Gazeteci Misin, Komplocu Musun?

Süleyman Gençel posta güvercinlerini devreye sokmuş bana haber yollamış:
1- Yayınlar devam ederse “savaş” başlar.
2- Sinan Kara-Ersu Hızır görüşmesi de var. Onları üçüncü bir kişiye veririm yayınlar.
REST çekiyor ve Şantaj yapıyor aklınca.
Birincisi; Bu yayınlar devam edecek ve herkes doğruyu öğrenecek.
İkincisi ise, Ersu Hızır beni de aramıştır ve yönlendirmeye çalışmıştır ancak ben Ersu Hızır ile hiçbir zaman tezgâh içerisine girmedim ve alet olmadım.
Çünkü benim kirli işlerle ilgim olmaz!
Tabiî ki o reste restle karşılık verdim!
Üstelik benim derdim “savaş” falan değil, derdim herkesin doğruları bilme hakkıdır.
Geçmişte kamuoyunu, haber sitemizi alet etmeye çalışarak yalan bilgilerle aldatan Süleyman Gençel’in gerçek yüzünü herkesin görmesini istedim.
O tarihlerde Süleyman Gençel “Yemekteyiz” yazısını yazdıktan sonra, Ersu Hızır ile ilişkisinin bozuk olduğunu biliyordum. Hızır Gençel’i mahkemeye verdiğinde ise biz egenin sesi de Süleyman Gençel’in arkasında durduk.
Ancak kayıtlara bakınca, meğerse ikili kendi arasında anlaşma yapmış ve tezgâh kurmuşlar. İtiraf etmek gerekirse, fena halde ekintiye gelmişiz.
Bu kayıtlar elime geçer geçmez. Hem şahsen hem de kamuoyunun aldatıldığı gerçeği ortaya çıkmıştır.
Sözün kısası bu kirli tezgâhı sadece benim değil, kamuoyunun da öğrenmesi gerekir düşüncesiyle bu yayınları tek tek, en ince ayrıntısına kadar yayınlamayı görev bildik.
Yani bu pis işlere savaş değil, gazetecilik gözüyle bakıyorum. Yok, eğer illaki savaşacağız deniliyorsa da ben her zaman varım!
Tüm bu gelişmeleri değerlendirdiğimizde Süleyman Gençel’in gazetecilikten öte bir komplocu olduğu gerçeğinin de önümüze çıktığını vurgulamak istiyorum.
Çünkü kayıtları okuduğumuzda, bir gazetecinin çirkin ve ilkesizce bir tezgâha öncülük ettiğini görüyoruz.
Bu yayınların Aziz Kocaoğlu’nun işine yaradığının da bilincindeyim. Dünkü yazımda da söylediğim gibi ben gazeteciyim, kimseyle husumetim olmaz, olamaz. Haberi bulurum, kayda değer ise yayınlarım. Bu Kocaoğlu’nun ya da x kişinin lehinde veya aleyhinde olur, o benim sorunum değildir.
Sözün özü;
Yayınlayacağımız haberleri okumaya devam edin. Özellikle de Sipari’de “Yemek”teyiz buluşmasının görüntüleri üzerinde oynanan oyuna dikkatinizi iyi verin.
Tezgâhın boyutlarının ne denli mide bulandırıcı olduğunu anlayın.