Belediye Başkanlarına “siyaset yapma” yasağı..

   Açıklamayı görünce şaşırmadım desem yalan olur. Çünkü bir tutarsızlık var. Daha geçen yıl benzeri bir açıklama yapılmış ve Belediyelerde sadece Belediye Başkanlarının siyaset yapabilecekleri ifade edilmişti.

   CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün Halk TV’de Şirin Payzın’ın konuğu oldu. Gündeme ilişkin soruları cevaplayan Kılıçdaroğlu’na Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş gibi isimlerin yapılan anketlerde kendisinden çok üstlerde çıktığı, bu durumu nasıl karşıladığı soruldu.

   Şu cevabı verdi;

   “Belediye başkanlarının hizmetlerini yaparak güven tazelemesi gerekir. Sıcak siyasetten uzak durmaları gerekiyor. Belediye başkanlarımızın başarı çıtasını yakından izliyoruz. Ekrem Bey de Mansur Bey de başarılı olacak.”

   Oysa aynı Kılıçdaroğlu, 25 Temmuz 2019 da şöyle bir açıklama yapmıştı;

   “Belediyede siyaset yapacak kişi sadece belediye başkanıdır. Yardımcılarınız, müdürleriniz 'ben de siyaset yapacağım' diyorsa onları kapının önüne bırakabilirsiniz..”

   Görüldüğü gibi her iki açıklama arasında çok değil 1 yıl gibi bir zaman var. Peki, bu kadar kısa bir süre içerisinde Kılıçdaroğlu neden böyle bir açıklama yapma gereği duymuş olabilir?

   Bunun birkaç nedeni olabilir.

   Mesela, önümüzdeki seçimlerde CB adaylığı için mevcut Belediye Başkanlarından kimseyi tercih etmeyeceği için şimdiden ön almaya çalışıyor olabilir mi?

   Çünkü Başkanlar siyaset yapmasın derken dikkat ederseniz “Güven tazelemeleri gerekir..” demeyi de ihmal etmiyor.

   Akla gelen bir başka soru, sayın Kılıçdaroğlu’nun CB adayının hazır olduğu iddiaları var. Gösterebileceği olası adayı garantiye almak için, diğer konuşulan isimleri şimdiden eliyor olabilir mi?

   Neden böyle bir kanı oluştu?

   Çünkü yapılan tüm anketlerde Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş gibi isimler hep üstlerde çıkıyor.

   Gelelim realiteye.

   Belediye Başkanlarına “Sıcak siyasetten uzak durun..” denilmesi doğru mudur?

   Bence değil. Çünkü Belediye Başkanı zaten 7/24 sıcak siyasetin içerisinde bulunuyor. Bu bir anlamda “siyaset yapma” demektir.

   Üstelik geçen yıldan bu yana ne değişti ki, Sayın Kılıçdaroğlu böyle bir söz söyleme gereği duydu?

   Yok illaki bu absürt kararda ısrar edilecekse, öyleyse İl ve İlçe Başkanlarının Belediye Başkanlarıyla ortak çalışma yapmaması da gerekir. Tabi, örgütlerin Belediyelerden uzak durmaları da gerekir.

   Belediye Başkan yardımcılarının, Bürokratların ve Belediyede çalışanlarının “sıcak siyasetin” içerisinde olmamalarını anlarım ama Başkanlara bunu söylemek, ülke gerçekleriyle de bağdaşan bir durum değil.

    Eski bürokrat olan sayın Kılıçdaroğlu’nun bürokrasiden gelen alışkınlıklarından artık kurtulması lazım. Neredeyse her gün siyasi demeçlerin hedefinde olan Başkanlara siyaset kısıtlaması getirmeye çalışmak gerçekçi olmadığı gibi mantıklı da değil.

   Böyle bir dayatma Başkanları güçsüz bırakacağı gibi rakipleri daha da güçlendirir. Benden söylemesi..