Tarihi Öcüye Benzeten Anlayış

İzmir’in Bergama İlçesi’ndeki Allianoi Antik kenti, Yortanlı Barajı’nın kapaklarının açılmasıyla birlikte sulara gömüldü.
Başkalarının iğneyle aradığı eserleri biz bulduk ama hazmedemedik. Yetinmedik suyun dibine gömdük.
Üstelik olay yargı aşamasındayken.
Şöyle bir durum söz konusu;
Yargı yarın “Allianoi yüzeyde kalmalıdır suların altına gömülmemelidir” derse ne olacak?
Trajediye bakar mısınız!
Hukuk tanımazlığa bakar mısınız!
Hani siz yargının bağımsızlığına ve yargı kararlarına saygı gösterirdiniz?
Hani, yargı siyasetin üzerindeydi?
Sevsinler sizin anlayışınızı. Hatta eşekler tepsin bu denli bir anlayışı!
Kimse kusura bakmasın ama bu mantık Taliban mantığıdır.
Afgan savaşında dünya harikası sayılan heykele hedef alıp bombalayan da aynı mantıktır.
Ya şu Kültürsüz Kültür Bakanı’na ne demeli!
Güya sol orijinli, güya hümanist, güya tarihe önem veren bir kişilik!
“Buraya hiç kimse dokunamaz” gibi laflar edip, karnından konuşmuştu.
Dikkate alan da kabahat!
İdeolojisini satan, dönek adamdan başka ne beklenirdi ki.
Allianoi suların dibine gömüldü. Gelişmiş ülkeler ve tarih bilimciler bu duruma poposuyla gülerken, AKP Hükümetinden TIK yok.
Tarihi esere UCUBE diyecek kadar kültür fakiri olan bu yapı, etrafı yakıp yıkarken bu ülke de kendilerinin dışında yaşayan çoğunluğun farkında değil.
Bu farkındalığı anlayabilmenin yolu da, halkın atacağı tokattan geçiyor.
Bu tarih de 12 Haziran’dır…
Aziz Başkan ve Fil
İzmir’de pek muhterem boyalı medyamız, Sasalı Hayvanat Bahçesi’ne fena halde odaklanmış.
Konu, yeni doğum yapan Fil’in yavrusuna konulacak isim.
Yavrucak dişi.
Bir sürü isim atıldı ortaya. Sonunda isim bulundu, yavrumuzun adı İzmir olmuş.
Önceki gün ofisimizi ziyaret eden bir siyasetçi dedi ki;
Aziz Kocaoğlu bu filin babası sayılır.
Erkek olursa Aziz, Hatun olursa Azize konulsun diye bir öneri sundu.
Bence fena da olmazdı.
Neticede Sasalı Hayvanat Bahçesi ve buradaki hayvanlarımız, (fillerimiz dahil) Aziz Başkan’ın eseri olduğuna göre, bu isimlerden birisi de çok anlamlı olurdu.
En azından başkanımız hizmetleriyle değil, fil yavrusuna verilen lakapla hatırlanırdı.
Malumunuz, yiğit lakabıyla anılırdı.
Sevdiğim Söz
Yanımda kimse olmadığından değil yalnızlığım, yalnız olduğumu söyleyebileceğim kimse olmadığı için yalnızım ben. -Ahmet Altan-
Bir Önceki Yazı: 'Uğur Mumcu'yu Dolandıran Şahıs...'