Söyleyene Bakmak lazım…

   CHP İzmir Kongresi söz ve davranış bozuklukları sebebiyle birçok açıdan uzun süre konuşulacak bir toplantı oldu. Her ne kadar bu kongreyi bir parti şöleni gibi yansıtmak isteyenler olsa da ne yazık ki, partililerin birbirine en olmadık sözleri güne damgasını vurdu.

   Gelelim kongrenin en önemli olaylarından birisine. İzmir milletvekili Tuncay Özkan’a Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Sen atama milletvekilisin. Sen parti içini dizayn edemezsin. O attığın tweetlerin hesabını vereceksiniz” sözlerinin ardından Özkan, kürsüye geldi ama partililerin sert müdahalesi altında kürsüden indirildi.

   Özkan o anda Kocaoğlu’nu sözleri nedeniyle kınadı, “Siz de bulunduğunuz koltuklara atamayla geldiniz” dedi. Özkan ise Kocaoğlu'na 6 yılını Silivri zindanlarında geçirdiğini anımsattı. Bu arada bir parantez açarak hatırlatayım ki, birçok yazımda Tuncay Özkan'ı sıkça eleştiren gazetecileriden biriyim. Ancak nasıl ki birilerinin yaptığı yanlışa yanlış diyorsak, o birilerine karşı yapılan yanlışa da yanlış demeliyiz. Önceki gün o Kongre salonunda Özkan'a yapılan da yanlıştı.

   Ve Moroğlu sahnede

   Geçen dönem milletvekilliği yapan, Balçova’dan Narlıdere’ye uzanan süreçte CHP içerisindeki tüm görevlerinde kendisinin de hapis yattığını söyleyen Moroğlu, 78 kuşağının temsilcilerindendir. Ve CHP içerisinde geldiği her noktada hapisliğini öne çıkarmıştır.

   Moroğlu, bu avantajını da kullanarak Aziz Kocaoğlu’na perde olmak isterken, büyük bir nezaketsizliğe de o kongre salonunda imza attı. Özkan’a, “Ne olmuş yani hapis yattıysan. Biz de yattık” mealinde bir söz sarfetti.

   CHP’lilerin vicdanını yaralayan ve tepki alan bu sözün ardından Mustafa Moroğlu bu nezaketsizliği nedeniyle özür diledi. Ama sözlerin kılıçtan keskin olduğu durumlar vardır.

   Moroğlu’nun  Aziz Kocaoğlu’nun avukatlığını yapmasına hiç mi hiç gerek yok. Kocaoğlu zaten kendisi düşüncelerini öylesine açıkça ortaya koydu ki, CHP’yi tam ortadan bölecek bir noktaya geldiler.

   Dernekten Nasıl Atıldı

   78 kuşağından Mustafa Moroğlu’nun yakın arkadaşları kendisiyle ilgili hapislik ve sonrasında pek sağlıklı bulmadıklarına yönelik eleştirileri var. O kuşakta hapis yatan ama ne siyasette, ne ticarette ne de sosyal hayatta bu durumdan nemalanmayan binlerce isimsiz kahramanı tanıyorum.

   O insanların nezdinde Mustafa Moroğlu’nun hapis yatmasının bugünlerde zerrece önemi ve değeri kalmamış çünkü.

   CHP içerisinde de partililerin önseçimde yerle bir ettiği Mustafa Moroğlu 78’liler Derneği’nden şu gerekçelerle atıldı:

   İnciraltı Katliamı’nın yıllarca takipçisi olan 78’liler Derneği, bu katliamda ciddi olarak suçladıkları dönemin Bölge komutanı Albay Faik Tütüncüoğlu’na  (Bu konuyu daha önce de yazmıştım) CHP’nin Çeşme belediye Başkanı olmasından ötürü tepki göstermeyen Mustafa Moroğlu bu olay nedeniyle arkadaşlarından tepki aldı.

   Moroğlu bununla da kalmadı, hemşerisi işadamı Osman Akça’nın Manisa’da Kenan Evren onuruna verdiği yemeğe Mustafa Moroğlu’nun da katılıp, boy göstermesi.

   78’liler Derneği’nin yayın organı Tükenmez Dergisi’nde Kıbrıs konusunda yazılan bir yazıya “ulusalcı ve ırkçı perspektifte baktığı için” yönetim kurulu Mustafa Moroğlu’nu dernekten attı.

   Ayrıca bazı arkadaşları Buca Cezaevi yıllarına da geri dönüp Moroğlu’nun bazı pişmanlıklarını anlatıyorlar.

   Özetle Tuncay Özkan karşısında Aziz Kocaoğlu’na siper olan Mustafa Moroğlu, CHP Kongresindeki nezaketsizliğini özür dileyerek kurtaramadı ama bana göre bu olayda Kocaoğlu’nun seçtiği aynı zamanda yanlış bir at oldu. Kocaoğlu, kendisini savunması için ticaret ve siyaset arkadaşı Moroğlu yerine daha itibarlı bir hapislik hayatı olan birini seçmeliydi…