Kocaoğlu`nun O Çıkışı

Geçtiğimiz günlerde bir CHP’li ile partide ki gelişmeleri ve Aziz Kocaoğlu’nun İzmir’i nasıl batırdığını konuştuk.
Konumuz Kocaoğlu-Susam kavgasına geldi.
O anlamsız ve partinin dengelerini yerle bir eden çıkışın nedeni üzerinde kafa yoralım dedik.
Ortaya enteresan bir iddia atıldı.
Kocaoğlu o kavgayı bilinçli çıkardı!
Neden diye sordum?
Verilen cevap aynen şöyle:
O gün gündemde İzmir Büyükşehir Belediyesine yapılan operasyon vardı ve kamuoyunda Aziz Kocaoğlu’nun da organize şubeye alınacağı konuşuluyordu. Kocaoğlu AKP’ye yaranmak için kendi partisinin önde gelen ismi olan Susam ile herkesin önünde kavga ederek CHP’ye puan kaybettirirken, AKP’ye de “Aslında ben bunlar gibi değilim sizin gibi düşünüyorum” mesajı yolladı.
Sordum; Ama Kocaoğlu “babadan, dededen CHP’liyim” diyor, yani böyle bir şey yapar mı?
Cevap: Yapar. Çünkü burada söz konusu olan cezaevine düşmektir. Düşünün ki, Büyükşehirin 2 numarası bile içerideyken Kocaoğlu’nun da alınması çokta sürpriz olmayacaktı. Ayrıca Kocaoğlu’nun çok iyi bir partili olduğunu da iddia etmek yanlış. İyi bir partili seçime ramak kala partisini bu hale düşürür mü?
Tekrar sordum; Kocaoğlu Susam’a bağırırken dosyalardan bahsederek “elimde dosyaların var” demekle neyi kast ediyordu?
Cevap: Bu bir nevi şantajdı öte yandan ise AKP’ye açık bir mesajdı. Çünkü Susam AKP’nin hedefinde olan bir isimdir. Kocaoğlu’da özellikle bu isim üzerinden AKP’ye yaranmak adına CHP’yi vurdu. O denli vurdu ki; Genel Başkana apaçık küfür etmeyi bile göze aldı.
Evet iddialar aynen böyle. Bana da gerçekçi gelmedi desem yalan olur.
Neden mi?
Sayın Kocaoğlu’nun o kavgaya kadar Susam ile arasında hiçbir sorun yoktu. Ve Kocaoğlu bir açıklamasında bu kavganın nedenini “Belediyeye yapılan operasyonlar var, çok bunaldım, sersem tavuk gibiyim” diyerek açıklamıştı. Ve kavganın hemen sonrasında, yani seçim bittikten sonra Kocaoğlu Susam ile yine aynı masada oturmayı dahi içine sindirebildi.
Halbuki, o kavgayı orada çıkarmak akıllı ve partisini düşünen bir adamın yapacağı iş değildi. Sonuç olarak Kocaoğlu bu yaptıklarıyla AKP’nin değirmenine su taşımıştır.
Yani yukarıda dile getirilen “Kavgayı bilinçli çıkardı” iddiası, tüm bu yapılanlara bakıldığında oldukça gerçekçi geliyor.
Ne diyelim.
CHP genel Başkanı, İzmir İl Başkanı ve parti büyükleri bu durumu içine sindirebiliyorsa, bize söyleyecek söz de kalmıyor.
NOTLAR:
Not 1: İzmir Büyükşehir Belediyesinde yapılan sözde kadro değişimi tam bir fiyasko. Gelenin gideni aratacağı bir değişim olmuş. Bu kadro seçime kadar “yat-dinlen” şeklinde düşünülmüş.
Not 2: Metropol Belediyelerle ilgili dosyalar birikmeye başladı yakında yazmaya başlayacağım.
Not 3: Kızını Büyükşehir Belediyesine yerleştiren bir gazeteci arkadaşımız bugünlerde Başkan Kocaoğlu’na bayrak açmış diye duydum. Şu Belediye-Gazeteci ilişkileri İzmir’in bu hale gelmesinde en büyük etken. Bakalım bu aymazlık daha ne kadar sürecek.