Bahar depresyonunun işareti olabilir!
Bahar depresyonunun mevsim geçişlerinde insanları olumsuz etkilediğini belirten Uzman Klinik Psikolog Melike Akpınar Kadıoğlu, “Kişi günlük yaşamına devam etmekte zorlanıyorsa, işlevselliğini sürdüremiyorsa, günlük yaşamın getirdiği sorumlulukları yerine getirmekte zorlanıyorsa, sosyal çevreden çekilmişse, uyku ve iştahtaki bozulmaları kontrol edemiyorsa destek alması önerilir” dedi.
Uzman Klinik Psikolog Melike Akpınar Kadıoğlu, mevsim geçişi zamanlarında sık rastlanan bahar depresyonu hakkında uyarılarda bulundu.
Bahar depresyonun ne olduğundan bahseden Uzm. Klnk. Psk. Kadıoğlu, “Majör depresyonun alt türlerinden olan ‘mevsimsel depresyon’, halk arasında bahar depresyonu olarak da bilinir. Sonbahar ve kış aylarında ortaya çıkan, baharın ve yazın gelmesiyle beraber azalan ya da yok olan bir duygudurum bozukluğudur. Yazın bitişiyle günlerin kısalması, gün ışığının azalması, karanlıkta okula/işe gitmek insan vücudunu birçok açıdan etkiler. Araştırmalar gün ışığının insan bedeni üzerinde fizyolojik, psikolojik ve hormonal açıdan etkileri olduğunu göstermektedir. Dünyaya bakış açımız duygularımızla orantılıdır. Hava sıcaklığının kişiler üzerindeki etkileri oldukça fazladır. Havanın bulutlu veya yağmurlu olması, bazı insanlarda daha karamsar bir duygudurumun tetikleyicisi olabilir. Mevsimsel depresyon diye tanımlanmasının sebebi ise depresif atakların mevsime bağlı olarak gelişmesi ve sonlanmasıdır” diye konuştu.
"DEPRESİF NÖBETLER AYNI MEVSİMDE TEKRARLIYORSA DİKKAT"
Aynı mevsimlerde tekrarlayan şikâyetlere dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Uzm. Klnk. Psk. Kadıoğlu, “Bahar depresyonunu tanımlarken dikkat edilmesi gereken temel nokta; depresif nöbetlerin aynı mevsimde tekrarlı bir şekilde yaşanması ve diğer aylarda kişinin ruh halinin tamamen düzelmiş olmasıdır” dedi.
"SOSYAL İLİŞKİLERDEN ÇEKİLME OLABİLİR"
Uzm. Klnk. Psk. Kadıoğlu, bahar depresyonunda görülebilecek belirtileri ise şöyle sıraladı:
"Uyku düzeninde bozulmalar (normalden daha çok uyuma hali ya da hiç uyuyamama).
Değersizlik, suçluluk, ümitsizlik, sinirlilik, karamsarlık hisleri.
Sosyal ilişkilerden çekilme.
İştahta bozulmalar (normalden fazla yemek ya da iştahsızlık).
Odaklanma ve dikkati sürdürmekte zorlanma.
Normal zamanda ilgi uyandıran şeylere karşı ilgi-istek kaybı.
Cinsel istekte azalma.
Halsizlik, enerji kaybı, eyleme geçmek istememe ve içe dönme.
Uyuşukluk gibi semptomlar gözlenebilir."
"TEŞHİS İÇİN AYNI SEMPTOMLARIN 2 SENE TEKRAR ETMESİ GEREKİYOR"
Tanı konma sürecine değinen Uzm. Klnk. Psk. Kadıoğlu, “Depresif bir bozukluğun mevsimsel depresyon olarak tanımlanabilmesi için en az 2 sene arka arkaya aynı mevsim içerisinde yukarıdaki semptomlar birkaç ay boyunca devam etmeli, diğer mevsimlerde ise kişi tamamen düzelmiş olup, tüm semptomların iyileşmiş olması gerekmektedir. Mevsimsel depresyonun cinsiyet özelinde görülme oranı, diğer depresyon türlerinde olduğu gibi kadınlarda erkeklerden daha fazladır” dedi.
