Yukarı
416524

'Yenidoğan Çetesi' Davasında Ara Kararın Açıklanması Bekleniyor

04 Aralık 2024 10:11

'Yenidoğan Çetesi' davasına bugün devam edilecek. Mahkeme heyetinin bugün davaya ilişkin ara kararını açıklaması bekleniyor.

Tüm Türkiye'nin vicdanını sızlatan ve 22'si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı 'Yenidoğan Çetesi' davasında 22 tutuklu ve 25 tutuksuz sanığın savunmaları ile müştekilerin beyanlarının alınması dün tamamlandı.

Yaklaşık 7 saat süren ve müştekilerin dinlenildiği, cumhuriyet savcısının görüşünü bildirdiği duruşma, sanık avukatlarının beyanlarının alınması amacıyla bugüne ertelendi. Mahkeme heyetinin bugün davaya ilişkin ara kararını açıklaması bekleniyor.

'Yenidoğan Çetesi' Davasında Ara Kararın Açıklanması Bekleniyor - Resim : 1

NE OLMUŞTU?

İstanbul'da özel hastanedeki yoğun bakım ünitesine yatırılan 12 bebeğin ihmalden öldüğü iddiasına ilişkin olarak Büyükçekmece Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatılmış, soruşturmayı yürüten savcı Y.E. ise makamında tehdit edilmişti. Olayın ortaya çıkması kamuoyunda infial yaratırken, 22'si tutuklu, 47 şüpheli hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlanmıştı.

İDDİANAMEDE NELER VAR?

İddianamede şüpheliler için "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "nitelikli dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından toplamda 177 yıl 6 aydan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası istendi.

İddianamede, ölen 10 bebeğin "maktul", 5 kişinin "müşteki", Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğünün "suçtan zarar gören", 19 hastane ve sağlık şirketi "malen sorumlu", 47 kişi de "şüpheli" olarak yer aldı.

Doktor Fırat Sarı'nın lideri olduğu iddia edilen suç örgütünün sevk ve idaresini Doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir'in yaptığı belirtilen iddianamede, suç örgütünün esas amacının işletmesini devir aldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf ederek doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yaparak SGK'den üst sınırdan ödeme almak olduğu aktarıldı.

'Yenidoğan Çetesi' Davasında Ara Kararın Açıklanması Bekleniyor - Resim : 2

Sağlık Bakanlığı Müfettişliğince hazırlanan uzman görüşü raporunda, yenidoğan ünitelerindeki 10 bebeğin hayatını kaybetmesine neden olan tıbbı eksikliklere yer verildi. Buna göre, fezlekede maktul olarak yer alan bebek A.K'nin ölümüne ilişkin değerlendirmede, solunum sıkıntısı artan bebeğe devre olmadığı için entübasyonun gecikerek yapıldığı belirtildi. Tekrarlayan resusitasyonlar (solunumu veya kan dolaşımı durmuş bir kişiye dışarıdan yapılan destekleyici müdahale) ile hastanın ertesi güne kadar yaşatıldığı belirtilen raporda, o sırada hastanede bulunması gereken Dr. D.E'nin görevinin başında olmadığı ifade edildi.

Raporda, ayrıca hasta yönetiminin hemşireye bırakıldığı da kaydedilerek, bebeğin ölümünden Dr. D.E, ile Dr. İ.G. ve hastane yönetiminin sorumlu olduğu belirtildi. Bebek M.N.O'nun ölümüne ilişkin değerlendirmede de 6 aylık bebeğin çocuk yoğun bakımı yerine, doktoru olmayan yenidoğan yoğun bakımına sevk edildiği, burada da doktorun haberi olmadan hemşirenin müdahalede bulunduğu anlatıldı. Bebek H.K. ile ilgili tespitte ise, hastaya kalp masajı yapıldığı esnada Dr. D.E'nin orada olmaması nedeniyle Dr. İ.G. tarafından olayın örtbas edilmesi için ölüm saati değiştirilerek, epikriz yazdırıldığı aktarıldı.

Raporda, bebek Ö.H'ye kalp masajını hemşirelerin yaptığı belirtilerek, bu esnada kullanılan en önemli ilacın adrenalin olduğu, ancak Dr. İ.G'nin hemşirelere "adrenalini kapat" talimatını vererek, yanlış yönlendirme yaptığı vurgulandı.

Raporda ayrıca, bebek M.S'nin, yenidoğan temel bakımının gereklerinin yerine getirilmemesi, ameliyat edilebileceği bir merkeze sevk edilmemesi ve hastayı hayatta tutan "prostavazin" isimli ilaç tedavisinin kesilmesiyle ihmallere bağlı olarak hayatını kaybettiği kaydedildi.

Fezlekede maktul olarak yer alan diğer bebeklere ilişkin değerlendirmede de ihmallere yer verildi.

İddianamede, şüpheliler arasında geçen telefon konuşmalarına da yer verildi. Şüpheli doktor Fırat Sarı ve özel hastanede çalışan acil tıp teknisyeni şüpheli Hakan Doğukan Taşçı arasında hasta sevkleri ve denetim hakkında yapılan görüşmede, Taşçı'nın Sarı'ya "Erişkin yoğun bakıma denetime gelinmesi halinde, ruhsatın ve kuvözlerin değişmesi gerektiğini, panelin fazla olduğunu, monitörün bulunmadığını, yoğun bakım içerisinde bir çok eksiklik ve usulsüz işlemin olduğunu" söylediği iddianamede yer aldı.

