Yukarı
420483

Vitamin takviyeleri sandığınız kadar masum değil!

03 Şubat 2025 09:04

Günlük hayatta sıkça kullanılan vitamin takviyeleri gerçekten gerekli mi? Uzmanlar, bilinçsiz vitamin tüketiminin böbrek hasarına yol açabileceğini söylüyor.

İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi (İÜC) Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sait Gönen yaptığı açıklamada, vücutta emilim bozukluğu yoksa kişinin vitaminlerin büyük çoğunluğunu gıdalardan aldığını söyledi.

D vitamininin ise güneş enerjisindeki morötesi ışınlardan elde edildiğini dile getiren Gönen, "O da yazın haziran, temmuz, ağustos aylarında saat 11.00-15.00 arasında herhangi bir koruyucu sürmeden direkt güneş ışığından faydalanılarak sentezlenir. Gıdalarda da var ama yetersiz. Onun için bazı Batı ülkelerinde ve ABD'de gıdalara D vitamini takviyesi yapılıyor. D vitamini eksikliği, özellikle plazalarda çalışan, akşama kadar güneş görmeyen kesimlerde olur. Bunun için de dışarıdan takviye gerekir" diye konuştu. 

Prof. Dr. Gönen, tahlillerde bir eksiklik yok ise B vitamini, D vitamini kompleksleri ile C vitamini almanın anlamsız olduğunu belirterek, "Bazı vitaminlerin fazla alınması böbreklerimize zarar verebilir. Böbrek hasarına yol açabilir. En masumu yine böbrekleri biraz fazla çalıştır, gereksiz bir alım olur. Ekonomik olarak da gereksiz bir yük olur" diye konuştu.

Meyvelerde C vitamini, tahılda ve sebzelerde B vitamini, ıspanak gibi sebzelerde ise magnezyum olduğuna dikkati çeken Gönen, vücutta bağırsaklarda emilim kusuruna yol açan çölyak ile glütene duyarlılık olabileceğini vurguladı.

Gönen, "Vitamin ve mineral eksiklikleri tahlilde belli olur. Tahlilde eksiklik varsa, hastamızın şikayetleri bulunuyorsa doktor kontrolünde bu eksiklikleri gidermekte fayda var." ifadelerini kullandı.

Bazı vitamin ve minerallerin belirli dönemlerde sosyal medyada gündeme geldiğine işaret eden Gönen, vücutta olması gereken magnezyum aralığının 30-50 mililitre olduğunu söyledi.

"Gıdalarda da büyük oranda magnezyum var"

Prof. Dr. Gönen, bazı dönemlerde magnezyumun mutlaka dışarıdan alınması gerektiğini aktararak, "Aldığınız gıdalarda da büyük oranda magnezyum var. Bazen emiliminde sorunlar ve hastalarımızda birtakım spazmlar, kasılmalar olabilir. Bu gibi durumlarda magnezyum yapılan tahlilde de alt sınırlarda ise takviye gerekebilir. Kalsiyumun daha iyi emilebilmesi için de magnezyuma ihtiyaç var. Kalsiyum eksikliği olduğunda da buna gerek olabilir" bilgisini verdi.

Tahlil sonrası doktor kontrolünde takviye alınması gerektiğini vurgulayan Gönen, bireysel olarak kullanılan vitaminlerin fayda sağlamadığını belirtti.

Prof. Dr. Gönen, magnezyum çeşitlerinin birbirlerine bir üstünlüğü olmadığını belirterek, şunları kaydetti:

"Uyku düzeni, kas kramplarıyla birlikte laboratuvarda magnezyum eksikliği belirlenmiş ise o zaman magnezyum takviyesine gereklidir ama uyku düzensizliği, kas ağrılarına yol açan eksikliğin dışında da bir dizi neden var. Bu şikayetleri var diye herkesin magnezyum almasına gerek olmadığı kanaatindeyim. Yaşam tarzı, disiplinli dengeli beslenme, düzenli egzersiz konusu organizmadaki karbonhidrat, lipit ve protein metabolizmasını düzenlemede oldukça önemlidir. Biz herkese yaşam tarzı disiplini öneriyoruz. Endokrin ve metabolizma hastalıkları uzmanı olarak diyabetiklerde, bozulmuş glikoz toleransı olanlarda, halk arasındaki gizli şekeri bulunanlarda disiplin oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı. sözcü



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Beyninizin iyi çalışıp çalışmadığını nasıl anlarsınız?

