Nereden Nereye?
08 Kasım, 2010
Çok değil bundan birkaç gün önce EKİP’in kumandasındaki CHP’de bırakın vekilliği, herkes adaylık sıralaması yapmaya başlamıştı. Yani EKİP bünyesinde olanların yeri o kadar garanti idi. Kimisi ben birinci olacağım derken, kimisi de yedinci sırayı kabul etmemenin tartışması içerisindeydi.
Yani EKİP içerisinde atı alan Üsküdar’ı geçmişti. Hesaplar bir güzel yapılmış, adaylıklar çantaya konulmuş ve sadece seçim süreci beklenmeye başlanmıştı.
O günkü sıralama içerisinde;
Rezzak Erten, Güldal Mumcu, Mehmet Süne, Rıfat Nalbantoğlu gibi isimlerde kafaya oynuyordu.
Ama nafile. Hayaller suya, su ise buhara dönüştü.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Gandi”liği tuttu ve çantadaki adaylıklar da duvara tosladı. Her şey bazıları için o kadar kesindi ki, oysa ki siyasetinuzun bir yol olduğu, uzun soluklu bir çalışma istediği burada unutulmuştu.
Adaylıklarını çantasına koyanların uzun soluklu çalışmadıkları da ayrı bir gerçek. Çünkü aksi durumda, siyasette erken konuşmanın hesapları da yapılmış olurdu.
O gün kendilerini TBMM’ye hazır görenlerin bugün dizlerine vurduğu gerçeği şimdi önümüzde duruyor. İşte bu nedenle; Herkesin ne oldum değil ne olacağım demesini gerektiren olaylar yaşanmıştır.
Kılıçdaroğlu’nun da deyimiyle Yeni bir CHP ortaya çıkmıştır. Bu oluşumun çıkmasına İzmir’de katkı sunan ikili de Aziz Kocaoğlu ile Alaattin Yüksel olmuştur.
Diğer bir anlamda EKİBİN İzmir’deki “Adaylık Çantasını” bu ikili kapmıştır.
Bu da şu anlama geliyor?
Milletvekilliği seçimlerindeki adaylık listesini Aziz Başkan ile Alaattin Yüksel oluşturacaktır.
Bu iyi mi olur?
Bence evet.
Çünkü burada karar verici durumunda olanlar yerinden, yani merkezinden bu işi üstlenmiş olacaklardır.
Bu durum eskisinden çok daha hayırlı olacaktır.
Düşünsenize;
İzmir’e “otel” niyetine uğrayanlar artık karar verici olamayacaklardır.
Tabiî ki eğer söz konusu İzmir’in geleceği ise, bu yapılanmanın eski yapılanmanın birkaç adım birden önüne geçtiğine inanmak gerekir diye düşünmekteyim.
Bu arada İzmir’i bilmeyen Genel Merkez yöneticilerinin de oluşturulacak adaylık listesine müdahale etmemeleri, yani dışarıdan aday ataması yapmamaları da bir o kadar önemlidir. Aksi halde yeni oluşumun eskisinden bir farkı kalmayacaktır.
Naçizane düşüncem budur…
NOTLARIM
NOT 1: Deniz Baykal’ın İzmir ziyaretinde en çok merak ettiğim kişilerden birisi de Rıfat Nalbantoğlu’nun tavrı idi. Nalbantoğlu havalimanına gelmedi ama Canan Arıtman’ın oğlu Mehmet Arıtman’ın düğün gecesinde Baykal’ın yemek masasına gelip, mağrur gözlerle elini sıktığı ikilemini yaşadı ve herkese de yaşattı.
Bu durumu görenlerin ise neler neler söylediğini buradan yazmaya dilim varmıyor.
NOT 2: Baykal’ın ziyaretinde beni diğer şaşırtanlardan birisi de Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya olmuştur. Çalkaya son dakikada Crown Plaza’ye gelerek ayak üstü “sevgi ve saygı”larını iletmiştir.
Oysa aynı Çalkaya, geçtiğimiz aylarda Çeşme’ye gitmemişti, aynı Çalkaya havalimanına ne hoş geldin demeye ne de güle güle demeye de gitmemişti.
Ve aynı Çalkaya geçtiğimiz yıl, Baykal partinin başındayken ve İzmir’e gelmesi beklenirken, beni arayıp gazete de birlikte çektirdikleri bir fotoğrafını kullanmamı isteyen Çalkaya’dan başkası da değildi.
NOT 3: Önder Sav’ı ve onun çevresindekileri en çok eleştiren yazarlardan birisiyim.
Neden mi?
Kime yaparsanız yapın ama ben “vefasızlığı” gerçekten sevmiyorum.
Ve yetiştiğimiz ortamlarda, birilerinin yanında yer almışsan bu ölene dek öyle sürüp gider.
Bu durumu “feodal” yaklaşım olarak algılayan da olabilir. Ama durum budur…
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
- CHP’nin Cumhurbaşkanı adaylığı Özgür Özel’e kalabilir
- Buca’da Görkem Duman farkı
- AKP Selçuk’u unutsun..
- Kreşleri kapatmak ne demek?
- Tunç Soyer’in miadı dolmadı mı?
- Konu kendi Belediyeleri olunca; AKP’li vekiller dut yemiş bülbüle dönüyor
- Biraz sabır... Cemil Başkan güzel işler yapacak
- Cemil Tugay’ın formülü doğru
- Bu davranış ayakta alkışlanır
- Cemil Tugay başarılı mı, başarısız mı?
- Tüm Yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Jennifer Lopez İstanbul ve Antalya'da konser verecek!
Son yıllarda özel hayatıyla gündemden düşmeyen Jennifer Lopez Türkiye'de müzikseverlerle buluşacak. Dünyaca ünlü pop yıldızı Jennifer Lopez, yeni dünya turnesi kapsamında Türkiye’ye geliy...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Uzmanı uyardı: 50-60 yaş arasında daha sık görülüyor
Ani işitme kaybı, nedeni tam olarak belirlenemeyen ve üç günden daha kısa sürede gelişen, işitme testinde 30 desibel ve üzerinde (ardışık üç frekansta) kaybın tespit edildiği bir durumdur. Genellikle kulak çınlaması (tinnitus), uğultu gibi semptomlarla birlikte görülür. Nadiren baş dönmesi (vertigo) de eşlik edebilir. En sık 50-60 yaş aralığında görülmekte olup, erkek ve kadınlarda benzer sıklıkta rastlanmaktadır.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.