Adnan Keskin; Kullanılmış olabiliriz…

   Önceki gün CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin’in Fethullah Gülen Cemaatine bağlı bir derneğin davetlisi olarak İsveç’e gittiğini yazmış, “Adnan Keskin kandırılmış olabilir mi?” diye sormuştum.

   Sayın Keskin aradı. Bahse konu tarihlerde söz konusu yere gittiğini doğruladı. Devamında şunları söyledi:

   Keskin “Biz İsveç Türk Parlamenterlerle, biliyorsunuz bizim ülkeler arası dostluk derneği vardır, bende CHP tarafından bu derneğin üyesiyim. Olabilir, ben buna hayır demiyorum. Önemli olan, oraya gidiyorum diye Fethullahçı mı oluyorum. Türkiye’de  Fethullah’a kimse laf söylemeden evvel ben söylüyordum.  Biz kullanılmış da olabiliriz. Bir şey diyemiyorum. Orada ( İsveç’te ) biz okula götürülmüş olabiliriz. Yurt dışına çıkıyorsun şuraya gidilecek diyorlar. Bu dernekte MHP’lisi de var herkes var.” dedi.

   Yani Adnan Keskin’in anlattıklarıyla yazdıklarım birbiriyle örtüşüyor. Kendisinin bu duruma “Kullanılmış olabiliriz” sözlerinin öncesinde, malumunuz ben de “Kandırılmış olabilir mi?” diye yazmıştım. Ama bir farkla, ben o sözü söylerken ironi yapmıştım. Biliyorsunuz artık son zamanlarda  “Kandırıldım” demek moda..!

   Yine de eksik olmasın kendisi de bunu teyit etmiş oldu. Ama Adnan Keskin gibi kurt bir politikacı keşke gittiği yerin neresi olduğunu sorgulayabilseydi. Hani “ İnsan gittiği yeri bilmez mi?” gibi bir soruyu sormak içten değil. Bunun yorumunu da siz okurlara bırakıyorum. Neyse...

   Şunu söylemeden de geçmeyelim, Adnan Bey'in siyasal geçmişinde Faşizme ve bu tür yapılara karşı verdiği mücadeleyi de görmezden gelmek haksızlık olur.

   Biliyorsunuz, Cemaate yakın görünmek bir dönem CHP’nin neredeyse genel politikası haline gelmişti. Kılıçdaroğlu’nun da Amerika’da cemaat üyeleriyle bir araya geldiği ortaya çıkmıştı. Devamında CHP’den bazı vekiller, İzmir İl eski Başkanı Ali Engin, hatta Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun da Gülen’e ait kurumlara ilgisi başlamıştı.  

   O nedenle Sayın Keskin’in “kullanılmış olabiliriz” sözleri hiç de yabana atılacak sözler değil. Çünkü siyasette son derece deneyimli olan birisi bunları söylüyorsa,  geçmişte kısa bir dönem de olsa CHP’de bir eksen kayması yaşandığı aşikârdır. Şimdi bütün mesele yaşananlardan bir ders çıkarabilmektir. Bundan “CHP, AKP kadar Cemaate yakındı” diye bir anlam da çıkarılmamalıdır. Çünkü çok iyi biliyoruz ki, Cemaatin bu denli güç kazanmasının en büyük nedeni, AKP’nin siyasal ve ekonomik boyutlarda sınırsız ve hoyratça, bu iflah olmaz yapıya yıllarca omuz vermesidir.