Yukarı
411926

Selçuk Efes Kent Belleği’nin Gündeminde Deprem Söyleşisi

21 Eylül 2024 09:14

Selçuk Efes Kent Belleği’nde düzenlenen Ayasuluk Söyleşileri’nin ikinci gününde “Selçuk Efes ve Çevresinin Deprem Tehlikesi ve Alınması Gereken Önlemler” başlıklı söyleşisiyle Prof. Dr. Hasan Sözbilir konuk oldu. Söyleşide Prof. Dr. Hasan Sözbilir katılımcılara, Türkiye’nin deprem tehlike kaynakları, deprem zararlarının ana nedenleri ve alınması gereken tedbirler, Efes Selçuk ve çevresinde deprem tehlikesini oluşturan kaynaklar ve bu kaynakların gelecekteki deprem potansiyeli ile Efes Antik Kenti’nde bulunan deprem izleri üzerine yapılan araştırmalar ve İzmir İl Afet Risk Azaltma Planı hakkında bilgiler verdi.

PROF. DR. HASAN SÖZBİLİR; “HER DEPREMDEN SONRA BAZI DERSLER ÇIKARTIYORUZ”

6 Şubat depreminden sonra deprem gerçeğini anlamaya ve önlem almaya yönelik çalışmaların arttığına değinen Prof. Dr. Hasan Sözbilir; “Özellikle 6 Şubat depreminden sonra Türkiye ölçeğindeki depremlerle ilgili durumlar daha ön plana çıktı. Depremi anlamaya ve önlem almaya yönelik çok fazla çalışma başlatıldı. Bu çalışmalar kapsamında Efes Selçuk özelinde ve İzmir özelinde ‘hangi noktada olduğumuz ve nasıl bir deprem riskine sahip olduğumuz, bundan sonra neler yapmalıyız’ konularında çalışmalarımızı daha da arttırdık. Biz her depremden sonra bazı dersler çıkartıyoruz. ‘Neden bu kadar zarar gördük, neden bu kadar insan can verdi’ araştırmaları yaptıkça, geldiğimiz noktada şu anki teknolojiyle deprem olmadan önce yerin nasıl sarsılacağını ölçebiliyoruz. Ölçtüğümüz veriye göre statik projeyi çizip bina yaparsak deprem kaynaklı can kaybı yaşanmıyor. Bu elbette ki inşaatlar yapılırken kusursuz bir bina ve işçilikle, kullanılan malzemeler ile de mümkün. Aynı zamanda yangın ile ilgili günümüzde erken uyarı sistemleri geliştirildi. Binalarımızda bu sistem varsa deprem olduğunda sensör binadaki elektriği kestiği için deprem sonrasında yangın çıkmasını engelliyor. Bu da bize depremden sonra gelişen diğer felaketlerle ilgili önlem alma şansı tanıyor” dedi.

TARİHİMİZİN EN BÜYÜK KARA DEPREMİ

6 Şubat 2023’te 10 ilde yıkıma ve binlerce can kaybına sebep olan depremin tarihimizin en büyük kara depremi olduğuna değinen Prof. Dr. Hasan Sözbilir; “6 Şubat depremi günümüze kadar olan en büyük kara depremi olarak değerlendiriliyor. Dünyada çok ender görülecek şekilde 9 saat arayla iki şiddetli deprem oldu. Çok fazla fayın birleşip kırılmasıyla oluşan bir depremin ardından 9 saat sonra fayların tekrar enerji üreterek şiddetli bir depremin daha olmasına sebep oluyor. Deprem mekanizması anlamında ender gözlenebilir bir durum ve bu Türkiye’de gerçekleşmiş oldu” dedi.

HARİTAYA GÖRE EFES SELÇUK TEHLİKESİ YÜKSEK OLAN BİR BÖLGEDE

Türkiye Deprem Haritası ve Efes Selçuk’ta geçmişte olan depremleri inceleyerek çıkarımlar yapan Prof. Dr. Hasan Sözbilir; “Türkiye Deprem Tehlike Haritasına bakarsak Efes Selçuk Bölgesi deprem tehlikesi yüksek olan bir bölge. 6 Şubat depreminden sonra bu harita tekrar güncellendi. Efes Selçuk bölgesi ve İzmir bölgesi kapsamında baktığımızda her tarafımızda denizler var. Denizlerimiz de de yüksek ölçekli fay hatları var. Jeoloji Biliminde ‘Gelecekte yıkıcı bir deprem olacak mı?’ sorusuna cevap vermek için geçmişte olan depremlere bakarız. Geçmişte yıkıcı bir deprem olduysa gelecekte de olacaktır. Selçuk Efes Fayı ilgili de çalışmalarımız oldu bazı sonuçların gelmesini bekliyoruz. “Son depremi ne zaman yapmış, fay kaç yılda bir kırılmış?” gibi bilgileri yakın bir zamanlar sizlerle de paylaşacağız” dedi.

