CHP’li Belediyeler Ayağınızı Denk Alın
14 Haziran, 2010
Çok değil bundan yaklaşık bir ay önce İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin toplantısı için Belediyenin kapısından içeriye girmek üzereyken “Sinan bey, Sinan bey” diye birisinin seslendiğini duydum. Döndüğümde AKP’li bir meclis üyesi “Biraz görüşebilir miyiz” dedi.
Buyurun dedim?
-Sinan bey bilginiz olsun çok yakında Buca Belediyesine bir operasyon düzenlenecek ve bomba patlayacak.
Hayırdır. Nasıl bir bomba bu ve siz bir ay sonra düzenlenecek operasyonu nereden biliyorsunuz dediğimde
-Ben bilgiyi bir polis arkadaştan aldım. Başkada bir şey sormayın bana.
Ve gitti.
Doğrusu çokta ciddiye almadım bu “ihbar”ı.
Neden mi?
Çünkü bu tür “gizli” olayları ulu orta konuşan birileri ne kadar ciddiye alınabilir ki. Üstelik bahsedilen operasyon 1 ay sonra düzenlenecekti ve bundan ötürü “çok gizli” olması gerekmiyor muydu?
Ve aradan bir ay geçti.
Her ne kadar merkezi Antalya olsa da Buca'da bir operasyon yemiş oldu.
Bu operasyon neticesinde bir başkan yardımcısı bir de genel müdür de hapse girdi.
Açıkçası ben yanılmış oldum.
Çünkü “ihbar”ına önem göstermediğim bu AKP’li meclis üyesi de haklı çıkmış oldu.
Lakin,
Operasyondan sonra Polis=AKP denkleminin varlığı da kafamda bir güzel pekişmiş oldu.
Düşünsenize bir ay sonraki bir operasyonun olacağını bir AKP’li biliyor ve söylüyorsa, birileri de kalkıp demez mi bu operasyon ve tutuklamalar bir komplonun parçasıdır.
Ve birileri dese ki, bu operasyonun içerisinde AKP vardır. Bu iddia size inandırıcı gelmez mi?
Doğrusu bana gelir.
Polis bir ay sonra düzenlenecek “çok gizli” operasyonun bilgisini eğer bir AKP’li ile paylaşıyorsa, hem polisin içerisinde hem de yargının içerisinde bir partizanlaşma sorunu vardır demektir.
Ya da AKP’de “polis”leşme olduğu kanısı çıkmaktadır.
Bu yaşanan olayın ardından şunu artık iyi biliyorum ki; Sadece İzmir’de değil, Türkiye’de bulunan CHP’li Belediyelerin ayağını denk alması gerekir.
Durum bundan ibaret.
Ümit Yaldız’ın ince “dil”i…
Yazarlık konusunda “mütevazi”likte sınır tanımayan , Ümit Yaldız eski MYK Üyesi Savcı Sayan’ı kaleme aldığı yazısında, bize de inceden bir giydirme “nezaketinde” bulunmuş.
Sevgili Ümit diyor ki;
“Ağrılı Sayan’ın 24 kardeşinden biri olan Murat Sayan’ın ‘yazar’ olduğu ve birkaç ay önce yaptığı sanal ankette İzmir’den vekil adayı olarak Savcı Sayan’ı birinci çıkaran www.egeninsesi.com’un sahibi Sinan Kara’ya konuşan Savcı beyin açıklamaları gerçekten ilginç.”
Aklınca üstün zekâsını kullanarak kelimelerin ahengiyle dans etmeye, sözcük bütünlüğünü “çaktırmadan” oluşturmaya çalışmış.
İyi de etmemiş.
Ne düşündüğünü açıkça yazması, çok daha “erdemli” bir davranış olurdu.
Ama ben inceden kıvırtmayı beceremem, aklımda ne varsa kalemimde de o vardır.
Tıpkı şimdi yazacaklarım gibi.
Bak Ümitcik, bak “yavru”cuk. Şimdi anlatacaklarımı iyi dinle;
Birincisi, birilerini yazarken Ağrılı, Muş’lu, Kayser'ili diye ayırt etmenin, gazetecilik mesleğinde nasıl berbat bir durum olduğunu anlatamam sana. Karşındakini değil kendini “fiş”lemiş olursun. Lakin gazeteci, birilerinin Ağrılı veya Mardinli oluşuna bakmamalıdır.
Bakarsa ne olur?
Birileri de kalkar, “Ordu’lu Yaldız” veya “Kanatçı Ümit” der ve ince ötesi bir giydirme formülünü de bulmuş olur.
İkincisi, Savcı Sayan’ı inan ben senin kadar tanımam. İlçe kongrelerinde tanıdım. Emin ol, oturup çay içmişliğim bile yok.
Üçüncüsü, Murat Sayan’ı ise çok eskiden tanırım. Ve o yazarken sen yazmıyordun. Ortalarda yoktun. Öyle böyle değil, iyi yazar dı hem de. Ancaaak, Murat’ın Savcı Sayan’ın kardeşi olmasının benim nezdim de artı bir değer olmadığını da herkes iyi bilir.
Ve dördüncüsü, Savcı Sayan’ın birkaç ay önce yaptığımız anketten birinci çıkması, kendisine verilen oylarla ilintilidir. Aklınca bu anketi "şaibe"li hale getirme gayretindesin ama senin “yansıtmaya çalıştığın” biçimiyle o işlere önem vermeyiz. Ki vermiş olsaydık egenin sesi reklam kaynardı. İşlevliği halk ve medya içinde tartışılsa da, en azından bir “Metro” reklamımız oluverirdi…
“Yavru"cuk, ne demek istediğimi anlamışsındır…
Fevzi Yılmaz
Gazeteci Fevzi Yılmaz'ı kaybettik, bu olay hepimizi derinden üzdü. Talihsiz bir hastalığa uzun zaman direndi, mücadele etti, ama olmadı. Ailesi, çalışma arkadaşları ve basın camiamızın başı sağolsun.
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
- CHP’nin Cumhurbaşkanı adaylığı Özgür Özel’e kalabilir
- Buca’da Görkem Duman farkı
- AKP Selçuk’u unutsun..
- Kreşleri kapatmak ne demek?
- Tunç Soyer’in miadı dolmadı mı?
- Konu kendi Belediyeleri olunca; AKP’li vekiller dut yemiş bülbüle dönüyor
- Biraz sabır... Cemil Başkan güzel işler yapacak
- Cemil Tugay’ın formülü doğru
- Bu davranış ayakta alkışlanır
- Cemil Tugay başarılı mı, başarısız mı?
- Tüm Yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Volkan Konak son kez ona sarılmıştı!
KKTC'deki konserde fenalaşan ve yaşamını yitiren Volkan Konak'ın sarıldığı son insan olan Selim Bölükbaşı ile ilgili dikkat çeken bir detay ortaya çıktı. Karadeniz müziğinin efsane ismi K...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Tırnağınızdaki işaret nadir hastalığa yakalanacağınız anlamına geliyor
Tırnaklarınızda bulunan beyaz çizgilerin böbrek kanseriyle bağlantılı olduğu ortaya çıktı. Yapılan araştırmada, tırnakların üzerinde bulunan silik çizgilerin cilt ve göz kanseri dahil kanserin habercisi olduğu ortaya çıktı.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.