Yukarı
1

Sinan Kara

Madımak ve Medya

02 Temmuz, 2010

Tarih 2 Temmuz 1993, Sivas’tan art arda haberler geliyor. Kültür Merkezine yürüyor kalabalık, Valiyi protesto ediyor, valiyi istifaya çağırıyor, şeriat istiyorlar, Pir Sultan’ın yeni dikilen heykeli yıkılıyor. Ve akşam saatlerinde bir yangın haberi düşüyor ajanslara.
Yangın haberleri genelde yazılı basında 3. sayfa haberleri olarak kendine yer bulur. Ancak “Madımak Yangını” tüp patlaması, elektrik kontağından çıkmış sıradan bildik bir yangın değildi. “Tekkeleri, sarıkları ve sakallarıyla sokağa dökülmüş gericilik.” ateşe vermişti oteli ve yükselen dumanlar aydınlığın kara yorganı oluyordu geceye.
Anlı şanlı büyük Medyamız yanan/yakılan aydınlardan çıkan dumanları rutin bir hava kirliliğine bağlamıştı. Ve olayın adı yazı işlerinde kondu…
Sivas’ta Aziz Nesin’e isyan…”
Yıllarca unutturulmak istenen, görülmezden gelinen Madımak yangının üzerinden tam tamına 12 yıl geçti. “Bu yarayı kaşımayın, unutun gitsin” diyenler de dahil bu 12. yılda yazmadan edemediler. 12 yıl boyunca susan, sustukça mürekkebin karanlığında boğulan Medya birdenbire Madımak Yangını’nı keşfetti. Manşetten haberler, köşe yazılarının konusu hep Madımak oldu. Neredeyse Madımak üzerine söylenen her söz basında yer buldu.
Oysa Madımak yangından kısa bir süre sonra devletin ödediği tazminat ile otel onarılmış ve ticari faaliyetine yeniden başlamıştı. Yine geçen bu süre içinde alt katı kebapçı olmuş, olayın sanıklarından bazıları hâlâ bulunamamış, yakalanıp ceza alanlar yapılan yasal düzenlemelerle birbiri ardına salınmaya başlandı. Bütün bunları büyük bir sükûnet içinde izleyen üçüncü sayfa haberleri ile yetinen Medya birdenbire geçen bu süre içinde “vicdansız” olduğunun farkına varıp günah çıkartma telaşına düştü. (3 Temmuz 05, A. Hakan)
Medyanın vicdanını temize çekmesine neden olan neydi ve bu gerçekten bir temize çekme mi?
Tabii ki değil.
Bütün bu yazıların tek bir sebebi var. Yaklaşık bir yıldır “Madımak Müze Olsun” diyen bir imza kampanyası sessiz sedasız sürerken. Son anda Alevi örgütleri aydınların imzalarıyla bu kampanyaya destek olunca yer yerinden oynadı. Bizim gibi Medyanın büyük bir kesiminin de haberdar olduğu, bir yıl önceden başlayan imza kampanyasına ilgi göstermeyen Medya tanınmış isimlerin, milletvekillerinin kampanyaya katılmasıyla birden “vicdanını temize çekmeye” girişti.
Bu vicdan temize çekme tutmuş olacak ki politikacılar da kaçırmadan işe koyuldular. Yıllarca anımsamaktan kaçındıkları Madımak Yangını’nı anımsayıp birbiri ardına demeçler yayınladılar. Sağdan sola tüm politikacılar konuyla ilgili görüş belirtmekte yarıştılar. Medyamızla politikacılarımızın neredeyse aynı mantık ve yaklaşım içinde olduğunun çok güzel bir örneği olan bu “vicdanı temize çekme” girişimi izlenmeye değerdi.
Maalesef bu konuda en dirençli politikacı olarak Deniz Baykal son ana kadar vicdanını temize çekmemek için direnmiştir. 82 CHP’li milletvekilinin Madımak Müze Olsun istemiyle verdiği Kanun Tasarısına rağmen son ana kadar sessiz kalırken son anda vicdanını o da temize çekip kurtuldu…
Not : Bu yazım Temmuz 2005'de Evrensel Gazetsi'nde yayınlanmıştır.



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Jennifer Lopez İstanbul ve Antalya'da konser verecek!

Son yıllarda özel hayatıyla gündemden düşmeyen Jennifer Lopez Türkiye'de müzikseverlerle buluşacak. Dünyaca ünlü pop yıldızı Jennifer Lopez, yeni dünya turnesi kapsamında Türkiye’ye geliy...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Uzmanı uyardı: 50-60 yaş arasında daha sık görülüyor

Ani işitme kaybı, nedeni tam olarak belirlenemeyen ve üç günden daha kısa sürede gelişen, işitme testinde 30 desibel ve üzerinde (ardışık üç frekansta) kaybın tespit edildiği bir durumdur. Genellikle kulak çınlaması (tinnitus), uğultu gibi semptomlarla birlikte görülür. Nadiren baş dönmesi (vertigo) de eşlik edebilir. En sık 50-60 yaş aralığında görülmekte olup, erkek ve kadınlarda benzer sıklıkta rastlanmaktadır.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR