- AYM, Tayfun Kahraman'ın 'tedbiren tahliye' talebini reddetti!
- Şehzadeler'de Olağanüstü Seçim Takvimi Netleşti
- TBMM Genel Kurulu'nda ortam gerildi! CHP'li Başarır'dan, AKP'li Şebnem Bursalı'ya 17 Aralık'ta 'ayakkabı kutusu' göndermesi
- Saray'da sürpriz görüşme: Erdoğan, YSK Başkanı Ahmet Yener'i kabul etti
- Halka arzın gözde hissesi son 10 günde 'tepetaklak' oldu!
‘Rewind/Slovenia’ 28 Aralık’a kadar görülebilir
CerModern, Türkiye ve Slovenya’dan sanatçıları buluşturan “Rewind/Slovenia” sergisine ev sahipliği yapıyor. Özgür Eryılmaz, Hakan Esmer, Semih Kaplan, Serdar Leblebici ile Ive ve Maja Subic’in eserleri, yol, bellek ve yer temaları etrafında şekilleniyor.
Bir sergiyi yalnızca sonuçlar toplamı değil, sürecin kendisi olarak okumayı seviyorum. CerModern’in ev sahipliği yaptığı “Rewind/Slovenia” tam da böyle bir anlatı: Türkiye’den Özgür Eryılmaz, Hakan Esmer, Semih Kaplan, Serdar Leblebici ile Slovenya’dan Ive Subic ve Maja Subic, 6 Kasım-28 Aralık 2025 arasında, bir yolculuğu resmin diline çeviriyor. Küratör Erkan Doğanay’ın çerçevesi net: “Zamanın Katmanları, Mekânın Hafızası” Coğrafya yalnız yer değil, üst üste yazılmış izlerin palimpsesti.
IŞIK-GÖLGE İLİŞKİSİ...
Rewind grubu, Slovenya’daki üretimlerini Loski Muzej/ Skofja Loka Kalesi ekseninde geliştirmiş; seçki, bu müzetopografya ile kurulan ilişkinin izlerini taşıyor. Proje dosyası “sonuç” yerine ortak üretim, paylaşım ve yerle temas fikrini vurguluyor; iki ülke arasında görsel bir köprü öneriyor. Müzenin koleksiyonundaki Ivan Grohar ve Subic ailesi hattı, sergideki tarih duygusunu pekiştiriyor.
Özgür Eryılmaz’da yol bir eşiğe dönüşüyor. Işık-gölge ilişkisi, spatula jestleri ve katmanlı yüzey ekonomisiyle siluetin resme evrildiği eşikler kuruluyor. İzleyici, geniş renk alanlarından nüanslı dokulara doğru çekilirken görüntü kadar bakışın da kurulduğunu fark ediyor. Eryılmaz’ın metnindeki Aruoba çağrışımı“köprü yolun parçasıdır” tam da bu yüzeyler arası geçişte karşılık buluyor.
‘KÜLTÜREL KÖPRÜ’
Serdar Leblebici seçkisinde renk bir ritim aracına dönüşüyor. Kızıl gök kubbenin altında Skofja Loka panoraması; başka bir duvarda göl-ada-çan kulesi çevresinde dolaşan yaprakimleri... Kromatik doygunluk, şehir siluetini bir renk alanı kompozisyonu gibi okutmuyor yalnız; “kültürel köprü” kavramını da biçimsel bir kurguya çeviriyor. Leblebici’nin notu serginin tınısını özetliyor: “Tüm canlılar uyum içinde yaşasın.”
Hakan Esmer, Orhan Veli’nin “Kumrular”ını bir geçicilik meselesi gibi ele alıyor: “Yolculuk olmalı.” Sisli göl, taş duvar, yağmur sonrası toprak kokusu... Bu duyusal işaretler manzarayı betimlemenin ötesinde fenomenolojik bir bakış kuruyor; yolun dışarıda olduğu kadar içeride de sürdüğünü hatırlatıyor.
Semih Kaplan, Ptuj Kalesi’ndeki Kurent festivalinin ikonografisini güncel bir plastik dile aktarıyor. Siyahbeyaz arşiv karelerinden taşınan atmosfer, origami maskeli figürler ile birleşiyor; yerel mitoloji çağdaş bir eylemsel imgeye dönüşüyor. Mimariyle kurduğu diyaloğun, sergi bütününde “yerle temas” vurgusunu güçlendirdiğini not düşeyim.
Tarihi katmanı Ive Subic (1922-1989) açıyor: partizan dönemine ait afiş estetiğinden kırsal yaşam temalarına, yağlıboyadan fresk ve mozaiğe uzanan çoklu teknik repertuvar... Ljubljana’daki parlamento binasındaki büyük mozaik ve 1979 tarihli Preseren Ödülü, Sloven modernizminin bu ana damarını işaretliyor. Maja Subic (1965) ise geleneği bugüne taşıyor: taşınabilir fresk yüzeyleri, yerle ilişkili enstalasyonlar ve bilim tarihinden ödünçlenen konularla kavramsal-fresk denemeleri.
