CHP ne yapmalı?

   AKP, MHP ve HDP seçmeninden geri aldığı oylarla iktidar oldu. CHP’nin bu seçimlerde yüzde 30’ları zorlayacağı iddiaları ise gerçekleşmedi. Şimdi CHP içerisinde 1 Kasım seçimleri sebebiyle ertelenen, bastırılan duygular açığa çıkmaya başladı. Hem de ilk günden.

   CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partinin hem oyunun, hem de milletvekili sayısının arttığını ancak bunu başarı saymayacaklarını söyledi. Genel Başkan Kılıçdaroğlu bunun ardından da CHP’nin kurultay takviminin işlediğini belirtti.

   CHP’nin bir grup ismi milletvekili yapmanın dışında bu ülkenin iktidarına karşı göstereceği duruş ile bir güvence olduğunu unutmamak şart. Muhalefet anlayışı sağlıklı yapılmaması halinde iktidarın şirazesinin kaçtığını geçtiğimiz dönemlerde yaşadık.

   CHP’nin AKP’nin tek başına iktidarına karşı bir yandan sağlıklı bir muhalefeti yapmasını bekliyoruz. Öte yandan da CHP’nin bir türlü artırılamayan oy oranlarını nasıl artıracağı yönünde bir çalışma başlatması kaçınılmaz.

  Sırf “Kılıçdaroğlu gitsin, Baykal gelsin” diye tekdüze bir yaklaşımın CHP’nin makus talihini yenmeyeceği gerçeğiyle bu tartışmayı açmak şart. CHP’nin ülkenin hangi noktalarından oy alamadığı açık.

   CHP’nin içinde şu grup kalsın, bu grup gitsin diye yapılacak bir başka tartışma da CHP’nin tek başına iktidar olmasının önündeki engeldir.

   1 Kasım seçimlerinde kendisine “Ulusalcı” diyen kişilerin söylemlerinin CHP’nin Türkiye Partisi olmasındaki en önemli engel olduğunu görmezden gelemeyiz. Vatan partisi çatısında toplanıp, Genel Başkanı Doğu Perinçek’in verdiği demeçlerle AKP’nin dümenine su taşıdıkları kendi gazetelerinin manşetlerinde yer aldı. Bu yetmezmiş gibi Perinçek’in seçime ramak kala Yeni Asır’a verdiği demece bakarsanız ne demek istediğimi daha da iyi anlayacaksınız.

   CHP’nin 1 Kasım Seçimlerinde ortaya koyduğu parametreler, Türkiye’nin tüm bölgelerindeki yoksul halkı, emeklileri, işçileri, memurları, işsizleri, öğrencileri ilgilendiren onlara gelecek vadeden konulardı.

   CHP’nin bu konudaki tavrını batılı illerde Türkiye’nin her yöresinden gelmiş seçmen algılıyor. Ancak, batı illeri ve büyük kentlerden aldığı desteği, Anadolu’nun diğer illerinden özellikle de Doğu ve Güneydoğu’dan alamamasının muhasebesinin yapılması artık kaçınılmazdır.

   CHP’nin önümüzdeki sürecindeki en önemli konularından birisi de parti içinde konumların belirlenmesindeki yanlışlıkların giderilmesidir. Son yerel seçimler ve öncesindeki lidere bağlı adaylık seçimlerinin seçmende yarattığı güvensizlik hayli üst noktalardadır. Yeniden bir heyecan için, gerekirse Lider değişimi de buna dâhildir.

   CHP’nin bir başka sorunu da yeni seçmenden destek alma konusundaki söylemlerindeki yetersizlikleridir. Genç seçmene daha inandırıcı gelecek yaklaşımlar konusundaki eksikliklerin de görülmesi kaçınılmazdır.

   Not 1: CHP İzmir’de 27 ilçe de başarılı 3 ilçe de ise başarısız oldu. Bunlar Torbalı, Kiraz ve Kemalpaşa. Yani Belediye Başkanları AKP’den olan yerler. 7 Haziran seçimleriyle karşılaştırma yaptığımızda, Kemalpaşa ve Kiraz’ı makul karşılayabiliriz ama Torbalı’da yaklaşık 6 bin oy fark varken makas kapandı ve AKP yaklaşık 2 bin oy ile öne geçerek birinci oldu. Bu ilçenin bu kadar kısa bir süre de aldığı mağlubiyet irdelenmeli.

   Not 2: Seçim öncesi bir grupla birlikte sevgili Ercan Tatı başkan ile iddiaya girdik. Kaybeden biz olduk. Yemek sözümüz geçerli.