Meclis kürsüsünde Free İmamoğlu pankartı

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı ve tutuklanarak görevden alınan Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun afişleri her yerden toplatılırken CHP'li Şevkin 'Free İmamoğlu' bayrağını Meclis kürsüsüne taşıdı.

CHP’li Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, konuşmasının son bölümünde ‘Free İmamoğlu’ pankartı kaldırarak, “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız ve Cumhurbaşkanı Adayımız Ekrem İmamoğlu ile birlikte bütün belediye başkanlarımıza özgürlük istiyoruz” dedi.

Meclis'te görüşülen ve daha çok Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği ancak AKP’nin bu kez kanun marifetiyle uygulamaya koymak istediği Kanun Hükmünde Kararnameleri (KHK) içeren Torba Yasa kapsamında parti grubu adına konuşan Dr. Şevkin, halkın ihtiyaçlarının değil firmaların, büyük işletmelerin önceliklerinin baz alındığını söyledi.

Şevkin, Türkiye’deki ‘Maden Yasası’nın çıkarıldığı 1985 yılından bugüne kadar tam 29 kez değiştirildiğini, 22'sinin bu değişime AKP iktidarları süresince uğramış olduğunu vurguladı. Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün (MTA), elindeki ruhsatların tamamını Maden Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’ne (MAPEG) devrettiğini, MAPEG’in de haraç mezat bu ülkenin maden yataklarını ve ruhsatlarını satışa çıkardığını ifade eden Dr. Şevkin, Türkiye'nin enerji talebinin yüzde 74'ler oranında dışa bağımlı olduğunu ve enerji bağımlılığının ülkenin bağımsızlık ilkesini de tehdit ettiğini söyledi.

“MADEN FACİALARINDAN DERS ALINMIYOR”

Türkiye'de yerli, yenilenebilir, çevreyle uyumlu enerji kaynaklarının yeterince değerlendirilemediğine dikkat çeken Dr. Şevkin, şunları söyledi:
“Türkiye'nin enerji konusunda ciddi çalışmalar yapması gerekirken iktidar Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarını çoğunluğuna güvenerek, torba yasalarla ve meclis eliyle yeniden gündeme getiriyor. Soma ilçesi maden ocağında 230 bin ton üretim yapılırken bir yılda üretim 10 kat artırıldı. Hırs, kâr ve rant; vahşi madenciliğin sonucunda 13 Mayıs’ta 301 madencimizi Soma'da toprak altında bıraktık. Peki, bundan ders çıkardık mı? Çıkarmadığımız ortada çünkü hiçbir sorumlu hesap vermedi, adalet tesis edilmedi, göstermelik cezalarla her şey kapatılmaya çalışıldı. 2014'te Ermenek'te 18 işçi, 2016'da maden kazasından sonra Siirt Şirvan'da 16, 2018'de Balıkesir Dursunbey'de 18 işçi, 2022'de Amasra'da 42 ve en son 2024'te İliç'te 9 işçi hayatını kaybetti, 1-2 işçinin arada kayıpları ne yazık ki haber dahi yapılmadı ve kaybettiklerimizi sadece rahmetle anıyoruz ama zaman artık rahmetten öte önlem alma zamanıdır.”

“VATANDAŞIN YARARINA BİR ŞEY YOK!”

Madenlerde iş cinayetlerinin sona ermesi, insanların maden facialarında, depremlerde, selde, heyelanda ölüme terk edilmemesi için hiçbir yetkilinin sorumluluk almadığı bu sürecin artık son bulması gerektiğini, kanunların yapboz tahtasından çıkarılmasının önemini anlatan Dr. Şevkin, “Türkiye ham petrol ve petrolde yüzde 91 oranında dışa bağımlı, elektrik ithalatının çoğu Gürcistan'dan, Yunanistan'dan, Azerbaycan'dan yapılıyor.  Nisan ayında elektriğe yüzde 25 oranında zam yaptılar. Dağıtım şirketleri ise yüzde 35 oranında kâr elde etti. Vatandaşın yararına bir şey yok! Halkımız; pahalı elektrik kullanım dayatmasıyla karşı karşıya!” diye konuştu.

“İLETİM SİSTEMLERİ ÖZELLEŞECEK, FATURA YİNE HALKA ÇIKACAK”

CHP’li Dr. Müzeyyen Şevkin, yüzde 83'ü özel sektöre geçmiş durumdaki hizmetlerin kamusal hizmet olması gerekirken dağıtım ve perakende satışının yüzde 100'ünün zaten özelleştirildiğini, elektrik sisteminde bir tek özelleşmeyen iletim sistemi kaldığını onun da iktidar eliyle, yakında özelleştirileceğini ve bunun bedelinin de yine vatandaşa ödettirileceğini dile getirdi.

TOPLUMUN TÜM SORUNLARINI ANLATTI

Konuşmasında, işçinin, emeklinin, asgari ücretlinin, kamu mühendis ve emekçilerinin, atanmamış binlerce öğretmenin, mühendis, şehir plancısı, sağlıkçıların ve öğrencilerin sorunlarına da değinen Dr. Şevkin, şöyle konuştu:
“Emekliler açlık sınırı altında maaşlar alıyor. Kurban Bayramı’nda kurbanlık almayı bırakın torununa harçlık veremeyen emeklilerden bahsediyoruz. Emeklilerin en azından bir kurban kadar ikramiye beklentisi var. Asgari ücretlilerin insani bir yaşam standardında artışa ihtiyacı var.

Atanmamış binlerce öğretmen, mühendis, sağlıkçı, şehir plancısı kardeşimiz atama beklerken; çiftçi selden, dondan mağduriyet yaşarken, AKP'nin yarattığı plansız programsızlıkla dışa bağımlı, mazot, gübre, ilaç, tohum, işçi borcu altında boğulurken; öğrenciler aç biilaç okula giderken, hijyenik bir okul yokken; kamuda çalışan, milyarlarca liralık projelere imza atan mühendisler yoksulluk sınırı altında sürünürken ülkede hak, hukuk, adaletin ayaklar altına alındığı ve maalesef hakkında hâlâ iddianame de hazırlanmayan belediye başkanlarımızın, öğrencilerin, gazetecilerin ve maalesef düşünürlerin tutuklu olduğu bir süreçte özgürlük haykırışımızı yineliyoruz.” Sözcü