Sinesi Geniş Adam
28 Kasım, 2011İzmir Büyükşehir Belediyesine yapılan operasyonların ardından nam-ı değer pısırık Başkan olan biteni en nihayet kavrama gayretine girişmiş bulunmakta, az buz değil tam 7 yıl sonra.
“Baskı altındayım. Taciz var. Artık sineye çekmeyeceğim…”
Günaydın derler adama. Hatta “hayır”lı sabahlar!
Sormazlar mı;
Sen ne biçim adamsın madem bunca yıldır baskı altındasın da neden şimdiye kadar sineye çektin. Bu nasıl sinedir ki bunca yıl bu kadar baskıyı, ağrılığı, tacizi kaldırabildi?
Sen ki kendi partililerini zaman ve zemin ayırımı yapmadan, uluorta rencide eden, sen ki Genel Başkanına bile “küfür” edecek kadar gözünü karartan bir adam , bunca yıl yapılan AKP “taciz”ine neden tepki veremedin?
İtiraf et, korktun mu?
Sen rutin biçimde, beğenmediklerine “şalgam” kendine de “adam” diyerek, dışarıya sözde “özgüven” aşısı vermeye çalışan birisi olarak, sana baskı yaptığını iddia ettiğin bu kişilerle nasıl olurda aynı yemeği yiyebildin, aynı kurdeleyi kestin ve aynı fotoğrafların karesinde yer alabildin?
İtiraf et, korktun mu?
Her konuşmanda “ben korkmuyorum” diyerek aslında bir şeylerden, bir yerlerden korktuğunu anlamıyor muyuz?
Sen bizi enayi mi zannediyorsun ey Kocaoğlu!
Cesur, ilkeli, omurgalı ve dürüst bir adamın bunca yıl baskı zulüm karşısında hiçbir varlık gösterememesi ve aradan geçen 7,5 yıl sonra “beni taciz ediyorlar, korkmuyorum” demesi aklı başında bir adamın yapacağı iş midir Allah aşkına!
Yani bu saat itibariyle Kocaoğlu’nun bu çıkışı karşılığını bulmamıştır, bulmayacaktır.
Çünkü Kocaoğlu pratiğiyle nasıl biri olduğunu bize fazlasıyla ispatlamıştır. Düşünsenize, Danışmanını AKP'den seçtiren, Basın Müdürü dahil birçok yakın bürokratının CHP karşıtı olduğu bilinen bir Başkan'ın AKP'den yakınmasını tartışıyoruz. En önemlisi de yılardır AKP'ye gösterdiği yakınlığı kendi partisine göstermeyen CHP'li Kocaoğlu'nu tartışıyoruz.
Son açıklamasında bu kadarla da kalmıyor.
Bakın ne diyor:
“Paris’te beni konuşturmayacaklardı.”
“Diyorlar ki ‘Başkan Paris’te sunum yapacaktı. Niye döndü’. Bu tür organazisyonlar kente verilir. Dünya alem 200 devlet bunu böyle bilir. 2015’de sunumu ben yaptım. Bu sene allem kallem oldu. Ben Paris’te olsam da kürsüye çıkamayacaktım. Programda yoktu. Bakan ya da Vali konuşacaktı” dedi
Yine “titrek yaklaşımla” sarf edilmiş yuvarlak kelimeler.
Ne demeye çalışıyor, yardımcı olayım.
Başkan bu sözlerinde beni konuşturmayacaklardı diyerek Bakan veya Vali konuşacaktı diyor.
Başkanı konuşturmayacak olan kim?
Ulaştırma Bakanı ve Vali…
Aklımıza gelen soru;
Başkanın “Beni taciz ediyorlar, korkmuyorum” diyerek işaret ettikleri kişiler arasında Bakan ve Vali’nin de olma ihtimali var mıdır?
Eğer Başkan topu taca atmadan “korku”suzca ve açıkça söylemeye karar verirse anlamış olacağız. Ortada bır haksızlık varsa, objektif şekilde gerekli tavrımızı da sonuna kadar koyarız.
Ve Başkanın bir sözüne daha vurgu yaparak bu yazıyı tamamlamak istiyorum.
Ne diyor?
“Sadece ve sadece Adalet istiyorum!”
Özünde Adaletli olmayan birisinin Adalet talebinde bulunması ne kadar çelişkili ve acı bir durumdur.
