Kongrenin kaybedeni; Deniz Yücel ve Tunç Soyer oldu..

   CHP İzmir İl Kongresi dün Celal Atik Spor Salonunda yapıldı. Başlangıçta delegenin çarşaf listeyle seçim startını vermesi bir süreliğine heyecan yaratmış olsa da, bu heyecan maalesef kısa süre sonra sona erdi. Çünkü seçime katılmak isteyen diğer iki aday yeterli imzayı bulamayarak çekilmek zorunda kaldı. Böylelikle çok adaylı parti içi yarış sekteye uğramış oldu.

   Burada hakkını vermek gerekirse, CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır’ı da ayrıca kutlayalım. Seçimin çarşaf liste ile yapılması için yoğun bir çaba sarf etti Bayır.

   İl başkan adayı olan Ezgi Deniz Urunga’nın baskılara maruz kaldığı için yarıştan çekildiğini açıklaması, bence CHP’de çok sesliliğe karşı tahammülsüzlüğün ne denli ağır olduğunun adeta bir göstergesiydi. Daha da ötesi kadın bir adayı içine sindiremeyen anlayışın ayıbıydı.

   Tek imzayla yola çıkmasına rağmen, fincancı katırlarını ürküten bir duruş sergileyen Sayın Urunga’yı cesaretinden dolayı kutlamak gerekir. Bence kaybeden değil kazanan oldu. Kaybedenler genel Merkezin gücünü eline alıp, kişisel ihtirasları için koltukları işgal edenler olmuştur.

   Bir diğer aday Cüneyt Oğuz’un “Mükerrer oy” topladığı gerekçesiyle divan kuruluna takılması da bir başka tartışma konusuydu. Kendisine eksik oyların tamamlaması için ek süre verilmemesi, divanın tarafsızlığına gölge düşürdü. Bu tutum aynı zamanda teamülleri de yerle bir etti.

   Gelelim kongrede yaşananlara.

   Mevcut İl Başkanı aynı zamanda Başkan adayı Deniz Yücel bence büyük hayal kırıklığı yarattı. Yücel’i  destekleyenler arasında başta Kılıçdaroğlu, Tuncay Özkan, Milletvekilleri ve çok sayıda İlçe ve Belediye Başkanı olmasına rağmen, 611 delegenin sadece 253’nden oy alması kendisini de ne yazık ki tartışılır bir hale getirdi.

   Sonuçların açıklanmasından sonra Yücel sıralamada, yönetim kurulu listesine seçilen 13 üyenin altında yer aldı. Bu tartışmalı tablonun kongre salonunda “Topal ördek ve pirus zaferi..” gibi söylemlere de neden olduğunu söylemek gerekir. Yücel’in kaybı sadece bununla da kalmadı. Kurultay delegeliği listesindeki sıralamada da oldukça alt sıralarda kendisine yer bulabildi.

   Her ne kadar listesi yara almış biçimde kazanmış olsa da, kişisel olarak Deniz Yücel delegenin güvenoyunu almış bir Başkan değil. Bundan böyle nasıl bir yol izleyecek hep birlikte göreceğiz.

   Bu kongrenin kaybedenleri arasında Tunç Soyer de var demiştim. Soyer şu sürece kadar, gerek bizzat gerek ekibi aracılığıyla birçok yere müdahale etti. Ancak etkisiz kaldı. Çünkü yetki verdiği bilinen Mustafa Özuslu ve Rıfat Nalbantoğlu her şeyi ellerine gözlerine bulaştırdı.. Delege bunun faturasını da dünkü kongrede kısmen olarak Soyer ve ekibine de kesti.

   Bundan sonra siyasi arenada bu ekibe CHP içerisinde kimsenin güveneceğine de pek ihtimal vermiyorum. Çünkü yolda bulduklarını yola çıktıklarıyla değişen bir anlayışa kimse prim vermez. Bilmem anlatabildim mi?