Beynimiz de tıpkı kalbimiz, kaslarımız ve cildimiz gibi zamanla yaşlanır. Tabii yaşlanma hızı herkeste farklıdır Bunu anlamak için bazı sinyalleri dikkate almak gerekir. Yaş ilerledikçe d...

Yeni bir hastalık keşfedildi! 13 kişide görüldü!

İspanya'da Türkiye'den bilim insanlarının da dahil olduğu ekip yeni bir hastalık keşfetti. Şu anda 13 kişide görülen nörolojik hastalığın dünya çapında vakalarının artacağı belirtildi. Am...


Türkleri sevindiren dev araştırma tamamlandı

İngiltere’de tamamlanan dev çaplı bir araştırma, bu üç içeceğin birlikte ve dengeli tüketilmesinin ölüm riskini azaltarak yaşam süresini uzattığını ortaya koydu. Uzmanlara göre sırrı mikt...

Varis vücutta ‘Pıhtı’ riskini artırabilir

Estetik bir sorun gibi algılanan varis, bazen ciddi sağlık problemlerine yol açabilir. Damar içerisinde pıhtı oluşması ve akciğere pıhtı atması gibi… Varis, toplumumuzda yaygın görülen bi...


Ağrı kesicileri doğru kullanıyor musunuz?

Bir ağrınız olduğunda hemen ağrı kesicilere yöneliyorsanız yanlış yapıyorsunuz… Çünkü uzmanlar, ağrıdan kurtulmak isterken, vücudunuzda bir hasar oluşabileceğine dikkat çekiyor… Dolayısıy...

Temizlik yaparken akciğerlerinize dikkat!

Temizlik ürünlerini çok sık kullanıyorsanız dikkatli olmanızda yarar var. Zira bu ürünlerin oda sıcaklığında yaydığı ve gözle görülmeyen kimyasal dumanlar akciğerleriniz için ciddi bir te...


Işık açıkken uyuyanlar yandı

Yapılan yeni araştırmalar, uyku sırasında ortam ışığının açık olmasının kalp ve damar sağlığı üzerinde ciddi etkiler oluşturabileceğini ortaya koydu. Uzmanlara göre tamamen karanlıkta uyu...

Anksiyetenin haritası çıkarıldı...

İngiltere’deki bilim insanları, anksiyeteyi beyinde gözle görünür hale getiren yeni bir yöntem geliştirdi. Stresli durumlarda beynin nasıl tepki verdiğini ölçen bu araştırma, kaygının nas...


Kalp 20 dakika durursa beyin ölür mü?

Kalp krizi geçiren ve yoğun bakımda tedavisi süren şarkıcı Fatih Ürek ile gündeme gelen kalp durması süresine göre beyni farklı şekillerde etkileyebilir. Geçtiğimiz günlerde evinde kalp k...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Ünlü oyuncu gençlik aşkıyla 30 yıl sonra yeniden bir arada

Oyuncu Yeşim Ceren Bozoğlu, gençlik yıllarındaki ilk aşkı Korhan Beba ile 30 yıl sonra yeniden bir araya geldi. Yıllar önce Korhan Beba ile çekildiği bir fotoğrafı Instagram'da yayımlayan...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Beyninizin iyi çalışıp çalışmadığını nasıl anlarsınız?

Beynimiz de tıpkı kalbimiz, kaslarımız ve cildimiz gibi zamanla yaşlanır. Tabii yaşlanma hızı herkeste farklıdır Bunu anlamak için bazı sinyalleri dikkate almak gerekir. Yaş ilerledikçe diğer organlar gibi beynimiz de yıpranır. Stres, uykusuzluk, beslenme, vücudumuzdaki toksin birikimi ve hareketsizlik gibi etkenler de bu süreci hızlandırabilir.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR