Ziyaretin Analizi

Fena halde bu “Fırıldak” tiplere takmış durumdayım.
Konu malumunuz; Baykal’ın İzmir ziyareti.
Son birkaç gündür Çeşme'de kamp kurdum, bu ziyarete gelen gidenleri ya da gelmesi gerekip de gelmeyenleri veyahut gelmemesi gerekenlerin notunu tuttum.
Dik Duranlar, Ortalama Olanlar ve Ayar Tutturamayanlar diye kategoriler belirledim ve kaleme aldım, müsaadenizle bu düşüncelerimi sizlerle paylaşayım.
Bana göre ;
Dik Duranlar:
CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP eski İzmir Milletvekili Türkan Miçooğulları, CHP eski MYK Üyesi Savcı Sayan, Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı, Çeşme Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu, Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, CHP İzmir eski İl Başkanı Kemal Karataş, eski İl Başkanı Ekrem Bulgun, eski İl Yöneticisi Rukiye Acar, Bornova Belediye Başkanı Kamil Okyay Sındır, Gazeteci Atilla Sertel, Bornova eski İlçe Başkanı Ertürk Çapın, Mustafa Kapucu, Onur Temiz, Fahri Elmas, Songül Gök, Çetin Çamlıbel, Murtaza Çağlar, Tayfun Emre, Gülperi Altınemre,
Ortalama Olanlar:
CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, CHP İzmir Milletvekili Selçuk Ayhan, CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı, Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, Çiğli Belediye Başkanı Metin Solak, Alaçatı Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, Selçuk Belediye Başkanı Vefa Ülgür, Menderes Belediye Başkanı Ergun Özgün, İzmir Büyükşehir Genel Sekreteri Ersu Hızır, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Ertam Özen, Mustafa Düzyol…
Ve Ayar Tutturamayanlar:
Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan, Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur, Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, İzmir Büyükşehir Danışmanı Bilgin Erünal, CHP İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu, CHP Konak Belediye Meclisi Üyesi Mesut Ak, CHP Buca Belediye Meclisi Üyesi Zekiye Seda Sönmez, CHP eski İl Yöneticisi Gülay Hazinedar…
Sözün Özü; Bu kategorileri belirlerken kesinlikle ön yargıyla hareket ettiğim düşünülmesin. Ki “Ayar Tutturamayanlar” grubu içerisinde çok yakinen görüştüklerim de vardır, ancak bu onları kollamak anlamına gelmez. Kişileri belirlerken bizzat kendim tanıklık ettiğim için çokta rahat davrandığımı vurgulamak isterim…
NOTLARIM:
NOT 1: CHP’nin kurucu Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, Konak Belediye Meclis Üyesi Ertuğrul Aksoydan ile özel görüştüğünü ve bu görüşme sırasında İzmir siyasetine dair özel bilgiler paylaştığını duyduk.
NOT 2: Deniz Baykal ile Aziz Kocaoğlu’nun ileriye dönük hesaplar içerisinde olduğu ve bunun için şimdiden çalışmalara başladıkları bilgisini aldık.
NOT 3: Baba ile Oğul arasında sürekli bir tartışma yaşanırmış, Baba her defasında oğluna sen adam olamazsın der dururmuş. Gel zaman git zaman, oğul Kaymakam oluvermiş. Babası ile tekrar bir araya gelen oğul “Bak baba sen bana adam olamazsın demiştin. Ama ben gördüğün gibi Kaymakam bile oldum” demiş. Baba ise “Oğlum ben sana Kaymakam ya da Vali olamazsın demedim, sen adam olamazsın demiştim” der.
Neden bu örneği verdim diye sorarsanız; Adam eline almış kalemi “Ben gazeteciyim” diye yazıp duruyor. Deniz Baykal’ın siyasi hayatını tayin etmeye kalkışıyor, kendi kendine atamalar yapıyor, sevmediklerine belden aşağı vuruşlar yapmaya çalışıyor.
Lâkin kendisinin nasıl bir pozisyonda olduğunu ya unutuyor, ya da pişkinliğe vuruyor.
Mesela halk içerisinde; “Satılık Kalem, Kiralık Kalem, Tüccar Gazeteci, Tokmakçı” gibi isimlerle anıldığı gerçeğini umursamıyor.
Netice de “herkes geleceğine yatırım yapar” diye bir söz vardır. Bugün “tokmakçılık” yapanların yarın selam verilmeyecek konumda olacakları da yaşamın gerçeğidir. Ben söylemiş olayım…