DURAK NOKTASI
“Rewind/Slovenia”, kısacası, yol/yeşil/bellek ekseninde resmin üç farklı stratejisini buluşturuyor: katman ve eşik (Eryılmaz), renk ritmi ve panorama (Leblebici), iç yolculuğun imgesi (Esmer). Kaplan’ın performatif ikonografisi ile Subic ailesinin iki kuşaklık hattı, sergiyi hem bugüne hem tarihe bağlayan bir atlasa çeviriyor. CerModern’in salonlarında dolaşırken görünen şu: bu sergi bir “bitmişlik” vaadi değil, süreç sanatının kamuya açılmış bir durak noktası.
cumhuriyet
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Dünyaca ünlü rock yıldızları İstanbul'a geliyor
Rock dünyasının ünlüleri, 2026 yılında Türkiye'ye geliyor. Tanınmış isimler, İstanbul'da müzikseverlerle buluşacak. Kariyeri boyunca "Because the Night" ve "People Have the Power" gibi şa...
Bilgisayarla Beste Yarışması’nda ödüller sahiplerini buldu
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Zekâ Vakfı, Türkiye Bilişim Derneği (TBD) ve Halıcı Bilgi İşlem AŞ iş birliği ile düzenlenen 32. TBD-Halıcı Bilgisayarla Beste Yarışması’nın final ve ...
Ünlü piyanist Grinko, Ankara'da konser verdi
Rus müzisyen, piyanist ve davulcu Evgeny Grinko, Ankara'da verdiği konserde hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı. Besteleri milyonlarca kişi tarafından dinlenen, dünyaca ünlü Rus müzis...
2 bin 400 yıl önce batan gemide parmak izi bulundu
Danimarka açıklarında yaklaşık 2 bin 400 yıl önce batan bir deniz akıncıları teknesinde bulunan antik bir parmak izi ve kimyasal bulgular, Demir Çağı’nda bu gizemli saldırganların nereden...
5 bin yıllık iskelet şaşırttı! Taş Devri'nden kalma gizemli bir gömü...
İsveç’in başkenti Stockholm’ün yaklaşık 35 kilometre güneybatısındaki Gerstaberg köyünde yürütülen yüksek hızlı tren hattı inşaatı sırasında arkeologlar, 5 bin yıllık bir köpek iskeletiyl...
'Bak Postacı Geliyor' izleyicilerine film arasında sürpriz
Yüksel Aksu'nun senaryosunu yazıp yönettiği, oyuncu Ozan Akbaba'nın başrolünde yer aldığı 'Bak Postacı Geliyor' filminin akşam seansında izleyiciler bir sürprizle karşılaştı. Dün akşam bi...
Oya Başar’dan yıllar sonra gelen Levent Kırca açıklaması
Usta oyuncu Oya Başar, eski eşi Levent Kırca’nın ölüm haberini aldığı geceyi ve sanatçının hastalık sürecinde tedaviyi reddedişini yıllar sonra ilk kez anlattı. Usta oyuncu Oya Başar, 10 ...
Nurgül Yeşilçay traktörden indi, İstanbul'a geldi
Uzun süredir ekranlardan uzak olan ve İstanbul'u terk edip İzmir'e yerleşen oyuncu Nurgül Yeşilçay, geçenlerde traktör sürdüğü ve elektrikli testere kullandığı anları sosyal medyada takip...
6 bin 200 yıllık iskelet şaşırttı: Yaralı halde yıllarca yaşamış
Bulgaristan'da arkeologlar tarafından bulunan bir iskelet, yaklaşık 6 bin 200 yıl önce bir aslan saldırısından sağ kurtulan ancak kalıcı hasarlar alan bir gence ait olabilir. Yeni yayımla...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Tarkan'dan dikkat çeken çağrı: 'Tamamen yasaklansın!'
Megastar Tarkan, sosyal medya hesabından bulunduğu paylaşımla hayvanların yaşam hakkının korunması gerektiğini vurgulayarak, avcılığın yasaklanması çağrısında bulundu. Hep söyledim, söyle...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
En uzun boylular bu şehirde yaşıyormuş
Erkeklerde ortalama 1.74, kadınlarda 1.60 metre. Bunun sebebi ise genetik, beslenme ve coğrafya... İşte en uzun ve en kısa boyluların yaşadığı şehirler... Türkiye’de yapılan yeni bir araştırmayla şehirlerin boy ortalamaları ölçüldü. Detaylı incelemede Türkiye’de erkeklerin ortalama boyu 1.74, kadınların ortalama boyu ise 1.60 metre olarak belirlendi.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.