Selahattin Demirtaş gerçeği

   7 Haziran seçimlerinin öncesinde en merak edilen konulardan birisi HDP'nin barajı geçip geçmeyeceği konusu. Anketlere bakılırsa HDP barajı geçecek gibi görünüyor. Bu gelişmenin en temel nedeni ise HDP'nin eş başkanı olan Selahattin Demirtaş'ın Cumhurbaşkanlığı seçim sürecini çok iyi kullanması.

   AKP iktidarı ve Tayyip Erdoğan'a yönelttiği eleştiriler, konuşmasındaki akıcılık Selahattin Demirtaş'ı en tepkili çevreleri bile ikna eder hale getirdi. Selahattin Demirtaş'ın bu etkisini gören AKP üst yönetimi ise son günlerde eleştiri oklarını buraya çevirdiler. Sanıyorum bunda HDP'nin alacağı oyların anketlerde görünmeye başlaması da etkili oldu.

   HDP bu seçimlerde bir Kürt etnik partisi olmaktan, solu da içine alan ve Türkiye'ye açılan bir parti olup olmayacağı yolunda değişik seçmen gruplarından destek bulabilir. Listeler yaparken, solun tüm renklerini içine alan HDP, seçimlerden sonra geliştireceği tavırlarda da buna uygun davranması halinde CHP'nin işini hayli zorlaştıracağa benziyor.

   Son günlerde HDP'nin barajı geçmesi halinde AKP ile koalisyon yapacağı yönündeki konuşmalar da arttı. Bu konuşmaların temelinde bir korku yaratılmak istenmesi yatıyor.

   İşte tam bu noktada Selahattin Demirtaş'ın açıklamalarındaki netlik dikkat çekiyor. HDP seçmenden bu çerçevede onay alması halinde işinin bir kat daha zorlaşacağını da bilmelidir. Türkiye partisi olmak öyle kolay bir iş değildir. CHP'nin batıdan oy alıp, doğudan oy alamadığını anımsadığımızda, HDP'ye soldan ve özellikle genç seçmenden gelen oyların karşılığında sürdürülecek milliyetçi bir politika bu oyların tekrar başka noktalara kaymasını engelleyemeyecektir.

   Sonuç olarak Selahattin Demirtaş'ı "Bizim Selo" konumuna getiren sempati bugüne ait bir olgudur. Bu olgunun kalıcı olması ise parti politikalarının oy aldığı ve almadığı kesimleri de içine alacak biçimde empati geliştirmeleri ile HDP'yi başka limanlara taşıyacaktır.

   Sözün Özü:

   Gezi sürecinde kötü bir sınav veren HDP ve Demirtaş'ın bundan ders çıkaracağını düşünüyorum. Seçimlerde yakalanması olası bir başarı sonrasında, AKP'ye dışarıdan da olsa verilecek herhangi bir desteğin faturasının, SOL camia tarafından HDP'ye kesileceği de unutulmamalı...