CHP mi AS-EL mi?

Herkesin aklında hala o soru var; Tacettin Bayır bu göreve nasıl getirildi?
Öncelikle bu olayı bir masaya yatıralım.
Bir gün İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş ve yönetimi, Ankara’ya Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmeye gitmek isterler. Randevular alınır ve Ankara seferi başlar. Heyetin içerisinde Sayın Tacettin Bayır da vardır. Çünkü kendisi aynı zamanda İZTO meclis üyesidir.
Ankara’ya varılır ve randevu gerçekleşir. Heyetin ziyaretinin bitim aşamasında İZTO üyelerinden bazıları Kılıçdaroğlu ile resim çektirme sevdasına tutuşur ve işte o anda ŞANS kapıyı çalar. Bizim yağız oğlan aradan sıyrılır ve Kılıçdaroğlu ile tokalaşırken çektirir resmini. Hemen sonrasında da elinde bulunan bir dosyayı da Kılıçdaroğlu’nun diğer eline sıkıştırır. Dosyanın içerisinde biyografisini içeren CD vardır.
Yani Türkçesi, talepte bulunur. “Beni İl Başkanı yap” der…
Sonra ne mi olur?
Birileri de arar Sayın Kılıçdaroğlu’nu ve tercihini Bayır’dan yana kullanması ricasında bulunur.
Heyet İzmir’e varır. Bir süre sonra Sayın Bayır tekrar Ankara’ya çağrılır ve kendisine bu görev verilir.
Konuşmalarında kendisinin görev talebinde bulunmadığını, görevlendirildiğini söyleyen Bayır’ın İl Başkanlığı koşusunun hikâyesi aynen böyle başlar.
Yukarıdaki bilgilendirmeyi neden yaptım?
Sayın Bayır her yerde “böbürlenerek” bana görev takdim edildi, ben talepte bulunmadım diye demeçler verip duruyor.
Oysaki işin aslının hiçte anlattığı gibi olmadığını yazayım dedim.
Neyse…
Şimdi gelelim şu yönetim meselesine.
Epey bir bekleme süresinin ardından nihayet CHP İzmir İl Yönetimi’nde atamalar gerçekleşti. Gerçekleşti; ama çok sayıda partilinin iyi bir yönetim şeması beklentisi de maalesef boşa çıktı.
Herkes iyi bir karma liste, yani herkesi kucaklayan bir liste beklerken kadronun açıklanmasıyla birlikte bu beklentiler de haliyle suya düştü. Bu liste çoğunluk tarafından olumsuz karşılandı.
Çünkü listeye bakınca, İl Başkanı Sayın Tacettin Bayır’ın 27 yıllık tecrübesinin aslında boşa bir tecrübe olduğu hissine kapılmamak elde eğil.
Hatırlarsınız;
Ne demişti Sayın Bayır?
Herkesi kucaklayan bir yönetim listesi olacak!
Oldu mu?
Olmadı!
Çünkü bu listeyi irdelediğimizde, Sayın Bayır’ın birçok kesime, çevre ilçelere üvey evlat muamelesi yaptığını görüyoruz.
Bu muamelenin adına ise “Herkes yakın yerlerden olacak, itfaiye eri gibi koşacak” türünden garip bir kılıf bulundu.
Sayın Bayır’ın “yakınlardan” olacak kastının kendi şirketinin içerisinden olacağı kimin aklına gelebilirdi ki?
Niyet ortaya çıkınca bu yönetimin oluşturulmasında fazlaca “duygusal” davranıldığı gerçeği de anlaşılmış oldu.
CHP’nin AS-EL ile karıştırıldığı gerçeğinden bahsediyorum.
Acımasız olmak istemiyorum ama görünen manzara aynen böyle ve birilerinin de bunu yazması gerekiyordu.
Bu arada daha önce yazmıştım buradan bir kez daha tekrar ediyorum;
Sayın Tacettin Bayır, Rıfat Nalbantoğlu’nun ardından bıraktığı 500 bin liralık borcun nerelere, ne şekilde yaptığını derhal açıklamalıdır.
Aksi halde ortaya çıkacak sorumsuzluğa kendisi de ortak olacaktır.
Benden söylemesi…