Yukarı
1

Sinan Kara

Düzenin Manifestocuları...

06 Kasım, 2015

   CHP’nin içerisindeki hareketliliği anlamaya çalışıyoruz. Ancak anlayamadığımız “Bu parti neden başarılı olamadı” meselesini tartışmadan “Kemal Kılıçdaroğlu ile olmuyor gitsin” söylemleri.

İkinci anlamadığımız mesele ise bu partinin himmetiyle milletvekili olan, mağduriyetinin giderilmesi için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun öncülüğüyle milletvekili yapılan Mustafa Balbay başta olmak üzere Umut Oran gibi hiç emek vermeden partinin tepesine ulaşanların Genel Başkan adaylığı meselesi.

   Bu isimlerden aday olmayı düşlüyorsa eleştiremeyeceğimiz bir isim var ki o da Muharrem İnce. CHP’nin her kademesinde emek veren bir isim olduğundan dolayı.

   İzmir Milletvekili olan Mustafa Balbay’ın son yaptığı açıklamalara baktığımızda elbette gazete manşetlerine uygun cümleleri de görüyoruz. Balbay, Ajax futbol takımından tutun, bizim Marksist felsefinin kurucusu Karl Marx ve Friederich Engels’ten bildiğimiz “Manifesto” sözcüğünü kullandığı açıklamaları. Balbay 60-80 sayfalık manifesto (Toplumsal bir hareketin duyurulması ve savların belirtilmesi üzerine kurulan, bir akımın, bir hareketin oluşunu bildiren yazılara manifesto ya da bildiri denmektedir.- Ekşi Sözlük) hazırlayacağını belirtiyor. Bunu açıklarken bildiri sözcüğünü kullanmak yerine manifestoyu kullanıyor. Anlayacağınız afili bir sözcükle bizi de umutlandırmak istiyor aklınca. Balbay’a o zaman zor bir soruyla karşılık verelim. CHP’den milletvekili olurken tepeden gelmeyi neden hazmettiniz. O atamayı niye kabul ettiniz. Benzer bir soruyu Umut Oran’a da yöneltmek mümkün.

   Düzenin içerisinden gelenlerin CHP içerisinde “Devrim” yapma iddialarının o kadar inandırıcı bulmadığımı belirtmek istiyorum.

   Defolup gitmek

   CHP’nin toparlanmasını değil de bölünmesini sağlayacak adımların diğeri de Yılmaz Özdil gibi kalemlerden geliyor. Sermayesi CHP tabanı olan, okurlarının belki de tamamına yakın bölümünü CHP içerisinden gelen Özdil, CHP’yi “Vatan partisi” yapma uğraşılarını sürdürüyor. Özdil ve benzerlerinin mantığına göre bu partide Kürt kökenliler,  Aleviler ve birçok kimlik fazla geliyor.

   Doğu Perinçek’in son seçimde AKP değirmenine su taşımasının ardından Özdil de CHP içerisindeki farklı unsurların bir arada sağlıklı biçimde olmasını önermek yerine partiye farklı köklerden gelenleri kovuyor. Bunu yaparken de inanılmaz kötü bir üslup kullanıyor. Son yazısında CHP içerisindeki bazı kesimler için “Tıpış tıpış değil…Defolup gideceksiniz kardeşim!” diyen Özdil’in seçim öncesi yazılarında “Gidin CHP’ye oy verin” dediğini hiç gördünüz mü?

   Özdil gibi CHP’nin Genel Merkezi’nden Halk TV’yi almak istediği iddialarıyla gündeme gelen Soner Yalçın da uzun süredir hem CHP’ye hakaret ediyor dönüp bir de akıl veriyor.

   Yukarıdaki örnekleri daha da çoğaltmak mümkün. CHP tabanında aklı başında insanlar CHP’nin içerisindeki farklı  Kültür ve kökenden gelen zenginliklerin yok edilmemesidir. CHP’nin Mustafa Kemal Atatürk’ün cumhuriyet’i kurarken Türkiye’deki bütün insanları bir amaçta birleştirmesi konusundaki yaklaşımını CHP’nin yapması, bu partiden birilerinin gitmesi, birilerinin kalması ile mümkün olamayacaktır. 

   Şayet CHP Canan Arıtman, Birgül Ayman Güler gibi isimlerin kontrolüne sokulmak isteniyorsa bu isimler de CHP’nin milletvekili, yöneticisi oldular. Bu tür isimlerin CHP’ye katkılarının ne olduğunu da gördük. Gittikleri veya düşünsel olarak yakın oldukları Vatan Partisi’nin de durumunu gördük. Toplumdan aldığı destekleri de.

   Dolayısıyla CHP’nin ilk anda isimlerin değiştirilmesi ile kurtarılmasının mümkünü olmadığını herkesin görmesi gerekli. AKP’nin 4 yıllık iktidarı CHP’nin yenilenmesi için bir şans olabilir. Bunu yaparken de Kemal Gitsin, Umut gelsin mantığı en sakat mantıktır.

   CHP toplumda nasıl var olacağını detaylı biçimde tartışmalıdır. Seçim öncesi ve sonrası merkezi noktalardaki esnafın masa sandalyesini darmadağınık eden Konak ve Büyükşehir Zabıtalarının başına getirilen faşist anlayışlar sorgulanmalıdır. İzmir’de elde edilen sonuçlarla avunan, buradan nemalanan parti üst yönetimlerini “Biz başarılı olduk” yalanıyla avutan yerel yöneticilere de mesafeli yaklaşılmalıdır.

   CHP’nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu yitirmesinin ardından Karadeniz ve Orta Anadolu’da nasıl yükseleceğini bilmemiz gerekiyor. Anlayacağınız batıda, ortada, doğuda birçok sorun ayrı ayrı tartışılması gerekiyor. 



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Kızılcık Şerbeti'nde 'Pembe'nin ardından bir ayrılık iddiası daha

'Kızılcık Şerbeti'nde 'Pembe' karakterini canlandıran Sibel Taşçıoğlu'nun diziden ayrılmasıyla büyük üzüntü yaşayan seyirciye bir şok haberi daha... 'Kızılcık Şerbeti'nde 'Pembe' karakter...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Dünyanın en sağlıklı besini seçildi!

Dünya Sağlık Örgütü dünyanın en sağlıklı besini diyerek duyurdu. 100 gramında yalnızca 21 kalori bulunan bu sebze tere. Pestisit gibi toksik maddelerin yaygın kullanımı, sağlığa zarar vermeyen meyve ve sebze bulmayı zorlaştırsa da lif açısından zengin besinlerin tüketimi hala önemini koruyor. Peki, doğru seçim nasıl yapılır?

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR