Gazeteciler ve Başkanlar

   İzmir’de yayın yapan Kanal 35’in konuğu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu oldu. Büyük Başkan Kocaoğlu’na sorulan sorular ise evlere şenlikti.
   Gazeteciler Halit Tunç ve Hasan Tahsın Kocabaş’ın yönettiği Farklı Yorum adlı programa dün akşam konuk olan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Belediye ye yapılan operasyon konusuna girmedi. Girmek istemedi.
   Başkan girmeyince bizim pek muteber gazeteciler de Başkan’ın dediğini yaparak konuyu açmamaya özen gösterdi.
   Dolayısıyla Türkiye gündemini sarsan bu operasyona dair önemli sorular da görmezlikten gelindi.
Bana göre, gazeteciler Tunç ve Kocabaş’ın en önemli sorularından birisi de Karşıyaka’da çıkarılmaya çalışılan Altın Madeni olayı oldu. Ancak Sayın Kocaoğlu bu önemli konuyu da geçiştirdi, pek muteber gazeteci arkadaşlarımızın fikri takip olayı da devreye girmeyince, İzmir için önem arz eden bu konu da havada kalmış oldu.
   Gazeteciler ve Başkan ilişkisi
   Programda asıl dikkatimi çeken olay, gazetecilerin Başkan’ın her dediğine “helal, bravo” tarzı yaklaşımları oldu. Muteber arkadaşlarımız bir gazeteciden ziyade sanırsınız ki Başkan’ın basın danışmanlığı görevini yapıyor.
   En çok komiğime giden olay ise Halit Tunç’un Başkan Kocaoğlu’na yönelttiği “Büyükşehir Belediyesi eleman alımında bir istihdam görevi yapıyor mu. Yoksa  bu konuda üzerine düşeni yapmıyor mu?” sorusuydu.
   Neden mi?
   Çünkü bu soruyu soran Gazeteci Tunç’un geçtiğimiz günlerde bir yakınını Büyükşehir Belediyesine yerleştirdiği konuşuluyor.
   Baştan beri iddia ettiğim sorun yine burada da ortaya çıkıyor. Bağımsız gazetecilik yaptıklarını söyleyenlerin, kendilerini bu denli Başkanların ellerine bırakmaları objektif gazeteciliği de maalesef ortadan kaldırıyor.
   Ve Hasan Tahsin…
   Gazeteci arkadaşım Hasan Tahsin’i inanın çözebilmiş değilim. Sabahları radyo programında AKP-AKP diye esip gürlerken, diğer yandan AKP’lilere ait TV’de de AKP argümanından imtina edip AK Parti demeyi es geçmeyen bu arkadaşımızın, dün akşamki Kocaoğlu programında, sürekli Kocaoğlu’na “alkış” tutması beni inanın gazetecilik açısından  rahatsız etti.
   Mesela;
   Kocaoğlu yaptıklarıyla övünürken Aşık Veysel Rekreasyon alanını nasıl yaptığını anlatırken, Hasan Tahsin’in işte o anda bir gazetecilik refleksi göstermesini beklerdim ve “Başkan burada iç edilen halkın 82 trilyonuna ne oldu?” sorusunun cevabını istemesini beklerdim.
   Ama nafile…
   Neyse…
   Sözün özü: Türkiye medyasında Başbakan Erdoğan’a soru sormaya çekinen gazetecilik örneğinin bir benzeri de İzmir’de Belediye Başkanlarına karşı yaşanıyor.
İzmir’in gerçek gündemleri dile getirilmiyor, Başkanlar ile iliştirilmiş yol güzergâhı belirleniyor ve sorular servis mantığıyla hazırlanıyor.
   Gerçekten Yazık…