Dayakçı yönetimin uzlaşmaları

   DİSK Genel Başkanı Kani Beko ile Ege Temsilcisi Memiş Sarı'nın Genel Merkez binası önünde bir kadın çalışanın yandaşlarınca nasıl dövüldüğünü tüm Türkiye izledi. 

   Ne yazık ki, bu anlayışa gösterilen tepkisizlik, umursamazlık şaşırtıcı düzeyde. Belki de artık aydın ve ilerici olduğunu belirten kalem sahipleri bile Türkiye'de sendikacılığı umursamıyor, ciddiye almıyor ve bunları yazmaya değer bulmuyor.

   Belki biz İzmir'de yaşadığımız için ve belediyeler sayesinde ayakta duran DİSK'i çok ciddiye aldığımız için yanılıyoruz. Ama yine de "en kötü sendika, sendikasızlıktan iyidir" mantığı bende geçerli. Bu nedenle de DİSK'in kadın çalışanının dayak yemesini içime sindiremediğim için İzmir'de sendika üyelerinden derlediğim bazı notları sizinle paylaşacağım.

   DİSK'in İzmirli Genel Başkanı Kani Beko ve Ege Bölgesi Başkanı Memiş Sarı, korktukları isimleri sendika üyesi bile yapmıyor. Bu nedenle kendilerine olası rakipler üye yapılmayarak uzak tutuluyor.

   İzmirli belediyeler bu yöneticiler nedeniyle çok şanslı. Çünkü işveren direttiği zaman bu sendika yöneticileri işverenle uzlaşmada bir numara. Özellikle de Büyükşehir Belediyesi ve şirketlerindeki uzlaşmalardan işçi zarar görse de sendika ağalığı sistemi besleniyor.

   Büyükşehir belediyesi bünyesinde ve belediyelerde DİSK'in mevcut yöneticilerinin birinci derecede kaç yakını çalışıyor bilinemiyor. Bu sayının hayli yüksek olduğu belirtilirken, bazı yöneticilerin belediyelere ve şirketlere işe aldırdığı eleman sayısı ve yöntemi de çok tartışılıyor.

   Sendika yöneticilerinin eskiye göre yaşam biçimleri ve düzeylerindeki yükselmeler de üyelerin dikkatinden kaçmıyor. Yani öyle bir dramatik lastikçi yok karşınızda.

   Sizler Kemal Türkler başkanlığındaki DİSK'i anımsıyorsunuz ama bazı işçiler DİSK yerine Türk - İş bünyesinde olmayı tercih bile eder durumda.

   Anlayacağınız Devrimci sözcüğünün altındaki örgütlenmede alttaki işçiler o şemsiyeyi hak ediyor ama tepedekiler bu şemsiyenin maneviyatından çok maddiyatıyla ilgili.

   DİSK'in en büyük destekçisi bugün için CHP'li belediye başkanları. Emekçilere verdikleri sözler nedeniyle bu örgütlenmeleri engellemedikleri gibi arkasında duruyorlar. CHP'li belediyeler ve başkanları işçiye arka çıkarken, kadın çalışanına şiddet gösteren DİSK'in bu anlayışını da sorgulamak zorunluluğunu unutuyorlar.

    Konuyla Bağlantılı Arşiv Yazı: Kani ve Memiş'in Lastiği Patladı...