Reyap Hastanesindeki bebek hastaların takibini yürüten şüpheli hemşire Mehtap Sayar'ın şüpheli Hasan Basri Gök'le yaptığı telefon konuşmasında bebek hastanın tedavisinin uygun olmayan koşullarda gerçekleştirildiği anlatılan iddianamede, konuşma içeriğinde şüpheli Gök'ün "Mehtap çocuğu öldür elli satürasyonlu çocuk mu olur" dediği, Sayar'ın ise "Öldüreceğim de öldürsem de bir dert biliyorsun yani" dediği aktarıldı. İddianamede, tedavi yöntemlerinin usulüne uygun değil örgüt faaliyetine hizmet edecek şekilde yapıldığı değerlendirildi.

Şüpheli doktor Şeyhmus Çelik'in hastanede olması gerekirken gitmediği, denetim olması ihtimaline karşı özellikle sabah hastanede bulunması gerektiğinin söylendiği anlatılan iddianamede, şüpheli Gıyasettin Mert Özdemir'in şehir hastanesinden kabulünü yaptığı bebeği, maddi menfaat karşılığında anlaşmış olduğu Fırat Sarı'nın hastanelerine yönlendirdiği kaydedildi.

NE KADAR CEZA İSTENİYOR?

İddianamede, şüpheliler Fırat Sarı ve İlker Gönen'in 10 kez "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "nitelikli dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve 11 kez uygulanmak üzere "resmi belgede sahtecilik" suçlarından toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9'ar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.

Şüpheli Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi", "kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis istendi.

Diğer şüpheliler hakkında da benzer suçlardan hapis cezaları öngörülen iddianamede, ayrıca, malen sorumlu olarak belirtilen hastaneler ve hastanelerin bağlı olduğu şirketler lehine "dolandırıcılık" suçu işlenerek maddi menfaat temin edildiğinden, tüzel kişilere özgü güvenlik tedbiri uygulanması, hastanelerin ve şirketlerin kapatılıp mal varlıklarına el konulmasına karar verilmesi talep edildi.

İddianame, gönderildiği Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince değerlendiriliyor.

Kaynak: Gerçek Gündem



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

CHP'nin yeni Gençlik Kolları Başkanı'ndan 'iktidar' sözü

CHP'nin yeni Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın, "Tarihimizin en genç kadrolarının Türkiye’nin birinci partisi yapması gibi, CHP'nin iktidarını da partinin öz gücü olan gençler kuracak." d...

Yerlikaya'dan 'göçmen' açıklaması: 150 bin Suriyeli adresinde yok

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, adres tahkikatı yaptıklarını ve 150 bin 327 Suriyelinin adreslerinde olmadığını ifade etti. Bakan Yerlikaya, Türkiye'de 30 Kasım 2024 itibarıyla 4 milyon 17...


İmamoğlu'ndan kreş yorumu: "Hastalıklı bir kafa"

İBB Başkanı İmamoğlu, iktidarın kapatma tehdidi altındaki kreşlerle ilgili, "Biz büyük bir ihtiyaca hizmet ediyoruz. Buradan siyasi bir şey çıkarmak hastalıklı bir kafa" dedi. CHP tarafın...

CHP'li Zeybek'ten 'anket' açıklaması: Partisinin potansiyel oy oranını açıkladı!

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, Yerel Yönetimler ve Eğitim Çalıştayı’nda yaptığı konuşmada 31 Mart yerel seçim sonuçlarını işaret ederek, “Biz iktidara gidiyoruz. 32 haftadır bü...


Adalet Bakanı duyurdu: Açık Görüş izni verildi

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, '3 Aralık Dünya Engelliler Günü' nedeniyle, ziyaret hakkı bulunan engelli hükümlü ve tutukluların, 3 ila 6 Aralık tarihleri arasında yakınlarıyla açık görüş yap...

DEM'li Vekiler Kayyıma Karşı Bakanlık Önünden Seslendi

DEM Partili milletvekilleri kayyımlara karşı İçişleri Bakanlığı'nın önünde basın açıklaması yaptı. Bakanlık önünde konuşan DEM Parti Grup Başkanvekili Koçyiğit, "İktidar '2028'de iktidara...


Merak Edilen Soruya AKP'den Cevap Geldi! Genel Af Çıkacak mı?

İYİ Parti lideri Dervişoğlu ve eski milletvekili Ufuk Uras'ın MHP lideri Bahçeli'yi işaret ederek 'genel af hazırlığı olduğu' yönündeki iddialarına AKP'den cevap geldi. AKP Genel Başkan Y...

Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan'dan 'Antalya depremi' yorumu

Antalya Gazipaşa'da 4.6 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremin ardından Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan bir video paylaşarak dikkat çeken uyarılarda bulundu. An...


Yenidoğan soruşturmasında ikinci dalga: 14 kişi daha gözaltına alındı

İstanbul'da, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen 14 şüpheli ...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Melek Mosso ve Serkan Sağdıç krizi aştı

Geçen yıl evlenen Serkan Sağdıç-Melek Mosso çifti yaşadıkları krizi aşmayı başardı. Mersin'de nikâh masasına oturan çiftle ilgili geçen günlerde şaşırtan bir iddia ortaya atıldı. Bir sene...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Türkiye’de her 30 kişiden 1’i diyabet olduğunu bilmiyor!

Dahiliye Uzmanları Derneği’nin (DAHUDER) Türkiye genelinde yaptığı tarama çalışmasında her 30 kişiden 1’inin diyabet hastası olduğunu bilmediği ortaya çıktı. Diyabet farkındalığının düşük olması, tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilecek riskler taşıyor.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR