- İmralı Heyeti Barzani ile görüştü
- Münih’ten kötü haber! Anne ile çocuğu yaşam savaşını kaybetti
- Özgür Özel 'Şaibeli Kurultay' İddialarına Ateş Püskürdü! 'Çirkin Bir Saldırı Yapılıyor, Oyuna Gelenler Oldu'
- Tugay'dan 'şaibeli Kurultay' iddialarına yanıt: Karşılık verip dava açacağım!
- CHP İzmir İl Başkanı Aslanoğlu: İftiralar bizleri derinden yaralıyor

Göz kapaklığı düşüklüğünün sebepleri
Göz kapağı düşüklüğünün sadece kozmetik bir sorun olarak görülmemesi gerektiğini belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Barış Yeniad “Genellikle ileri yaşlarda kaslardaki zayıflamayla ortaya çıkan bu durum travmalar, sinir felçleri veya göz kapağı yapısını bozan kitleler nedeniyle de oluşabilir’’ dedi.
Göz kapağı düşüklüğü (pitozis), genellikle yaşlılarda görülse de bebek ve yetişkinlerin de karşılaştığı bir problemdir. Bu sorunun en sık yaşlanma ya da bazı sağlık sorunları nedeniyle oluşabileceğini belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Barış Yeniad, ‘’Düzeltilmezse zamanla artabilir. Ancak tedaviden önce mutlaka nedeni araştırılmalıdır’’ uyarısında bulunarak, şu bilgileri paylaştı:
Prof. Dr. Barış Yeniad
Altta yatan sağlık sorunlarından kaynaklanabilir
En sık göz kapağı düşüklüğü nedenleri; yaşa bağlı göz kapağını kaldıran kaslarda zayıflama, göz bölgesine gelen travmalar, göz kapağı yapısını bozan kitleler, geçirilmiş göz ameliyatları, miyokondrial miyopati gibi kas hastalıkları, ani gelişen anevrizma, hipertansiyon ya da diyabet gibi sağlık sorunları ve doğuştan göz kapağı kaslarının yeterli gelişmemesidir.
BEBEKLERDE ACİLEN DÜZELTİLMELİ
Doğuştan göz kapağı düşüklüğü göz kapaklarını yukarı kaldıran ”levator palpebralis” olarak adlandırılan kasın yeteri kadar gelişmediği durumlarda ortaya çıkar. Doğuştan göz kapağı düşüklükleri sadece estetik bir durum değildir. Eğer göz kapağı, göz bebeğini kapatacak kadar düşükse o gözde tembellik riski olduğundan ileride görme kayıplarına yol açabilir. Bu nedenle düşüklüğün acilen düzeltilmesi gerekir. Tedavi cerrahidir ve başka bir tedavi seçeneği bulunmamaktadır. Doğuştan kapak düşüklüklerinde en sık uygulanan yöntem frontal askı cerrahisidir.
KATARAKT AMELİYATI GEÇİREN KİŞİLERDE DAHA SIK GÖRÜLÜR
Yetişkinlerde göz kapağı düşüklüğü en sık yıllar içinde göz kapağını kaldıran kasın zayıflamasına bağlı olarak gelişir. Bu durum özellikle ileri yaşta katarakt ameliyatı geçirmiş hastalarda daha sık görülür. Bunun dışında travmalar, sinir felçleri veya göz kapağı yapısını bozan kitlelere bağlı olarak meydan gelebilir. Yetişkinlerde göz kapağı düşüklüğü sıklıkla kozmetik sorunlara neden olur ve düzeltilmezse zamanla artabilir. Gelişen göz kapağı düşüklüklerinin tedavisinden önce mutlaka nedeni araştırılmalıdır. “Myastenia gravis” adlı hastalığa bağlı olarak gelişen kapak düşüklüğünde, kapak seviyesi sabaha normal olmasına karşın günün ilerleyen saatlerinde giderek artar. Bazı göz siniri felçlerinde kapak düşüklüğü meydana gelebilir. Bu düşüklükte göz kapağı seviyesi hep aynıdır ancak beraberinde göz bebeği büyüklüğünde anormallik ve göz hareketlerinde kısıtlılık görülür.
NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Göz kapağı düşüklüğünün tedavisi cerrahidir. Yapılacak cerrahi tedavi seçiminde muayenede uygulanacak tanı yöntemleri son derece önemlidir. Kapak düşüklüğünde yanlış tedavi uygulandığında yüz güldürücü sonuçlar alınamaz bu nedenle cerrahi tedavide tecrübe çok önemlidir. Tanı yöntemleri arasında en önemlisi göz kapağını kaldıran kasın ne kadar çalıştığıdır. Eğer bu kas iyi çalışıyorsa ameliyat sonrası sonuçlar çok daha iyi olur.