Dersim’den Ders Almak
Konu Dersim olunca durmak ve düşünmek lazım.
Okuma oranı en yüksek bir kenttir Dersim.
Yani kültüler devrimini kendi içerisinde gerçekleştirmiş ve barışçıl standartları Türkiye toplumunun çok üstünde olan bir kentten bahsediyoruz.
Devlet otoritesinin, CHP’de dahil olmak üzere siyasi partilerin Dersimi algılayamamasının nedeni Dersim değil, sığ ve banaz düşüncelerin ürünüdür.
O nedenle Dersimi, Dersimliyi tartışanların bu önemli ayrıntıları unutmaması, tartışırken de değerler ve saygı duyulması gereken yaşanmışlıkları göz önünde bulundurmalıdır.
Çocukluk yıllarımdan duyduğum bir hikâyeyi paylaşayım.
Yer Ankara.
Komutanın birisi Atatürk’e gelir ve der ki;
-Paşam yine isyan çıktı.
Atatürk; Nerede evladım?
-Dersim’de!
Atatürk: Burayı bir şişe rakıya verip kurtulacağım. Ama bu Dersim denen yer coğrafik açıdan o kadar önemli bir yerde ki bu da mümkün değildir.
Kendi coğrafyasında Kültürel evrimini yaşamış Dersim olabildiğince asidir ve bir o kadar da barışçıldır.
Yani Dersime “olumlu olumsuz” nasıl yaklaşırsan o denli de karşılığını alırsın.
Buna etki-tepki, veya empati diyelim.
Naçizane düşüncem;
CHP Dersim’i; Maraş’ı, Çorum’u ve Sivas’ı yaşatanların insafına bırakmadan kendi hesaplaşmasını ve yüzleşmesini kendi içerisinde yapmalı, geçmişin özeleştirisini artık vermelidir.
Güzelbahçe’de Muhalif sesler
Epeydir niyetleniyorum ama gündemin yoğunluğundan dolayı bir türlü yazamıyorum.
Güzelbahçe CHP ve AKP’de parti içerisinde hareketlenmeler var.
CHP İlçe Başkanı Ednan Aslan’a karşı eski Belediyeci ve yılların partilisi Hüsnü Cengiz’in bayrak açtığını, kongrede rakip olduğunu duydum.
Diğer bir yandan da AK Parti Güzelbahçe’de Meclis Üyesi sevilen isim Mustafa Öktem’in ismi İlçe Başkanlığı için geçiyor.
CHP’li Hüsnü Cengiz’in mevcut ilçe Başkanı Ednan Aslan-Mustafa İnce ittifakını devirmeye gücü yeter mi bilinmez ama, Güzelbahçe siyaseti önümüzdeki günlerde baya hareketli günler yaşayacak.
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
- CHP’nin Cumhurbaşkanı adaylığı Özgür Özel’e kalabilir
- Buca’da Görkem Duman farkı
- AKP Selçuk’u unutsun..
- Kreşleri kapatmak ne demek?
- Tunç Soyer’in miadı dolmadı mı?
- Konu kendi Belediyeleri olunca; AKP’li vekiller dut yemiş bülbüle dönüyor
- Biraz sabır... Cemil Başkan güzel işler yapacak
- Cemil Tugay’ın formülü doğru
- Bu davranış ayakta alkışlanır
- Cemil Tugay başarılı mı, başarısız mı?
- Tüm Yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Jennifer Lopez İstanbul ve Antalya'da konser verecek!
Son yıllarda özel hayatıyla gündemden düşmeyen Jennifer Lopez Türkiye'de müzikseverlerle buluşacak. Dünyaca ünlü pop yıldızı Jennifer Lopez, yeni dünya turnesi kapsamında Türkiye’ye geliy...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Uzmanı uyardı: 50-60 yaş arasında daha sık görülüyor
Ani işitme kaybı, nedeni tam olarak belirlenemeyen ve üç günden daha kısa sürede gelişen, işitme testinde 30 desibel ve üzerinde (ardışık üç frekansta) kaybın tespit edildiği bir durumdur. Genellikle kulak çınlaması (tinnitus), uğultu gibi semptomlarla birlikte görülür. Nadiren baş dönmesi (vertigo) de eşlik edebilir. En sık 50-60 yaş aralığında görülmekte olup, erkek ve kadınlarda benzer sıklıkta rastlanmaktadır.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.