Yiğitçe Çıkın Hesap Verin

Son iki gündür gelişmeleri sabırla ve hayretle izliyorum.
Önce İzmir İl Başkanı Tacettin Bayır çıktı ve alınan sonucu “başarı” diye bize yutturmaya kalkıştı. Hemen ardından bu kez Y-CHP’nin ele avuca sığmaz şanslı adamı Alaattin Yüksel sahne aldı.
O’da aynı havadan çaldı.
“Yüzde 8 puanımızı arttırdık aslında başarılıyız” dedi.
Allah aşkına bu nasıl bir kandırmacadır böyle. Bu başarı dediğiniz her neredeyse bizi de bir ikna edin!
Elde olan 11 ilçeyi AKP’ye kaptırmak,
Yüzde 70 sözü verip, %43 almak,
10+10 toplamda 20 Vekil çıkaracağız deyip, 13 Vekil çıkarmak,
Allah aşkına nasıl bir başarıdır!
Bu nasıl rahatlık, bu nasıl vurdum duymazlıktır.
On binlerce insan, on binlerce parti emekçisi kalkmış başarısızlıktan söz ederken, bu partinin nasıl bu hale getirildiğine yanarken, siz nasıl oluyor da bu realiteyi göz ardı eder, dalga geçer gibi açıklamalar yaparsınız.
Başarının veya başarısızlığın da bir duruşu ve siyaseten bir yol haritası vardır.
Kalkarsınız düzgün biçimde özeleştirinizi yapar, hatalarınızı masaya yatırır ve tüm bunları size gece gündüz demeden koşan seçmenlerinizle, örgütünüzle ve kamuoyu ile paylaşırsınız.
Bir önceki yazımda söylediğim gibi, siz eğer bir an evvel bu traji-komik durumunuzun nedenlerini ortaya dökmez ve gereğini yapmazsanız, örgüt kalkar bunun hesabını size kat be kat fazlasıyla sorar. Uyarmadı demeyin.
Bu arada Aziz Kocaoğlu’da berbat ettiği bu durumdan kaytarmaya devam ediyor.
Paris’e EXPO konusu için gitmiş.
Yiğitlik iddiasıyla tavan yapan ve bu yönüyle medyanın pof poflamasından haz alan Kocaoğlu, batırdığı bu durumun hesabını veremeyecek gibi görünüyor.
Ya da havayı kokluyor, fırtına dindiği an çıkıp her zamanki gibi klasikleşen, üstün körü “kızım sana söylüyorum gelinim sen anla” türü bir açıklama yapacaktır.
En çok merak ettiğim konu;
Kimyasının bozulduğu su yüzüne çıkan Kocaoğlu “yiğit”liği tutar ve o bilindik gaza gelme durumu olur, açıklama yapmaya yeltenirse, seçime iki gün kala çıkardığı kavganın ve partiyi Türkiye’ye rezil etmesinin hesabını, acaba nasıl verecektir?
Sözün Özü;
Sayın Mahşerin üç atlısı : Yüksel, Kocaoğlu ve Bayır üçlüsü.
Yiğitlik kaytarmakla, insanları aldatmakla olmaz. Eğer söylediğiniz gibi demokrat kişiliğiniz varsa, çıkar “adam” gibi hesap verir, özür diler “biz bu işi beceremedik, başarılı olamadık, partinin daha güzel günlere gelmesi için bu partinin önünü tıkamıyor ve çekiliyoruz” dersiniz.
Neden mi?
Çünkü demokrasi denilen olgu bunu yapmayı gerektirir…
Yok “Biz halimizden memnunuz, başarısız da olsak elimizdeki gücü bırakmaktan vazgeçmeyiz” diyorsanız.
İnanın sizi her gün yazmak, benim için bir zevk olur...