Akpınar’a çağrı; Açıkla o gazetecileri…

   İzmir’de yayın yapan egedegundem isimli bir internet sitesinde yapılan haberde, geçmiş dönemde Karşıyaka Belediyesi’nden bazı gazetecilerin maaşa bağlandığı, bazılarının SGK primlerinin de Belediye tarafından ödendiği iddia edildi. Bu iddiaya cevap veren Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’ın söyledikleri ise tam bir talihsizlik…

   Söze “Gazetecilik çok kutsal bir meslektir” diyerek başlayan Akpınar “ Böyle kutsal bir meslek şimdi ne yazık ki şimdilerde, sanayide çalışan iki arkadaş internet sitesi kuruyor. 'Ben gazeteciyim' diyerek ortaya çıkıyor. Asıl işi garsonluk olup gazeteciyim diyeni biliyorum. Ben Belediye Başkanı olduğumda Karşıyaka’yı adam gibi yöneteceğim dedim. Başkanlığa alın terimle geldim. Kimseye haksız kazanç sağlayacak adam değilim. Göreve geldiğim ilk günlerde işe gelmeyip belediyeden maaş alanları belirledim. Bazı isimler ortaya çıktı. Bu kişilerin haksız edinimlerine hemen son verdim. Belirlediğimiz bu isimlerin nerede çalıştığını, gazeteci olup olmadıklarını, hangi gazetede çalıştıklarının arkasını araştırmadım” dedi.

   Yani ne "şiş yansın ne de kebap" türünden bir açıklama!

   Şeffaf bir yönetici ve yönetimin vereceği cevap bu olmamalıdır.

   Buradan Başkan Hüseyin Mutlu Akpınar’ı uyarıyorum. “Siz sahiden gazeteciliğin kutsal bir meslek olduğuna inanıyorsanız” o gazetecilerin ismini ve aldıkları maaşı açıklamak zorundasınız. Çünkü o isimleri saklı tutmak bütün gazetecilerin zan altında kalması demektir.

   Bu olay yüzeysel söylemlerle geçiştirilecek kadar basit bir olay değil. Burada haksız bir para ödenmesi söz konusu ve buna göre ortada bir suç var. Böyle bir suçun  “pazarlıksız” tek muhatabı yargıdır. Eğer siz ve yönetiminiz bu çirkinlikle ilgili şu ana kadar yargıya başvurmadıysanız bu suça siz de ortak olmuşsunuz demektir.

   Eğer durum böyle değilse, siyasi hıncınızı başka biçimde halefinizden çıkarmanız gerekliydi. Bunun Parti içerisinde yansımaları da hoş olmaz.

   Siz Karşıyaka’ya sonradan geldiniz. Bu ilçede siyaseten yerleşmek daha büyük hizmetlerle mümkün olabilir. Kendinizi buna odaklarsanız, Karşıyakalı sizden hoşnut kalacaktır. Siyaseten bir adım değilse bu, hiç durmayın geçte kalmış olsanız o isimlerle ilgilenin ve yargıya başvurun.

   Bu bir yöntem mi?

   Günlerdir hangi gazetecilerin hangi belediyeden aksız biçimde para aldığını merakta bırakan egede gündem isimli internet sitesi de takipçilerini adeta aldattı.

   Eğer bir olayı sonuçlandıramamışsanız, orada gazetecilik adına büyük bir talihsizlik yatıyor demektir. Siz geçmişte önemli eserleri olan polis muhabiriydiniz. Bu isimleri biliyorsanız yayınlayın. Biliyor da yayınlamıyorsanız o zaman sizin de art düşünceleriniz var denilebilir.

   İzmir’de sayıları binleri aşan gazeteci var.  Ve bunların bağlı olduğu meslek örgütleri var. Ben de bu olayda her iki tarafın birden sorgulanması gerektiğini düşünüyorum.

   Ortaya bir iddia atıp, suyu bulandırmak yetmiyor. Kim ise bu gazeteciler ve biliyorsanız siz açıklayın. Bilmiyorsanız, belediye başkanı ile yaptığınız görüşmede niye sormadınız bu sorularınızı.

   Yanıtını alıp neden meslektaşlarınızı zan altında bırakıyorsunuz. Bunlar da benim sorularım.