İzmir Müfettiş Kaynıyor

Geçtiğimiz aylarda yapılan  İzmir Büyükşehir Belediyesi operasyonunun ardından, İzmir’e müfettiş ilgisinde yüksek artış yaşıyoruz.

Aldığım bilgiye göre;

En çok Müfettişin uğradığı yer İzmir Büyükşehir Belediyesi.
Sonra Metropol Belediyeleri geliyor.
Narlıdere, Urla, Konak, Karabağlar, Kemalpaşa gibi.

Deyim yerindeyse, CHP’li Belediyeler nefes bile alamaz duruma gelmiş halde.

Bu aşamada aklımıza gelen soru;

Aynı baskı AKP’li Belediyelerde var mı?

Tek tük istisnalar dışında yok.

Bu durumu iki nedene bağlamak gerekir.

1- Siyasi baskı
2- Şikayetlerin yoğunluğu

Elbette en büyük etken eşitsizlik.  Yani partizanlık…

Örneğin CHP’li Belediyelere işleyen Müfettiş ve yargı baskısı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e işlemiş olsaydı.

Gökçek’in şimdi nerede olması gerekirdi;

Tabiî ki Sincan F Tipinde…

Ya Aziz Kocaoğlu?

Belediyesinin iki numarası içeride olan bir Başkan’ın savunmaya bile çağrılmaması soru işareti olarak halen kafamı kurcalıyor.

Bu durum, daha önceden ortaya attığım iddiayı da güçlendirir nitelikte.

Neydi o?

İzlediği tutumlarla, Kocaoğlu’nun AKP’ye çalıştığını iddia etmiştim.

Bunda yanılmayacağımın da adım gibi farkındayım.

Kendimizi fazlaca yormadan, Kocaoğlu’nun 2009 döneminden bugüne kadar ortaya koyduğu hizmet karinesi, siyaset çizgisi ve özellikle seçime ramak kala çıkardığı kavgayı değerlendirmek yeterlidir diye düşünüyorum.

Ensari Bulut’un emaneti

Yakalandığı kanser hastalığı nedeniyle önceki yıl kaybettiğimiz Çiğli Eski Belediye Başkanı Ensari Bulut’un eşi Ester Bulut’un Çiğli’de önümüzdeki süreçte yerel seçimlere hazırlandığı bilgisini aldım.

Ester Bulut’un, Ensari Bulut’u seven kesimler tarafından şu an Başkanlık makamında oturan Metin Solak’a rakip olarak önerildiği belirtiliyor.

Gelen iddialara göre Metin Solak’ın da bu durumdan rahatsız olduğu ismi şimdiden adaylık için geçen Alirıza Koçer, Hasan Aslan’dan ziyade Ester Bulut’tan yana tedirginlik içerisinde olduğu konuşuluyor. Gelen bilgilere göre Solak’ın bu konuda yakın bir arkadaşına da dert yandığı konuşuluyor.

Yaşanan süreçte birçok Belediye Başkanının Ester Bulut’a destek verdiği de gelen notlarım arasında.

Daha çok zaman var. İyisi mi bekleyelim görelim…

İzmir Büyükşehir Basın Bürosu

İzmir Büyükşehir Belediyesi Basın Bürosunun başında bulunan Reşat Yörük’ün çalışma biçimine değinelim.

İzmir’de yerel medyanın en fazlaca faydalandığı yerlerden birisi İzmir Büyükşehir Belediyesidir.

Yerel medya ya Büyükşehir den sağlanan reklâmlar maalesef medyanın tarafsızlığını da kırmış durumda.

Büyükşehir Belediyesi aleyhinde haber yaptığınız zaman devreye Reşat Yörük girer ve takip altında olduğunuzu, izlenmeye alındığınızı “kibar” bir dille size anlatır.

Yani bu şu demektir.

“Aleyhimize haber yapmazsanız size de reklâm veririz.”

İşte bu sürece biz dâhil olmadık olmaya da hiç mi niyetimiz yok. Baştan beri “iliştirilmiş gazetecilik” anlayışını reddediyoruz.

Ancak;

Buradan Aziz Kocaoğlu ve memuru Reşat Yörük’e birkaç söz söylemeden de geçemeyeceğim.

İzmir Büyükşehir Belediyesi kimsenin Beyaz eşyacı dükkanı değil, bir kamu, yani halkın kurumudur.

Şu an “adamına göre muamele” yaparak suç işliyor, eşit ve adaletli davranmadığınız gibi, medya kuruluşları arasında ayrımcılığı körüklüyorsunuz.
Şimdilik bu kadar…

NOTLARIM:

NOT 1 : Muhteşem Süleyman’ın ekmeğini yediği kuruma attığı kazık İzmirli gazetecilerin diline düşmüş durumda. İlgili Medya Kurumunun yakın zamanda yepyeni bir ekiple İzmir’e soluk katacağını buradan duyurmak isterim.

NOT 2 : Güzelbahçe’de ortaya çıkan gruplaşmalar yüzünden CHP’nin büyük yara aldığını duydum.

Ertan Avkıran grubu, Mustafa İnce grubu ve her iki tarafı da desteklemeyen partililer gurubu olarak, CHP üçe bölünmüş durumda.

İl Başkanı Tacettin Bayır’ın bu konuya el atmasının, gruplar dışı kalan partililerin bir beklentisi olduğunu da buradan vurgulamak istiyorum.