"BAHAR DEPRESYONUNU ATLATABİLECEK TAVSİYELER"
Uzm. Klnk. Psk. Kadıoğlu, bahar depresyonuyla başa çıkmak için şu önerilerde bulundu:
“Yapılan çalışmalar vücuttaki serotonin düşüklüğünün depresyon üzerinde etkisi olduğunu göstermiştir. Güneş ışığına maruz kalan vücudun serotonin seviyesinde artış gözlemlenir. Bu yüzden güneşli günlerde mutlaka güneş ışığından yararlanılacak programlar yapmak, aydınlık ortamlarda çalışmak, seyahat planı yapılacaksa daha güneşli yerler seçmek, sosyal yaşamın bir parçası olmak, fiziksel aktiviteler yapmak, yeni hobiler edinmek, uyku düzenine dikkat etmek, negatif içeriklerden uzak durmak mevsim depresyonuyla başa çıkmada kullanılabilecek yöntemlerden bazılarıdır. Bunun dışında, ruh sağlığı uzmanları tarafından verilen farmakolojik tedaviden ve psikoterapiden yararlanabilir.”
"UYKU VE İŞTAHTAKİ BOZULMALAR KONTROL EDİLEMİYORSA DESTEK ALINMALI"
Bireyin hangi durumlarda uzman kişilerden destek alması gerektiğine dikkat çeken Uzm. Klnk. Psk. Kadıoğlu, “Kişi günlük yaşamına devam etmekte zorlanıyorsa, işlevselliğini sürdüremiyorsa, günlük yaşamın getirdiği sorumlulukları takip etmekte ve yerine getirmekte zorlanıyorsa, sosyal çevreden çekilmişse, uyku ve iştahtaki bozulmaları kontrol edemiyorsa, destek alması önerilir” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Balık tüketimi yüzde 28 azaltıyor!
Balık, yapılan araştırmalara göre saldırganlığı azaltan omega-3 yağ asitlerini içeriyor. Aynı zamanda omega-3'ün şizofreni ve kötü beslenme üzerindeki önleyici etkilerine ilişkin önceki v...
Şizofreni hastalarının neden sesler duyduğu ortaya çıktı
Şizofrenide işitsel halüsinasyonların, iç seslerin bastırılmasında başarısızlık ve iç seslere aşırı aktif tepki olmak üzere iki hatalı beyin sürecinden kaynaklanabileceği ortaya çıktı. He...
Altın baharatın görünmeyen yüzü: Şifa mı, tehlike mi?
Yüzyıllardır geleneksel tıpta şifa kaynağı olarak kullanılan zerdeçal, günümüzde de popülaritesini koruyor. Özellikle antioksidan ve anti-inflamatuar özellikleri sayesinde 'altın baharat'...
Meme kanseri gençlerde artıyor
Amerikan Kanser Derneği'nin raporuna göre, meme kanseri ABD'li 50 yaş altı kişilerde artışa geçti, ölüm oranı düştü. ABD'de yayımlanan rapor, meme kanserinin 50 yaş altında arttığını anca...
Brokolinin bağırsak sağlındaki gizemli rolü ortaya çıktı
Yapılan yeni bir bilimsel araştırma, brokolinin bağırsak sağlığını destekleyen ve hastalıkları önleyici özelliklere sahip olabileceğini gösterdi. Penn State Üniversitesi’nden bilim insanl...
Kırmızıya dönüyorsa besin değerini kaybediyor!
Soğuk algınlığı, grip ve boğaz ağrısı gibi rahatsızlıklar için kış aylarında sıklıkla tercih edilen ıhlamur, inatçı öksürüğe de iyi geliyor. Soğuk havaların gelmesiyle birlikte aktarlarda...
Alzheimer hastalarına nasıl davranılmalı
Giderek daha da yaygın görülmeye başlayan Alzheimer ilerledikçe, hastalar sık sık hafıza kayıpları yaşar, basit görevlerde bile zorlanır ve hatta ailelerini ya da nesneleri bile tanıyamaz...
Sabahları yapılan bu hata kansere mi sebep oluyor?
Uzun zamandır yapılan araştırmalar, diş eti hastalığıyla bağlantılı olan yüksek bakteri seviyelerinin, diyabet ve yüksek tansiyonun yanı sıra kanser olasılığını da artırabileceğini göster...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Ezgi Mola, kadın cinayetlerine sessiz kalmadı
Geçen gün Türkiye gündemine sarsıcı bir şekilde düşen kadına yönelik taciz, şiddet ve kadın cinayetleri gündeminin ardından ünlü isimler sessizliklerini bozdu. Ezgi Mola, kadın cinayetler...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Balık tüketimi yüzde 28 azaltıyor!
Balık, yapılan araştırmalara göre saldırganlığı azaltan omega-3 yağ asitlerini içeriyor. Aynı zamanda omega-3'ün şizofreni ve kötü beslenme üzerindeki önleyici etkilerine ilişkin önceki varsayımları da doğruladı. Pennsylvania Üniversitesi'ndeki (ABD) bilim insanları, omega-3 yağ asitlerinin beyin kimyasını etkileyebileceğini ortaya çıkardı.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.