öğretmen ataması. İkincisi engelli ve memur öğretmen ataması. Üçüncüsü de maaşlarda eş durumunda adaletli çözüm.”