Bebeklerden katil yaratan düzen!

Homo sapiens’in dünyanın en barışçıl türü olmasına rağmen neden aynı zamanda en eli kanlı türüdür?

Unutmayın! 

Bugünün katili de bir zamanlar bebekti...

Katilleri değil, bebekten katil yaratan karanlığı aydınlığa kavuşturmadan Barış’a yolculuk görevimiz sona ermeyecek. 

Bebeklerden katil yaratan düzen ve cehalet hüküm sürüyorsa, o ülkede her daim masumlar yargılanacaktır!

★★★

Ne çektik be erkeklerden…

“Bebeklerden katil yaratan düzenin failleri çoğunlukla erkekler” değil mi?

Şiddet ve cinayet vakaları, savaş, kadın düşmanlığı, çocuk istismarı erkeklerin doğasında mı var?

Erkekler ne zaman iyi insan olacaklar?

Sözüm “insan erkeklere” değil...

Ancak insan olamayan, yaşama düşman, insana düşman erkeklere...

Erkekler tarafından yazılan din! yüzyıllardır tüm referanslarını kadın düşmanlığı üzerine kurguladı…

Bütün pislikler ve kötülükler böylece erkeklerin eseri oldu!

Neden? 

Sosyal gücünden yararlanan erkek ‘ayrıcalığını’ devam ettirmek istiyor.

Erkek gücünü korumak için tasarlanmış cinsiyetçi ideolojilere bağlılık gösteriyor. Bu nedenle de olumsuz sonuçlar ortaya çıkıyor.

APA üyesi psikolog Jared Skillings, ‘erkeklik ideolojisinin’ erkekler için sağlıklı olmayan karakteristik özelliği temsil ettiğini; bu tarz erkeklerin cinsiyetçi, şiddet eğilimli olduğunu ve kendi sorunlarıyla ilgilenmediklerini ifade ediyor. Kısaca erkekler yaptıkları kötü davranışların doğru olduğunu sanıyorlar…

Şiddete planlanmış bir beyin!..

Kadına düşmansınız, kadını, kadına yine siz düşman yaptınız... 

İnsanlar arasındaki ayrımcılık sizin eseriniz…

Savaşlar sizin eseriniz...

Erkekler nasıl ehlileşir, evcilleşir?

Primatolog Richard Walter Wrangham“Biz, kendini evcilleştirebilen türlerden biriyiz” diyor… Evcilleşmiş insanın davranışlarına baktığımızda daha bir dünya yol kat etmemiz gerekiyor…

Erkeklik toplumda kültürel ve sosyal normlara dayanarak inşa ediliyor.

“Erkeklik ideolojisi” ile büyütülenlerin cinsiyetçi, şiddet eğilimli olduğunu söylemek mümkün...

Rehberde ‘erkeklik ideolojisi’ tanımında, kadın(sı)lık karşıtlığı, başarı, zayıf görünmeden kaçınma, macera, risk ve şiddetin önemli yeri olduğu şeklinde geçiyor…

Çünkü geleneksel “erkeklik ideolojisi” erkeklerin psikolojik gelişimini ve davranışlarını sınırlıyor.

Erkeğe yüklenen geleneksel “cinsiyet rolü” gerilime, çatışmalara yol açıyor. Uzmanlar bu sorunun erkeklerin akıl ve fizik sağlığını olumsuz yönde etkilediğini ifade ediyorlar.

İşte bu akıl ve fizik sağlığı sorunu dünyada genelinde karmaşa ve gerilim yaratıyor… Dünyanın genelindeki karmaşayı yaratan kim, erkekler!

Sürekli kaotik dönemler yaratarak, yeni bir dönem planlarlar ve yeni bir sistem oluşturmaya çalışırlar… Ve insanlar hep ölür…

Yenidünya düzeni kurgusu, acı ve kanlı siyasi dayatmalarla tarihte olduğu gibi insan yaşamının sonunu getirecek.

Savaş ortamı hazırlayan erkeklerin yine savaş ortamına ittikleri bir dünya ile karşı karşıyayız.

İnsan olarak bütün dünyadan sorumluyuz!

Savaş ve vahşet planlayan erkekler ortalama 80 yıllık ömrümüze ecelimizle ölme hakkını bile vermiyor.

Artan bir şiddet sarmalı içerisinde insanlığın devamı mümkün mü?

“Erkeklik ideolojisi” savaşı kutsayarak, dünya da türümüzü bütünüyle sona erdirebilecek bir davranış biçimine doğru gidiyor…