İKİ YÖNTEM UYGULANIR
Göz kapağı düşüklüğünde temel olarak iki yöntem mevcuttur. Birinci yöntem göz kapağını kaldıran kas yeteri kadar çalışıyorsa bu kasın kuvvetlendirilerek daha iyi çalışır hale getirildiği levator cerrahisidir. Bu cerrahi yaklaşık 15-20 dakika süren lokal anestezi altında uygulanır. Kapak yüksekliği ameliyat sırasında ayarlanır. Eğer göz kapağını kaldıran kas çalışmıyorsa göz kapağı frontal askı dediğimiz yöntemle alnımızdaki frontal kasa asılır. Askı yönteminde bacaktan alınan otojen fascia lata veya silikon gibi materyaller kullanılabilir. Frontal askı cerrahisi lokal veya genel anestezi altında yapılabilir. Çocuklarda ise her iki yöntem de genel anestezi altında yapılmalıdır. Hastaların bilmesi gereken en önemli husus kapak düşüklüğünde uygulanan cerrahi sonrasında tekrar ayarlama yapmak gerekebilir. Her iki kapak arasında 1 mm den az fark olması başarı kriteri kabul edilir. Ameliyat sonrasında dikişler ise 1. haftada alınır.
Hangi uzmana başvurulmalı?
Göz kapağı düşüklüğü sadece kozmetik bir sorun olarak görülmemeli, görme problemlerine yol açabilen ciddi bir göz hastalığı olarak kabul edilmelidir. Göz kapağı düşüklüğü tedavisini her göz doktoru yapabilmesine karşın bu konuda uzmanlaşmış göz doktorları “oküloplastik cerrah” olarak adlandırılır. Oküloplastik cerrahlar göz kapağı, gözyaşı kanalı ve göz protezi konusunda uzmanlaşmış kişilerdir. Bu konuda son derece eğitimli ve tecrübeli göz doktorlarıdır.
Ameliyat sırasında göz kapağı yüksekliği iyi ayarlanmalı
Göz kapağı düşüklüğünde en önemli şeylerden biri göz kapağı yüksekliğinin ayarlanmasıdır. Kapak yüksekliği az veya çok ayarlanırsa istenen sonuç alınamaz. Özellikle frontal askı cerrahisinde fazla düzeltmelerde göz kapağı yeterli esneklikte olmaz ve kapanmada problemler yaşanabilir. İyi kapanmayan göz kapakları nedeniyle saydam tabakamız korneada çok ciddi sonuçlar ortaya çıkabilir. Bunun önlenmesi amacıyla ameliyat sırasında göz kapağı yüksekliği iyi ayarlanmalı, ameliyat sonrasında göz yüzeyini koruyucu ilaçlar verilmelidir.
Sözcü
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Gizli stres nasıl anlaşılır?
Stresi genellikle aşırı yoğunluk, baskı veya kaygı yaşadığımızda fark ederiz. Oysa beynimizin çoğu zaman stresin etkilerini gizlediğini belirten Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, ‘’...
"Kırık kalp sendromu", kalp sağlığını tehdit ediyor
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Okay Abacı, stres, üzüntü ve geçmiş travmaların tetiklediği "kırık kalp sendromu"nun, kalp kasında geçici zayıflamaya yol açarak ciddi sağlık sorunlarına nede...
Uzmanı açıkladı: Menopozla ilgili erkeklerin bilmesi gereken gerçekler
Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Zeynep Ece Utkan Korun, menopoz sürecine dair önemli bilgiler paylaştı. Menopozun sadece kadınları değil, çevresindeki herkesi etkile...
Menenjit ve rota virüsü çocukları tehdit ediyor!
Çocuklarda menenjit ve rota virüsü vakaları artış gösteriyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Erkan Altuncu, hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerektiğini belirterek ebeveynlere...
Fazla tuz tüketiyorsanız bu belirtilere dikkat edin!
Tuz tüketiminin sağlığa zararları nelerdir? Prof. Dr. Okay Abacı, yüksek tansiyon (hipertansiyon) ve kalp hastalıklarından korunmak için tuz tüketimini azaltmanın önemine dikkat çekti. Aş...
Sigarayı nasıl bırakırsınız?
Sigarayı bırakmanın, sağlığa kalp atış hızının düzelmesinden solunum fonksiyonlarının iyileşmesine kadar birçok olumlu etki sağladığını belirten Dr. Muharrem Tokmak, bu alışkanlıktan kurt...
Sebze ve meyveler tarım ilacından nasıl arındırılır?
Sebze ve meyvelerdeki tarım ilaçları sağlığımız için büyük bir tehdit. Peki hangileri riskli, hangileri güvenli? Bu besinleri pestisitten arındırmak mümkün mü? İşte Nöroloji Uzmanı Prof. ...
Soğuk havalara dikkat: Kalp krizi riskini artırıyor!
Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Osman Uzman, kış aylarında soğuk havalarda kalp krizi riskinin arttığına dik...
İşte enfeksiyonlardan korunmanın yolları
Üst solunum yolu enfeksiyonlarının çocuklar arasında en sık görülen hastalıkların başında geldiğini söyleyen Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Manolya Kara, burun akıntısı, bu...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Deniz Seki'den sevgili itirafı: 5 yıldır birlikteyiz
Deniz Seki geçen aylarda Hülya Avşar'ın programında yaşananlarla sosyal medyaya damga vurmuştu. Seki'ye cezaevi günlerini soran Avşar'ın ısrarları sonucu şarkıcının verdiği tepkiler günde...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Gizli stres nasıl anlaşılır?
Stresi genellikle aşırı yoğunluk, baskı veya kaygı yaşadığımızda fark ederiz. Oysa beynimizin çoğu zaman stresin etkilerini gizlediğini belirten Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, ‘’Ancak bunu da vücudumuzun verdiği bazı sinyallerle anlayabiliriz’’ dedi.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.