“ÇOK DİSİPLİNLİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJESİ” İLE ANTİK KENTLERDE DEPREM ÇALIŞMALARI BAŞLADI

Antik Kentlerde de deprem ile ilgili çalışmalar yapmak için farklı alanlarda çalışan bilim insanlarıyla bir araya geldiklerini ve Çok Disiplinli Bilimsel Araştırma Projesi’ne başladıklarını aktaran Prof. Dr. Hasan Sözbilir; “Biz Çok Disiplinli Bilimsel Araştırma Projesi başlattık. Antik kentlerin çoğunlukla fayların üzerine yerleştiğini görüyoruz. Aslında yaşamsal alanda faydan çok uzakta yaşayamayız çünkü sular, maden kaynakları, dağ ve ova sınırı fay dediğimiz yerde vardır. Bir şekilde faylara yakın yaşamak zorundayız. Burada önemli olan şey nasıl yaşamamız gerektiğini bilip anlamamız. Fayın izin verdiği ölçüde yapılaşma olursa hiçbir canı kaybetmeyiz. Biz bu proje kapsamında deprem zamanında gelişmiş postseismis etkilere bakacağız. Yani bir insanın yapamadığı, doğanın kendisinin yaptığına inandığımız, antik kentlerdeki bazı görsel verilerden yola çıkarak deprem izlerine bakacağız. İncelediğimiz antik ketlerde günümüzün teknolojisinin ışığında yaptığımız çalışmalarla depremin ne zaman olduğunu anlayabileceğiz. Antik kentlerdeki deprem izine ait olduğunu düşündüğümüz her türlü veriyi topluyoruz ve o dönemin depremlerini yaşlandırmaya çalışıyoruz. Bu da bize bu bölgelerin kaç yılda bir deprem gördüğünü gösterecek. Bu çok önemli çünkü deprem olma sıklığını alansal ölçekte anlarsak deprem üretme sıklığını görebiliriz” dedi.

TÜM TÜRKİYE İÇİN AFET RİSK AZALTMA PLANI VAR

Tüm Türkiye özelinde il ve ilçe bazında afet kaynaklarını belirlemek ve bu kaynakların tehlike ve risk analizlerini yapmak için plan oluşturulduğunu aktaran Prof. Dr. Hasan Sözbilir; “Özellikle 2021 yılında tüm Türkiye için Afet Risk Azaltma Planları yapıldı. Bu İzmir bazında her ilçe için yapıldı. Belli masalar oluşturulup çalıştaylar yapıldı. Efes Selçuk’un sadece deprem değil doğal afet tehlikesi anlamında hangi riskleri olduğunu, sel riski, heyelan riski gibi konuların hepsi günlerce çalışılarak ortaya kondu ve artık İzmir İl Afet Risk Azaltma Planı var. Burada da Efes Selçuk ile ilgili yapılması gereken birçok eylem planı var. Neyi nasıl yapacağız sorusu artık yok hepsi planlanmış ve yazılmış durumda” dedi.



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Hareketlilik Haftası’na yoga ve pilatesli karşılama

Balçova Belediyesi Avrupa Hareketlilik Haftası’nı düzenlediği yoga ve pilates etkinliği ile karşıladı. Adalet ve Demokrasi Parkı’nda gerçekleşen etkinliğe kadınların gösterdiği ilgi memnu...

Gaziemir Belediyesi’nden alzheimer hastalarına tam destek

Gaziemir Belediyesi’nin Alzheimer Demans Danışma ve Dayanışma Merkezi’nde verdiği hizmetlerle alzheimer ve demans hastalarının fiziksel ve zihinsel kapasiteleri korunuyor. Hasta yakınları...


İzmir’de atıklar fidana dönüşecek

İzmir Büyükşehir Belediyesi, daha temiz bir kent için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. 20 Eylül Dünya Temizlik Günü kapsamında farkındalık etkinliği düzenlendi. Sivil toplum örgütleri ...

Bayraklı’da ücretsiz kültür-sanat kursları başlıyor

Kültür-sanat kurslarını Bayraklı Sanat ve Müzik Akademisi (BASAMAK) çatısı altında bir araya getiren Bayraklı Belediyesinde 14 Ekim’de başlayacak ücretsiz kurslar için kayıtlar devam ediy...


CHP'li Arslan'dan Hükümete Sert Eleştiri

CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, enerji sektöründe sübvansiyon söylemlerini eleştirerek, hükümetin vatandaşın sırtına yük bindirdiğini söyledi. 22 yıldır elektrik üretimi ve dağıtımın...

Ödemiş Belediyesi hizmetlerine tek bir numara ile ulaşabilirsiniz!

Ödemiş Belediyesi vatandaşların taleplerine en kısa sürede yanıt verebilmek amacıyla 444 33 95 hattını (telefon ve WhatsApp) aktifleştirdi. Belediye hizmetleriyle ilgili tüm talep ve şikâ...


Selçuk Efes Kent Belleği’nde Ayasuluk Kazıları Söyleşisi

Selçuk Efes Kent Belleği’nde düzenlenen Ayasuluk Söyleşileri’nin ilk konuğu “Ayasuluk Kazısı ve İnsanın Biyokültürel Yolcuğu” başlıklı söyleşisiyle Dr. Mehmet Görgülü oldu. Söyleşide Adli...

Bayraklı’da Gaziler Günü kutlandı

Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, Gaziler Günü dolayısıyla Muharip Gaziler Derneği’ni ziyaret etti, Bayraklı Sevgi Yolu Atatürk Anıtı’na çelenk sundu. Başkan Önal, “Vatanımız uğruna c...


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

'Prens'in yıldızı Giray Altınok baba oldu! Bebeğin ismini açıkladı...

"Güldür Güldür" ile tanındıktan sonra "Prens" dizisiyle çıkış yakalayan Giray Altınok baba oldu. Güzel haberi, ünlü oyuncu sosyal medya hesabından duyurdu. Giray Altınok, başrolünü oynadı...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Maymun Çiçeği Kontrolden Çıktı!

Afrika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), maymun çiçeği salgınının Afrika'da kontrol altına alınamadığını duyurdu. Vaka sayısı geçen yıla göre %177 artarken, ölümler %38,5 yükseldi. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) yeni varyantın tespit edilmesi üzerine durumu uluslararası halk sağlığı acil durumu olarak ilan etti.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR